Mladi Müslümani (Genç Müslümanlar)

YER: Bosna Hersek

TARİH: ‘ARŞİVLERDE SAKLANIYOR’

Milyonlarca sıfır, yan yana gelse yine de bir anlam ifade etmez. Tabi ki başına farklı bir rakam gelmediği sürece… İslam, sıfıra değer veren diğer rakamlar gibidir. Bosna Hersek’i bizim için anlamlı kılan, İslam ülkesi olması ve öyle kalmakta ısrar etmesidir. Bosna’nın İslam kalmasında en önemli pay sahibi ise GENÇ MÜSLÜMANLAR teşkilatıdır. Zamanında Özgür Bosna’ya giden yolda, önemli bir yol kat etmiştir.

Lise çağındaki gençler tarafından kurulan ‘ilerici’ derneği; Genç Müslümanların ilk adımlarıdır. Tek gayeleri Balkanlar ve Avrupa’daki insanların İslamlaşmasına vesile olmaktı. Genç Müslümanların hızla taban bulması komünist rejimi oldukça rahatsız etti. II. Dünya Savaşı’ndan sonra usulsüz, adaletten yoksun yargılamalar ardı ardına geldi ve binlerce şehit verdiler. İdama mahkûm bırakıldılar…

Bu zorluklar ve İslam karşıtı faaliyetler durmadan devam ediyordu. Ancak 40 yıl sonra yeniden, diri bir şekilde faaliyete geçtiler. Ve 1983 Saray Bosna sürecini başlattılar. Batı, Bosna’yı avucunun içine almak için Sırpları öne sürerek saldırıların başlamasına yardımcı oldu. Yapılan soykırımların mimarisi olan Ratko Mladiç’in bir tepe üzerinde boy boy verdiği zafer pozları intikamın ve İslam düşmanlığının resmini gösteriyordu. 11 Temmuz 1995 tarihinde yaşanan Srebrenitsa soykırımda boğazlarından kesilerek katledilen 8.372 kişi cesetleri parçalara bölünmüş bir şekilde fabrikaların duvarlarında asılı bulundu.

Ve küfrün tek millet olduğunu unutan Müslümanlar, yılana sarıldılar! Birleşmiş Milletlere sığınmak için yollara düştü yüzlerce, binlerce Boşnak… Ancak Birleşmiş Milletler askeri soysuzluğunu ispat edercesine kalbi olan hiçbir insanın yapmayacağını yaptı. Sığınan insanları Sırplara teslim etti. Adları farklı olsa da bir bedene giydirilen farklı elbiseler gibiydiler. Zulümleri ortaktı. Bu zulümleri önlemek adına Genç Müslümanlar teşkilatı, Müslümanların Allah yolunda cihat etmek ve İslam devleti kurmak için çaba sarf etmediği sürece cellâtlarına yapışıp kalacağını biliyordu. Lakin kâfir hep yollarını kapatmaya çalıştı. Genç Müslümanlar belli edilmiş bir tarafla Bosna’yı korudular, korumaya devam ettiler. Bize bıraktıkları vasiyeti ve vermek istedikleri mesajı iyi anlarsak, asılan ümmet mensuplarının hesabını soracağız. Erdem Bayazıt Bosna’yı şöyle anlatıyor;

‘Hey Bosna!

Boynumuza taktığın hüküm

Geleceği olmayan bir ölüm mü?

Yoksa dirilişe bir önsöz mü?

Ben Bosnalı anne;

Bu sözleri simsiyah geceye katranla yazarak

Köpeklerin çene kemiklerine

Bütün klişelerin azı dişlerine emanet ediyorum.

Ben Bosnalı çocuk;

Size şarkımı emanet ediyorum

Birde uçsuz denizlere akan nehrin sularına saldığım ellerimi, bileklerinden kesilmiş…’

Vasiyetimiz acaba geleceği olmayan bir ölüm mü? Yoksa dirilişe bir önsöz mü? Önsözümüze muştu olan Bosna’ya selam olsun!