Metabolik Sendrom

Metabolik sendrom, sebebi tam olarak bilinmeyen Şeker Hastalığı ve Kalp-Damar Hastalıklarına yol açan risk faktörleri topluluğudur.
Dünyada ve ülkemizde erişkin toplumun takriben üçte birinde metabolik sendrom bulunması, yaşla birlikte artması, ölüm ve sakat bırakma artışına neden olması metabolik sendromu giderek büyüyen bir toplumsal sağlık sorunu haline getirmiştir.
Metabolik sendrom, insülin direnciyle başlayan karın bölgesi şişmanlığı, glikozun tolere edilememesi veya şeker hastalığı, kanda yağ oranının yüksekliği, hipertansiyon, koroner arter hastalığı (KAH) ve uyku apne sendromu gibi sistemik bozuklukların birbirine eklendiği ölümcül bir hormonal düzensizlik hastalığıdır.
Oluşumu
Metabolik sendrom, insülin direnci zemininde gelişen bir hastalıktır. Genetik yatkınlık söz konusu olsa da, modern kent hayatının getirdiği aktivitesi düşük yaşam ve yüksek kalorili beslenme, sendromun seyrini alevlendirmektedir.
Metabolik Sendrom Bileşenleri
1- İnsülin direnci
İçeriden veya dışarıdan insüline karşı biyolojik yanıtsızlıktır. Genetik faktörler, fiziksel hareketsizlik, şişmanlık ve yaşın ilerlemesi insülin direncine neden olur.
2- Şeker Hastalığı
Şeker hastalığı veya bozulmuş glikoz toleransı varlığı metabolik sendromun tanı kriterlerinin ilk basamağını karşılar, ayrıca insülin direncinin olması aranmaz.
3- Hipertansiyon
Sebebi bilinmeyen Tansiyon yüksekliğinin altında genellikle insülin direnci bulunmaktadır.
4- Kanda Yağ Oranı Yüksekliği
Metabolik sendrom’da trigliserid ve küçük-yoğun LDL yüksek, HDL-kolesterol düşüktür. İnsülin direnci ilerledikçe, trigliserid düzeyleri yükselmekte, HDL düşmektedir. Trigliserid yüksekliği ve HDL düşüklüğü Kalp-Damar hastalıkları riskini arttırır.
5- Şişmanlık
Karın bölgesi şişmanlığı insülin direncinin en önemli göstergesidir. Her şişman hasta metabolik sendrom açısından taranmalı ve iç organlardaki yağlanma göstergesi olarak vücut kitle indeksi yerine bel çevresi ölçümü kullanılmalıdır.
6- Koroner Arter Hastalığı
Metabolik sendrom erken oluşan damar içi yağlanma için risk faktörü olarak kabul edilmektedir. Metabolik sendromlu hastalarda Koroner arter Hastalığı riski 3 kat artmıştır.
7- Uyku Apne Sendromu
Yüksek sesle horlama ve geceleri tekrarlayan uyanmalar sonucu uyku boyunca yeterli oksijen alınamaması nedeniyle gündüz aşırı uyku hali ya da sabahları baş ağrısı ile yorgun ve dinlenmeden uyanma durumlarıdır. Gündüz uyku hali, iş ve sosyal yaşamı etkiler ve belki de trafik kazalarına da yol açabilir. Uyku apne sendromu aynı zamanda yüksek tansiyon, kalp yetmezliği, kalp krizi ve inmeye de neden olabilir. Tanısı, Uyku Testi (polisomnografi) ile kolayca koyulabilir.
Tedavi
Metabolik sendrom tedavi hedefleri; insülin direncine neden olan risk faktörlerinin yaşam şekli değişiklikleri ile kontrol altına alınması ve gerekli koşullarda klinik hedeflere ulaşmak amacıyla ilaç tedavisinin başlamasıdır. Yaşam tarzı değişikliği dışında, metabolik sendromu tedavi edebilecek tek bir ajan söz konusu değildir. En uygun tedavi yöntemi, kilo kaybının temini ve düzenli egzersiz için yaşam şekli değişikliğinin sağlanması, sağlıklı beslenme ve sigaranın kesilmesidir.
Kilo Vermek
%5-10’luk kilo kaybı bile metabolik sendromun tüm bileşenleri kontrol altına alınabilir. Diyet 20-30 gram kadar lif içermelidir. Diyet önerilerine uyum için davranış tedavisi ve uzun süreli takip gerekir.
Fizik Aktivite
Düzenli fizik aktivite, insülin direncini düzelterek glikoz, lipid ve kan basıncı kontrolünü sağlar ve kalp-damar fonksiyonlarını düzeltir. Kilo alımının engellenmesi için düzenli olarak her gün 45-60 dakika fizik aktivite yapılmalıdır. Kalp-Damar hastalığı riskini azaltmak içinse günde 10 bin adım atılması önerilmektedir.