Mecburi İstikamet – ilkadim DergisiMecburi İstikamet – ilkadim DergisiMecburi İstikamet – ilkadim DergisiMecburi İstikamet – ilkadim DergisiMecburi İstikamet – ilkadim Dergisi

Mecburi İstikamet

Mecburi İstikamet

Her şeye rağmen bir yolda yürüme mecburiyeti olanların çevrelerine karşı duyarsız olması ve olanlardan bihaber yaşaması kabul edilebilir değildir. Bu çerçevede her anın kayıt edilmesi ve gelecek nesillere aktarımı önemlidir. Peki, bu iş nasıl yapılmalı? Yaşadığı anı aktarabilmek her baba yiğidin harcı olabilir mi? Bu iş gerçekten cesurların işi olmalı. Onca yaşanan acıya rağmen hala olan bitenin takipçiliğini sürdürmek yaşanan ıstıraplara tekrardan maruz kalmak empatinin sınırlarını çoktan aşmış olmayı gerektirir. İnsanların hayatlarının dönüm noktası sayılabilecek yaşanmışlıkları gelecek nesillere aktarabilmek bizim tarih bilincimizle yakından irtibatlı olan bir konu.

Endülüs’te İspanyol zulmüne uğramış olan bir kişinin inancını çiğnetmemek adına verdiği cansiperane mücadele bizim yaşanmış olaylara kayıtsız kalamayacağımızın en açık göstergelerinden birisi. Endülüs’ten, Bağdat’ın yakılmasına, haçlı seferlerinden, srebrenitsa’ya, baş bağlardan, madımak olaylarına kadar yaşanan her acı verici olay bizim dikkatlerimizi üzerlerine çekmektedir. Bu saydıklarımız olayların görünen yüzüdür. Asıl tahribat dışarıdan görülenle değil süreç içerisinde yaşanan olayın ortaya çıkardığı sonuçlarla ölçülmeli. Gayri meşru bir yolla Dünya’ya gelen çocuk hangi meşru yollarla hakkını aramalı ve hangi mahkemeye başvurmalı? Çocuklarının tırnağına zarar gelmesine tahammül edemeyen ebeveynlerin diğer tarafında ailesini gerçekten tanımamak isteyen çocukların var olması bizi sürecin hangi noktasında konumlandıracaktır. Biz ki insanoğlu olarak çok bilmekten daha ziyade yaşananların tekrarına maruz kalmamak için geçmişimizden haberdar olmayı çok ciddi olarak ele almalı ve verilen her mücadeleyi anbean incelemekten imtina duymamalıyız.

Mecburuz bu yolda yürümeye, umudumuz acımızdan büyük olmalı demiş şair. Her açan çiçeğin baharı müjdelemesi gibi her doğan günün bir öncekinden daha iyi olacağı fikri zihnimizde var oldukça pes etmekten vazgeçmeyeceğimizi bütün insanlık duymalı. Yaşananlara rağmen yaşatanların yaşattıklarına son vermek adına bu yolda yürümeye mecburuz. Mecburiyetimiz zorunlulukların bir sonucu değil görev bilincimizi aşkla tatbik etmektir.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.