LA HAVLE-Söz Vermek Sözünde Durmak

Rabbimiz “Hayat Kitabı”mızda buyuruyor ki:

“Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyi niçin söylersiniz? Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz, Allah katında büyük bir gazaba sebep olur.” (Saff: 2-3)

Rabbimizin bu ikazı; kendisine inanmayan münkirlere değil, iman eden mü’minleredir.

Siz teslim olmuş Müslümanlarsınız!

İnanmış olan mü’minlersiniz!

Yapmayacağınız şeyleri söylemeyiniz ki, Allah katında bir gazaba sebep olmayasınız!

“Verdiğiniz sözü (ahdi) yerine getirin, doğrusu verilen sözde sorumluluk vardır.” (İsra: 34)

Rabbimiz insana sorumluluğunu bir daha hatırlatıyor.

Sözü kime vermiş olursanız olun… Rabbinize, Peygamberinize, annenize, babanıza, çocuğunuza, eşinize-dostunuza, komşunuza, öğretmeninize-öğrencinize… Kim olursa olsun… Ya söz vermeyin ya da sözünüzü yerine getirin.

Çünkü verilen sözün sorumluluğu var, mes’uliyeti var.

Dostunu bırak, düşmanına bile söz vermiş olsan, sözünü tut, sorumluluktan kurtar kendini!

Hz. Mevlâna diyor ki:

-“İnsanın bilgisine, hünerine bakma.

Sözünde duruyor mu, vefası var mı, ona bak.

Eğer ahdine vefa gösteriyorsa,

Onu ne kadar övsen de durma, övmeye bak.”

“Herhangi bir şey hakkında, Allah’ın dilemesi dışında (İnşallah demeden) ‘Ben, bunu yarın mutlaka yapacağım’ deme.” (Kehf: 23)

O dilemeden, hiçbir kimse hiçbir şey yapamaz.

“Yarın yapacağım” deme. Sorumluluk altına sokma kendini. Çünkü yarına çıkacağına dair bir garantin yok, ey insan!

Hz. Hasan radiyallahu anh Efendimiz buyuruyor ki: “Gücünün üstüne çıkma, anlamadığın işe karışma, yapamayacağın şeyi va’detme.”

Günümüz insanının büyük bir kesimi, aklınca her şeyi bilir de haddini bilmez. Her şeye gücü yeter(!) de kendine yetmez. Her yükün altından kalkar. Ağaca da çıkar, dağa da!

Anlamadığı iş yoktur, verdiği sözde durmayan döneklerin. “Hastayım” deseniz; anında teşhis kor, reçetenizi yazıp eczanenin yolunu gösterirler.

“Ev yaptıracağım” deseniz; arsayı görmeden ayaküstü plânı-projeyi çizip elinize verirler.

En doğru fetvayı(!) onlar verir. Devleti en güzel onlar yönetir.(!)

Sözün özü: Güneşte verdiği sözü, gölgede bozandan kimseye hayır gelmez, şer gelir. Sözü yalama edenler, hem yağcı olur hem yalaka.

Yalamalık, yalakalık, yağcılık, ne söze yakışır ne de insana!

Bir halk türküsünde ne diyor sahi?

“Sözünde durmayan adam olamaz!”