Güzel Huy Gibi Asalet Yoktur

Güzel Huy Gibi Asalet Yoktur

Asalet, diğer hasletlerle birlikte olursa kıymetlidir. Edeple, ahlakla beraber olursa güzeldir. Herkes Adem aleyhisselam’dan gelmiştir. İyi kimsenin çocukları da iyi, kötünün çocukları da kötü olur diye bir kaide yoktur.

Hz. Adem’in ve Hz. Nuh’un peygamber oldukları halde oğullarının biri kâfirdi. Nuh aleyhisselam ile Lut aleyhisselam’ın da hanımı kâfirdi. Ebu Cehil kâfirinin oğlu ise insanların en üstünlerinden yani sahabedendi. Peygamber Efendimizin öz amcası Ebu Leheb, Müslüman olmamıştı.

Ana-babanın günahkâr olmasından dolayı çocukların da iyi bir insan olamayacağı anlamını çıkarmak çok yanlıştır. Allah Teâlâ kötüden iyi, iyiden kötü yaratır. Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de: “Ölüden diri, diriden ölü çıkarır.” buyuruyor. (Âl-i İmran, 27)

İslam âlimleri bu ayet-i kerimeyi açıklarken “Kâfirden Müslüman, Müslümandan kâfir yaratır.” yorumunu yapmışlardır. Bunun için soyundaki kimselerin kötü olması kendisinin de kötü olacağını asla göstermez.

Dinimizde ırk üstünlüğü yoktur. Allah indinde üstünlük ancak takva iledir. “Allah indinde en üstününüz, O’ndan en çok korkanınızdır.” (Hucurat, 13)
Takva ehli olmak, Allah’tan korkup dinin emirlerine uymak ve yasak ettiklerinden kaçmak demektir. Güzel huy bir asalettir. Bir yerde şöyle bir ibare var: Asalet olmayınca, verilen terbiyenin fazla tesiri olmaz. Bakırı ne kadar silip parlatsanız da üç gün sonra yine kararmaya başlar. Suni parlaklık kısa bir zaman devam edebilir. Altın hiçbir zaman pas tutmaz. Silmeseniz bile parlaklığını yine muhafaza eder.
Bir kimse, asil bir aileye mensup olmasa da güzel huylu ve dindar ise onun için güzel huyu ve dindarlığı asaletten çok daha kıymetlidir. Hadis-i şerifte buyruldu ki: “Güzel huy gibi asalet olmaz.” (İbni Mace)
Başka bir hadisi şerifte canımız cananımız Efendimiz aleyhisselam şöyle buyuruyor: “Kadın; malı, güzelliği, asaleti ve dindarlığı için nikâh edilir. Sen dindar olanı seç ki maddi ve manevi nimete kavuşasın!” (Buhari)

Nasihat ile asaletsiz insan da terbiye edilebilir. Onun için Kur’an-ı Kerim’de buyruluyor ki: “Nasihat et, nasihat mü’minlere elbette fayda verir.” (Zariyat, 55)
Asaletsiz olanı terbiye etmek mümkün olmasaydı Peygamber Efendimiz “Ahlakınızı güzelleştirin.” (İbni Lal) buyurur muydu?
Hz. Lokman’a sordular:

– Edep, asalet, mal ve ilimden hangisi daha üstündür?

– “Edep asaletten, ilim maldan hayırlıdır.” dedi.

Ardından oğlu, Hz. Lokman’a şu soruları sordu cevaplarını aldı:

“En iyi haslet nedir?”

– Dindar olmaktır.

– Peki babacığım, bu haslet iki olursa?

– Dindarlık ve mal sahibi olmak.

– Üç olursa?

– Dindarlık, mal ve hayâ.

– Dört olursa?

– Dindarlık, mal, hayâ ve güzel ahlak.

– Beş olursa?

– Dindarlık, mal, hayâ, güzel ahlak ve cömertliktir.

– Altı olursa?

– Oğlum, bu beş haslet kimde olursa o kimse takva ehli temiz bir kimsedir, Allah Teâlâ’nın dostudur, şeytandan uzaktır.

Rabbim bizleri iyi hasletlere sahip olup edepli, asaletli ve ahlaklı kullarından etsin.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.