İlkadım Dergisi 439. Sayı

İLKADIM’DAN- Samimiyet ve Şehadet

Kıymetli Okuyucu,

Yeni yılın ikinci sayısı olan dergimizle bir kez daha huzurlarınıza çıkabilmenin mutluluğunu yaşıyoruz.

Peygamber Efendimizden aleyhisselam öğrendiğimiz “Allah’ım, Receb ve Şaban’ı bize mübarek eyle ve bizleri Ramazan’a kavuştur.” duasını yaparken üç aylardan ilkini geride bıraktık.

Umarız ki Receb bizlerden razıdır, Receb ayında Allah’ın rızasına yaklaşabileceğimiz nice ibadet amel defterimizin sayfalarındaki yerini almıştır.

Artık Şaban ayıyla baş başayız. Receb, Rabbimiz olan Allah’ın ayıydı. Şaban ise Peygamber Efendimizin aleyhisselam ayı. Üç ayların ilkinde ettiğimiz dualar ve gösterdiğimiz gayretlerin biraz daha fazlasını ortaya koymak için elimizden, dilimizden, cebimizden geleni bu günlerde esirgememeliyiz.

“Allah’ın rızasını isteyen, Allah’tan razı olmayı bilsin” derler. Ne güzel bir ifade, ne zengin bir mana ve ufuk göstergesidir bu cümle.

Gözlerimiz Ramazan’ı gözetlemeye durdu ancak önce Şaban’ın hakkını vermeye çalışarak Ramazan’a kendimizi, nefsimizi, kalbimizi hazırlamamız gerekiyor. Ramazan’ın Hz. Peygamberin aleyhisselam ümmetinin ayı olduğunu hatırlamakta fayda var. Üç aylardaki sıralama; Allah’ın ayı, Peygamberimizin ayı ve ümmetin ayı olarak devam ediyor.

Ümmet olarak Ramazan ayında bizden beklenen ve aslında vazifemiz de olan kullukta zirveye ulaşma niyeti ve performansıyla cennete ve rıza-yı ilahiye doğru adım adım ilerlemenin derdinde ve şuurunda olmalıyız.

Üç ayların olmazsa olmaz hayati değerine bu kadar değindikten sonra yeni sayımızın kapak konularını zikredebiliriz. Dosya konumuzun üst başlığı “Din, samimiyettir.” hadis-i şerifi olarak belirlendi.

İsmail Ömer Albayrak, Allah’a ve Kur’an’a karşı samimiyet konulu bir yazı hazırladı. Orhan Vahapoğlu, Peygamber Efendimize ve sünnetine karşı samimiyet hakkında bir çalışma kaleme aldı. Emirlere ittiba, yasaklardan kaçınma gibi hususlara da değindi. Bilal İnal, insanlara karşı davranışlarımızda samimiyetin yerini vurgulayan bir metin ortaya koydu.

Ebrar Şayakdokuyan, modern toplumda samimiyetin durumuna değinmeye çalıştı. Sosyal medyanın zedelediği, görünür ve beğenilir olmanın, reklamlarla vitrine çıkmanın alt üst edebildiği samimiyetin hakkını teslim edebilmenin peşine düştü. Mehmet Akif Köse ise sahabe neslinden yani asrı saadet dediğimiz paha biçilemez o dönemden samimiyet örnekleri paylaştı.

Şubat sayımız vesilesiyle yıllar önce dile getirdiğimiz bir çağrıyı yineliyor, miladi yılın ikinci ayına Şehadet deme noktasında dilimizi, elimizi ve kalemimizi alıştırmayı örnekler vererek teklif ediyoruz.

Şubatta doğan kız çocuklarına şehadet, erkek çocuklarına şehid ismi verilebilir. Şubatta hediye edilen kitaplara tarih atarken Şehadet ayı özellikle belirtilebilir. Önceki yıllarda İslami kurumlar şehadet gecesi programları yapardı, sivil toplum kuruluşlarımız benzer programları yeniden gündemlerine alabilir. Genç nesle şehadet arzusunun ve şehidlerimizin örnek hallerinin bu vesilelerle aktarılması güzel bir imkandır.

Yeni sayımızda yine görüşebilmek ümidiyle…

Allah’a emanet olun.