Editörden (Sayı: 3)

Editörden (Sayı: 3)

Genç Adam, bu düstur sana emanet olsun;

Ötelerden habersiz nizama lanet olsun!

Yukarıdaki mısralar Üstad Necip Fazıl’ın “Yarın ki Türkiye”nin mimarları için kaleme aldığı okyanustan birkaç damla. Davasına sahip çıkmak amacıyla istirahattan boşanarak sürekli mücadeleye atılanlar için bir can suyu. Üstad’a Fransız kalmayanlar O’nun bu iki satırla ne demek istediğini yakından tanırlar.

Mısır’da istenmeyen şeyler oldu ve olmaya devam ediyor. Liderleri tutuklanan, mensupları şehid edilen İhvan, Mısır’da yasaklandı. Müslüman Kardeşler’imiz her Cuma namazı sonrası ‘Hesap Sorma Yürüyüşleri’ne katılıyor. Ellerinde Kur’an’dan başka silah olmayan iradeler adeta şiddete başvurmalarını sağlamak için baltacılar, polis ve askerler tarafından devlet eliyle eziliyor. Bir kez şiddete başvurmaya görsünler, adları hemen teröriste çıkıyor. ‘Her eylemde yeniden dirilen’ Genç Adamlar olarak “Müslüman Kardeşleri yasaklayabilirsiniz ama Müslümanlığı ve Kardeşliği asla!” diyoruz.

Müslüman Kardeşler’ine el uzatan Türkiye, Katar ve Filistin gibi aklı başında İslam ülkelerini izzetle alkışlıyoruz. Suudi Amerika gibi utanç verici zelil bir ifadeyle anılacak kadar inancına yabancılaşan ve kardeşlerine yardım etmek için cübbesini bile kıpırdatmayan Suud yönetimine; aman petrol canım petrol mırıltılarıyla yedi yıldızlı otelleri sayesinde dünya turizm sektörünü röveşataya kaldıran at gözlüklü Birleşik Arap Emirlikleri’ne; hıyarlığıyla bir cacık olsa bile karnıyarığın yanına konulamayacak kadar lezzetsiz bir tadı olan Bahreyn gibi güdümlü ülkelere de R4BIA işaretli ellerimizi havaya kaldırarak söyleyeceğimiz iki çift söz var… “Bütün çocukları öldürseniz de elbet bir Musa sağ kalacak!”

Batıl’a karşı verdiğimiz mücadelede attığımız üçüncü mütevazı gol olan bu sayımızda dava başlıklarımızı tek tek göndere çektik. Ne demek istediğimizi anlayan Genç Adamlar için bu başlıklar kalplerde ve gönüllerde nazlı nazlı dalgalanacaktır. Bizden söylemesi. Mesela D. Mehmet Doğan’la 1928’de yaşadığımız dil depremi hakkında konuştuk. Bilal İnal da Genç Adamlar’a “Beynini Yıkatmak İstemiyorsan Temiz Tut” dedi. Cihad Baykara mutlu bir son için herkesi Mücadele’ye davet etti. Mehmet Erturan tarih algınıza sağlık bir 10 Kasım menüsü hazırladı. Enes Belada kalp sağlığımız için Kâbe’mize iyi bakmamız gerektiğinin altını üşenmeden çizdi de çizdi.

Unutmadan; cinsiyet ayırt etmeksizin dininin, dilinin, beyninin, ilminin, ırzının, evinin, kininin, kalbinin davacısı birer Genç Adam olmak ve yetiştirmek istiyorsak, bizi harekete geçirmeyen imanın sırat köprüsünden de geçiremeyeceğini adımız gibi bilmeliyiz.

Derdimiz var ki dergimiz var. Derdimize ortak, dergimize misafir olabilirsiniz. Yazmak; okumak, düşünmek ve düşündüğünü ifade edebilmektir. Yapıcı eleştirilerinize ve katkılarınıza ihtiyacımız var. Okuyun, düşünün, yazın ve gönderin. Değerlendirmeyenin canı cennete…

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.