“Selam” Yalnızca Selam mıdır?

“Selam” Yalnızca Selam mıdır?

Rabbimizin hem ismi hem sıfatıdır “es-Selam’. Kullarını selamete eriştiren, esenlik bahşedendir O. “es-Selam” isminin tecellisine mazhar olan Müslüman “elinden ve dilinden emin olunan insandır. Selamın kıymetini bilen, Haktan aldığını hakka verendir. Dünyanın neresine gidersek gidelim, bize “es-Selamu aleyküm” diyerek selam veren kimsenin mümin kardeşimiz olduğunu anlar ve muhabbetle icabet ederiz selamına. Efendimiz bir keresinde ; “Yaptığınızda birbirinizi seveceğiniz bir şey söyleyeyim mi?” diye soruyor ve şöyle diyordu: “Aranızda selamı yayınız.” Anlıyoruz ki, selam muhatabımızla sevgi dilini konuşabilmek, gönül iletişimi kurabilmektir. Bir emanettir “selam”, dosttan dosta ulaştırılan. “Selam söyleyin” denildiğinde, o selamı baş üstüne almak titizlikle taşımak ve sahibine ulaştırmak gerektir. Nice selamlar göndermişizdir bugüne dek ana-babaya, akrabaya, ahbaba. Nice selamlar almışızdır sıladan gözyaşlarıyla… Selamın kıymetini en çok, sevdiklerine hasret kalanlar bilir…

Selam olsun Baciyan okuyucularına diyerek bu sayımızı sizlere sunuyoruz. Bu sayımızda Tevekkül ve Teslimiyet konusuyla Nurten Yücel’i, İsar konusuyla Selma Tümer’i ve Gülsüm Kemikkıran’ı okuyacağız. 

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.