MÜSLÜMAN KADIN, MÜSLÜMAN OLMAYAN BİRİSİ İLE EVLENEBİLİR Mİ?

Nikâh

Medeni bir sözleşme olan nikâh, bir yönü ile de ibadet sayılır. Çünkü aileyi kuran bağ nikâhtır. Aileye ise dinimiz büyük önem vermiştir. Zira aile hem insanın huzur bulduğu bir ortam, hem soyun devamı için bir vesile, hem de zina gibi fert ve toplumu felakete götüren çeşitli kötülükleri önleyen bir kurumdur. Evlenmek peygamberimizin de sünnetidir.

Bir hadisi şerifte şöyle buyurmuştur: “Nikâh benim sünnetimdir. Benim sünnetimi uygulamayan benden değildir. Evleniniz. Ben diğer ümmetlere karşı sizin çokluğunuzla kıvanç duyarım.”

Allahu Teâlâ Kuran-ı Kerim’de şöyle buyuruyor: “Babalarınızın evlendiği kadınlarla evlenmeyin; çünkü bu bir hayâsızlıktır. İğrenç bir şeydir ve kötü bir yoldur.”

“Analarınız, kızlarınız, kız kardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, kardeş kızları, kız kardeş kızları, sizi emziren analarınız, süt bacılarınız, eşlerinizin anaları, kendileriyle birleştiğiniz eşlerinizden olup evlerinizde bulunan üvey kızlarınız size haram kılındı. Eğer onlarla (nikâhlanıp da) henüz birleşmemişseniz kızlarını almanızda size bir mahzur yoktur. Kendi sulbünüzden olan oğullarınızın eşleri ve iki kız kardeşi birden almak da size haram kılındı; ancak geçen geçmiştir. Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir.” (Nisa 22 – 23)

Babalar, dedeler, analar, nineler, erkek ve kız kardeşler, amcalar, dayılar arasında bir neseb yakınlığı, bir ebedi mahremiyet vardır. Bunların arasında nikâh asla caiz değildir. Mesela: bir kimse hiçbir vakit ne anasını, ne kızını ne de halasını nikâh ile alamaz.

Müslüman kadınların ister Yahudi ister Hıristiyan olsun Müslüman olmayanlarla evlenmeleri caiz değildir. Bir Müslüman kadın hiçbir gayri müslim ile evlenemez. Bu, dinen kati surette haramdır. Böyle bir hal, İslam şerefine ve bir Müslümanın şahsi selamet ve saadetine muhaliftir. Zamanımızda Müslüman hanım kızlarımız ve bazı kadınların farklı dine mensup Müslüman olmayan erkeklerle evlendiklerini işitiyoruz. Bunun sayısı az değil. Böyle karar verenler dünyada mutlu olamazlar. Ahirette ise cehennem azabı ile karşı karşıya kalırlar. Allahın azabı pek şiddetlidir. Hemen ayrılmaları, tevbe etmeleri, iman ve amellerini güzelleştirerek Allaha kulluk şerefinden mahrum olmamaları gerekir.

Müslüman bir kadının bir kâfirle evlenmesi, icma ile haramdır. “Müşrik erkeklerle -iman etmedikçe- onlara mümin kadınları nikâhlamayın.” (Bakara 221)

“Mümin hanımlar, kâfirlere helal değildir. Kâfirler de mümin hanımlara helal olmazlar” (Mümtehine 10) ayetleri bu hükümlerin açık delilidir.

Çünkü böylesi bir evlilikte mümin kadının küfre düşmesi korkusu vardır. Günümüzde evli iken bir başkasına iddetini tamamlamadan; erkek boşamadan, herhangi bir erkekle evlenmesi asla caiz değildir.

Kadınların genelde erkeklerine uyarlar ve onların yaptıklarından etkilenirler ve onları dinlerinde de taklit ederler. Buna bir başka ayette de işaret edilmektedir: “Onları ateşe çağırırlar.” (Bakara 221)

Yani mümin kadınları küfre davet ederler. Küfre davet, ateşe yani cehenneme davettir. Çünkü küfür ateşi vacib kılar. Kafirin, Müslüman bir kadınla evliliği harama götürücü bir sebep olduğu için haramdır.

Müşriklerle değil de kitabî (Yahudi ve Hıristiyanla) olan bir kadınla evlenmek mübah olmakla beraber, bazı ulemaların farklı görüşleri vardır.

Hanefiler, şafiler ve bir görüşe göre Malikilere göre bir Müslümanın kitabî, zimmi olan bir kadınla evlenmesi mekruhtur. Ehli kitaptan kadınlarla evlenenlere Hazret-i Ömer onları boşamalarını söylemiştir. (İslam fıkhı Ansiklopedisi, Vehbi Zuheyli, 9/123)

Müslüman erkek ve kadınlar için Müslümanlar arasından ehli takva dini duyarlılığı yerinde olan haram ve helale riayet eden, iffetli edebli mümin erkek ve kadınla evlenme tercih sebebi olmalı ki dünya ve ahiret sevabı mümkün olsun.

Nikâhı Devam Eden Kadının Evliliği

Başkasının nikâhlısı olan ve iddet bekleyen kadını nikâhlamak haramdır. Nikâh eşref-i mahlûk olan insanı diğer hayvanlardan ayıran özelliklerden biridir. Ne garibdir ki son zamanlarda bu yanlışlarda vakidir. Bu da toplumun dini hassasiyetini zayıflatmaktadır. Her hususta emrolunduğunuz gibi dosdoğru olalım, yanlışlardan biran önce vazgeçelim ve tevbe edelim.

NİKÂHIN GETİRDİĞİ HAKLAR

Nikâhtan sonra karı-koca arasında şu hükümler tahakkuk eder.

1- Karı koca birbirine helal olur.

2- Kocanın usul ve furu ile hanımının; kadının usul ve furuu ile de kocasının evlenmesi haram olur. Babalar, dedeler, analar, nineler, erkek ve kız kardeşler, amcalar, dayılar, halalar, teyzeler arasında bir neseb yakınlığı bir ebedi mahremiyet vardır. Bunların arasında nikâh asla caiz değildir. Mesela bir kimse, hiçbir vakit ne anasını ne kızını ne de halasını nikâh ile alamaz.

Bir kimse kendi kardeşinin kızını veya torununu da alamaz. Fakat bir kimse halasının veya teyzesinin kızını alabilir ve iki kardeş çocukları da birbirleri ile evlenebilirler.

Bir kimse kendi karısının anasını, ninesini, başka kocadan olan kızını veya torununu asla nikâh edemez velev ki aralarında evlilik son bulsa bile. Bir kadında kendi kocasının babası ile veya başka zevcesinden olan oğlu ile torunu ile asla evlenemez.

3- Karı koca arasında nikâhla beraber birbirlerine mirasçı olurlar. Son zamanlarda bazı evliliklerde dini nikâhı kıymakla, resmi nikahtan kaçıyorlar ki mala mirasçı olmasın. Bu mirası takdir eden Allah’tır. “İlahi taksimata uymayanların gideceği yer cehennemdir.” (Nisa – 14)

4- Bir kimse, zina ettiği kadının anası, anasının anası veya kızı, kızının kızı ile evlenemez.

Allah’ım ümmeti Muhammedi Kur’an’a mahkum et. Amin.