Helake Sürükleyen Aşırılık

Helake Sürükleyen Aşırılık

Birbirine taban
tabana zıt duygularla, kabiliyetlerle, anlayışlarla ve hissiyatlarla
donatılarak farklı karakterlerde yaratılmışız. İmtihanımız bu yapının farkına
varmak ve lütfedilen bu nimetlerden istifade sağlayarak yaratıcımızın istediği biçimde
dengeye ulaşmaktır. Aslolan ve zor olan dengeye ulaşmak ve ömrümüz boyunca istenilen
denge seviyesinde sebat edebilmektir.

Ne var ki insanız,
aciziz. Zor olana sabredemez hemen kolaya kaçarız. Bin bir zorlukla ulaşmaya
çalıştığımız dengeyi kısa bir zaman diliminde bozarız. Bu yönümüzle bizden önce
yaşayanların da bizden sonra yaşayacakların da büyük dertlerinden birisi
aşırılığa meyletmektir. Aşırılık, hayatın hangi alanı olursa olsun insana
gücünün üzerinde kurallar ihdas ederek Allah Teâlâ’nın yolundan uzaklaşma
olarak tarif edilmiştir.

Aşırılık, Kur’an-ı
Kerim’de başta Yahudiler, Hıristiyanlar olmak üzere kâfirlerin ve fâsıkların
belirleyici vasfı olarak nitelenmiştir. Allah Teâlâ’nın kurallarını inkâr etme,
gelen kitapları tahrif etme, emirlere riayet etmeme, yeni kurallar ortaya
koyarak o kuralların peşinden gitme, Allah’ın dinini statü elde etme ve geçim
tarzı olarak görme, Allah’ın ayetlerinde dünya metaı için değişiklik yapma,
yanlış yorumlar oluşturma aşırıya kaçanların faaliyetleri olmuştur.

Günümüz
Müslümanları’nın söylem, eylem ve anlayışlarında da aşırılığın emarelerini
görebiliyoruz. Kur’an’ın önüne kitaplar geçirme, Sünnet’in önüne davranışlar
yerleştirme, doğduğu yeri ve ırkı üstünlük vesilesi kılma, hayatı anlamak için
Kur’an’ı tek başına yeterli görme, topluluğunun kurallarını İslam’ın
kurallarından üstün görme, ümmet bakış açısını küçümseme, Müslüman’a yardım
edeceğine ayağını kaydırma, müstehab olan bir konuya farzdan daha fazla önem
verme, haramın iğrençliğinden çok mekruhları gündeme getirme, bireysel
ibadetlere çokça yönelerek sorumluluklarını kaçırma önemli aşırılık emarelerinden
sadece birkaçıdır.

Bu çerçevede
“İnsanın aşırılığa yönelmesinde hangi psikolojik etkenler rol oynar?” sorusu
bir yandan tahlil yapmamızı diğer yandan neleri tedavi edeceğimizi
gösterecektir. Öncelikle mükemmel olma sapkınlığı, öne geçmek/görünür olmak
arzusu, insanların dikkatini çekme isteği, önemli olana yönelememe tembelliği,
bireysel (nafile) ibadetlerden tatmin olma ve İslam’ın emirleri yerine kendi
bakış açımızı üstün görme aşırılık belasının temellerini oluşturur.

İslam; ahiretle
dünya, ruhla beden arasında Allah’a kulluğu esas alan bir denge kurulmasını
ister. Kurulacak denge Kur’an ve Sünnet’in sapasağlam temellerine
dayandırılmıştır. Her kim bu sapasağlam temellere sarılır ve kendisine dünya
hayatı için takdir edilenlerden razı olursa aşırılık belasından kurtulur.
Değilse boş hayal ve heveslerin peşinde kendi kendini helake sürükler.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.