İLKADIM KİTAPLIĞI- Kudüs Yazıları / Taha Kılınç

Kıymetli İlkadım Kitaplığı okuyucularımız! Bu ay sizlerle Aşina Kitap’tan çıkan Taha KILINÇ kardeşimizin yoğun bir mesai ile hazırladığı Kudüs Yazıları kitabını inceleyeceğiz.

Kudüs deyince her birimizin zihninde çeşitli kavramlar canlanır. Kimimiz Miraç’ı hatırlarız, miraç ile ilgili düşüncelere dalarız, kimimiz Selahaddin Eyyubi’yi hatırlar Kudüs’ü tekrar fethetmenin yollarını ararız. Ama genel itibariyle gerek Kudüs olsun gerek Mescid-i Aksa olsun buralarla ilgili yeterli bilgiye sahip olduğumuz söylenemez. Kırık dökük bilgilerimiz var. Bir de vazgeçilmezimiz olan sloganik cümlelere tabi.

Rahmetli Mehmet Akif İNAN’ın şiirlerini okurken Mescid-i Aksa düşü kurmaya başlamıştım.

Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde/ Tek yürek halinde bana koşardı

Hemşehrim nebi’ler yüzü hürmetine/Cevaba erişen dualar vardı

Hani o günler ki binlerce mü’min/ Tek yürek halinde bana koşardı

Hemşehrim nebi’ler yüzü hürmetine/ Cevaba erişen dualar vardı

Mescid-i Aksa’yı gördüm düşümde/ Götür Müslümana selam diyordu

Dayanamıyorum bu ayrılığa/ Kucaklasın beni İslâm diyordu.

Aksa olan mescidimizi, Mescid-i Aksa’mızı derli toplu bir halde Taha KILINÇ’ın kaleminden okumaya ne deriniz? “Kudüs seferberliğine bir katkıda bulunmak amacıyla hazırlanan bu kitap 30 metinden oluşuyor. Kudüs ile ilgili nereden başlayalım sorusuna mütevazı bir cevap denemesi olarak hazırlanmış. İçerdiği okuma önerileri, öne çıkardığı bazı isimler ve olaylar, tamamen bu başlangıç noktasının bulunabilmesi ve meraklı okurların yönlendirilmesine matuf.” diyor yazarımız.

Kudüs isminin tarihçesiyle başlayan bölümler, Kudüs’ün Müslümanların eline geçtikten sonraki durumu, Hz. Ömer’in şehri teslim alması, orada yaşayan halka sağladığı kolaylıklar, Kudüs’e yapılan dini, mimari hizmetleri ve günümüze kadar ki süreci farklı bölümlerde ele alınıyor. Ağırlıklı olarak 1948 sonrası dönem üzerinde duruluyor. Bu süreç içerisinde İngiltere ve BM’nin ikiyüzlü tavrı açık bir şekilde açıklanıyor.

Batı hiçbir zaman Müslümanlardan yana olmadı. Gerek Haçlı Seferleri gerek günümüzdeki tavrı Müslümanlardan ne kadar nefret ettiklerini ortaya koyuyor. Hâlbuki tarihi süreç içerisinde Hristiyan ve Yahudiler Müslümanlardan hep merhamet gördüler.

Bizler Kudüs’e layık Müslümanlar olduğumuz zaman Allah Teâlâ, Kudüs’ü ve Mescid-i Aksa’yı bizlere tekrar nasip edecektir. İlmen, fikren, amelen ve içtimai olarak İslam dinini yaşamak ve dinimizin yer yüzünde hakim olması için elimizden geleni yapmalıyız. Değilse gün gelir emanet elimizden gidiverirse çok pişman oluruz.