Spor Olsun

Dünya sahnesinin oyuncuları farklı renklerde oyunlar oynayarak kendilerini aktif veya pasif dinlenmeye alırlar. Hatta yaptıkları bazı aktiviteleri icra sebeplerini spor olsun diye yapıyoruz derler. Aslında amacı gerçekten spor olan çalışmaların kazandırdıkları saymakla bitmeyecek kadar fazladır. Biz bu yazımızda farklı yönleriyle sporu ele almaya gayret edeceğiz.

Sporun Sosyolojik Ve Bireysel Faydaları

Toplumun kaynaştığı ve aynı potaya muhabbet basketi attığı alanların baş sıralarında spor etkinlikleri yer almaktadır.  Tarihin her döneminde şekilleri değişen faaliyetler yapılmış ve insanlar rekabet ettikleri gibi birlikte nitelikli zaman geçirmişlerdir. Spor, gerek takım oyunlarında, gerekse bireysel alanlarda yapılan müsabakalarla kitleleri bir araya en hızlı toplayan alanlardan biridir.

 İnsanlık tarihine psikolojik açıdan bir bakış yaptığımızda yarışmak ve kazanma isteğinin her daim diri olduğu görülmektedir. At üstünde maharetlerini sergileyen akıllı ve irade sahibi varlık en nihayetinde finiş çizgisini önde geçtiğinde tarifi zor olan bir mutluluğu yaşamaktadır. Kimisi de rakibinin sırtını yere getirdiğinde yumruklarını havaya kaldırıp adeta cihad meydanında galip gelen er veya komutan edasıyla tekbirler getirmektedir.

Koşarak birinci olanlar, yüzerek derece yapanlar, ağırlığının üç katından fazlasını kaldırıp tarihe geçenler, sadece rakiplerini değil asrı da tuş eden güreşçiler, atarak kazananlar ve tutarak listenin ilk sırasında yer alanlarda yazmakla bitmez.

Yani spor amacına uygun yapıldığında bireyin vücut sağlığı başta olmak üzere, toplumun damarlarında dolaşan stres ve sıkıntıları atmasına yardımcı olur. Tiki taka, dar alanda kısa paslaşma, araya adam kaçırma gibi varyasyonlarla kaleye ulaşan takımın filelere ulaştırdığı meşin yuvarlak, kumar aracı olarak kullanılmadığı sürece oynayana ve izleyene inanılmaz güzel bir etkinlik olabilir, tıpkı çocukluğumuzda oynadığımız mahalle maçlarında olduğu gibi.

Sporu Spor Olmaktan Çıkaran Unsurlar

1. Sporun Endüstri Haline Gelmesi: Bireyin ve toplumun sağlığına katkı sağlayan spor takımları ve kulüpler, kazanma ahlakını kaybeden, kendi doymayan gözleriyle dünyaya farklı bakan ve her yolu mubah gören baronların eline geçince spor, spor olmaktan çıktı. Sporculara hak etmediğinden fazla paralar verenler kazanın başına geçmiş oldular.

2. Fanatizim ve Holiganizm: İnsanlık olarak en çok sıkıntı yaşadığımız konulardan bir tanesi de ölçüsüzlük. Sevgide de ölçü düşmanlıkta da ölçü. Sporda bu dengesizliğin adı holiganlık. Tuttuğunu, her şeyden üstün görmek ve rakiplerini düşman kabul etmek. Hem gören gözünü, hem de gönül gözünü kör eden holiganlık bugün sadece tuttuğu takım yönüyle değil, sosyal ve siyasal alanın da en büyük baş belalarından biri hale gelmiştir. Fanatiklik ise olayın bambaşka bir çıkmazı. Öncelik sırası başta olmak üzere hayatta yapması gerekenleri ve yapmaması gerekenleri birbirine katan mikser safhasına geldi. Takım fanatikliği insanın başına bir takım belalar da açabiliyor. Anlamsız tartışmalar ve hatta kavgalar beklenmedik anda zuhur edebiliyor. Hem holiganlık hem de fanatiklik illet bir hastalık haline geldi maalesef. Tedavisi ise İslam’da.

3. Nahoş Ortamlar/ Stadyumlar: Sporun özellikle de takım sporlarının dolu tribünler maalesef koro halinde galiz küfürlerin yüksek desibellerle söylendiği mekânlar halinde. Genci ve yaşlısıyla bu ortamlardan nasibini alan halkımızın seviyesi de maalesef düşmekte. Tiyatro ve sinema izleyicisinin aksine stadyum ortamları, ıslah edilmesi gereken alanların başında gelmektedir.

Sonuç Olarak

Sporu spor olmaktan çıkaran maddeleri ve doğurduğu olumsuz havayı maddelemeye devam etmek hacimli bir kitap yayınlamak anlamına gelmektedir. Öz olarak şunu söyleyelim. Sporu spor olarak görelim ve icra edelim. Ama spordan uzak kalmayalım. Gençlere ve sağlıklı yaşama kavuşmak için özel bir yoldur spor.

Sağlıklı bir yaşam dualarımızla…