KAPAK- İfrat ve Tefrit Arasında Yerimiz

KAPAK- İfrat ve Tefrit Arasında Yerimiz

İslami bir yaşam tarzını kendisi için vazgeçilmez gören Müslümanlar olarak, birçok noktada zorlandığımız, çaresizlikler içerisinde kaldığımız ve en nihayetinde yer yer İslami şahsiyetimizin yıprandığı bir süreçten geçiyoruz maalesef. Belki de bu süreçte bizim açımızdan telafisi en zor olan netice heyecanımızın, umudumuzun ve dava motivasyonumuzun ibresinin gitgide aşağılara doğru iniyor olmasıdır.

Zira bizim için en az teneffüs ettiğimiz hava kadar önemlidir bu saydıklarım. Tam da bu noktada kavi bir duruşa sahip olmak, amatör heyecanımızı en profesyonel zamanlarımızda bile koruyabilmek ve müstakim bir seyir izlemek için en kilit noktalardan bir tanesi şüphesiz ki dengeli, adaletli ve vasat bir profile sahip olmaktır. Uçlarda gezmeyen, Efendimizin aleyhisselam tavsiye ettiği vasat zeminde yol alan, adaleti her durumda ayakta tutan bir tavır sahibi olmak, sonuç itibariyle bizi en güzele ulaştıracaktır biiznillah.

Bakışlarımızı kitabımız Kur’an’a çevirdiğimizde en kritik, en hararetli ve en hayati sahnelerde bile adalet ve dengeyi emreden hitaplarla karşılaşıyoruz. Bu hitaplar Müslüman şahsiyetinin nasıl bir gidişat belirlemesi gerektiği noktasında bizim önümüze çok net bir yol haritası koymaktadır. Allah Teâlâ buyuruyor ki; “Allah, din uğrunda sizinle savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayanlara iyilik yapmanızı ve onlara adil davranmanızı yasaklamaz. Çünkü Allah adaletli olanları sever.” (Mümtehine, 8)

“Ey iman edenler! Adaleti titizlikle ayakta tutan, kendiniz, anne-babanız ve akrabanız aleyhinde bile olsa Allah için şahitlik eden kimseler olun. (Haklarında şahitlik ettikleriniz) Zengin olsunlar, fakir olsunlar Allah onlara sizden daha yakındır. Hislerinize uyup adaletten sapmayın…” (Nisa, 135)

“İşte böylece sizin insanlığa şahitler olmanız, Resulün de size şahit olması için sizi dengeli, mutedil bir ümmet kıldık…” (Bakara, 143)

Ayetlerin verdiği temel mesaj çok net; adaleti ve dengeyi her durumda vazgeçilmeziniz yapın, mutedil bir şahsiyetiniz olsun, orta yol, vasat yol yürüyeceğiniz yol olsun… Bir başka ifade ile “şayet adalet, itidal ve denge sizin şahsiyetinizin temel dinamikleri olmazsa savrulmalar kaçınılmazdır, müstakim seyir yara alacaktır ve sonuçta lehinize olmayan bir sürecin eşiğine gelmiş olacaksınız” mesajını almamız isteniyor bizden…

Efendimiz aleyhisselam’ın sünneti de bu konuda bize ince ayar niteliğinde ölçüler sunmaktadır. Ebu Hureyre radıyallahu anh’dan rivayet olunduğuna göre Efendimiz aleyhisselam şöyle buyurdu: ”Din kolaylıktır. Dinin belirlediği emir ve yasaklarla yetinmeyip kendini daha fazlasını yapmaya zorlayan kimse dine yenik düşer. O halde orta yolu tutunuz, en iyiyi yapmaya çalışınız, o zaman size müjdeler olsun; günün başlangıcından, sonundan ve bir miktar da geceden faydalanınız.” (Buhari, İman 29)

Buhari’nin bir başka rivayeti şöyledir: “Orta yolu tutunuz, amellerinizi tam yapmaya ve Allah’a yakın olmaya gayret ediniz. Sabahleyin, öğle ile akşam arası çalışınız. Bir parça da geceden faydalanınız. Aman acelesiz gidin, telaşsız gidin ki, menzilinize, varacağınız hedefe ulaşasınız.” (Buhari, Rikak 18)

Âlemlerin Efendisi muhteşem bir muvazene reçetesi sunuyor bizlere, orta yolu hedef gösteriyor, doğallığı tenbih ediyor, fıtri olanı öğütlüyor ve bunun sonucunda da müjde ve başarıyı bir ödül olarak önümüze koyuyor. O halde aşırılıklardan uzak, denge ve itidal timsali mü’minlere selam olsun, çağın gerektirdiği istikamet standartlarını koruyabilen mü’minlere müjdeler olsun, değişik zaman ve zeminlerde adaleti ayakta tutabilenlere ne mutlu ki Allah onları seviyor, beğeniyor ve yardımına layık görüyor…

Sözlerimizin sonu “Âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamdolsun…”

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.