Bize Düşen Cehd Etmektir, Galibi Allah Belirler

Bize Düşen Cehd Etmektir, Galibi Allah Belirler

Cehd köken olarak Arapça’da “çaba, gayret, meşakkat, güçlük, sıkıntı” gibi anlamlara gelmektedir. İki yaklaşımı olan cehd hem “çaba ve gayret” hem de “inkâr ve reddetme” anlamı çıkmaktadır.

İnsanlar hayatta bir çaba içindedirler. Kimileri ev almak için, kimileri araba almak için kısacası herkes bir gayret içindedirler. Bu gayretler bazen insanları hırslarına yenik düşürüp istikametten sapmalara götürebilmektedir. Mesela birisi ev elde etmek için çabalıyor çabalıyor üzerine hırs yapıp kredi çekme yoluyla faize bulaşabiliyor.

Müminin de bir çabası olması gereklidir bu hayatta. O da cehd etmekten geçmektedir. Bir müminin cehdi kalemi, kâğıdı, fikri, sadakası vb. şeylerdir. Kalemini Allah rızası için kullanır fikirlerini ortaya koyarsın topluma mal olmuş bir ilim olur. Sadakanı verirsin Müslümanın sıkıntısını gidererek Allah’ın rızasını kazanarak cehd edersin.  Kısacası Allah rızasını gözettiğin bir durum senin cehdin olur.

Malumunuz ümmet olarak hep bir kanayan yaramız oldu Doğu Türkistan ve Filistin… Ve bu yaramız kanamaya devam ediyor. Biz müminler ne yapmamız gerektiğini tartışıyoruz. Birileri dua ile yetinelim birileri ise cihad edelim gibi birçok fikir ortaya atıp üzerinde müzakere yapmaktadırlar. Bizler acaba ne yapmalıyız sadece dua ile yetinmek mi yoksa cihat etmek mi?

Cehdin yani cihadın temeli duadır, niyettir. Bizler ilk önce niyetimizle birlikte dua edip daha sonra cehd edeceğiz. Bu cehd yani cihad illa meydan da savaşmakla olmaz. Bunu imkanlar doğrultusunda yapmak gerek. Filistin örneği üzerinden gittiğimizde Kassam Tugayları şu an cephede zaten bunu imkânlar doğrultusunda yapıyor. Bizlerin şu anda yapması gereken ise kalemle cehd etmek. Okuyacağız, yazacağız ve üreteceğiz. En iyi ilim adamı olup üreteceğiz. Bir şeyin en iyisi olarak cehd edeceğiz. Sonrası tevekkül dediğimiz noktaya kalıyor.

Galibiyeti Allah Teâlâ belirler. Biz inananlar olarak çabalayalım ama yapalım gerisi takdir-i ilahi. Biz şunu biliyoruz ki Müslümanlar bir gün galip gelecek. Allah Teâlâ Kur’an-ı Kerim’de “Onlar ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar. Hâlbuki kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır.’’[1] gibi birçok ayette bu galibiyete işaret etmektedir. Ama bizler bu ve benzeri ayetlere sığınarak “Allah zaten nurunu tamamlayacak İslam bir gün dünyaya hâkim olacak” mantığıyla gidersek doğrudur. Ama Allah Teâlâ bir gün nurunu tamamlar fakat biz merhametine tecelli olur muyuz o meçhul. İnsanlar Mehdi gelecek diye bu mantıkla yaklaşıyor. Allah Teâlâ Kur’an-ı Kerim’de “Çalışana çalıştığının hakkı vardır.’’[2] buyuruyor. Çalışmadan bir şeyler bekleyemeyiz. Çalışmadan cehd olmaz. Sabır olmadan da cehd olmaz. Yine Allah Teâlâ Kuran’da “Allah sabredenlerle beraberdir.”[3]   buyuruyor. Biz sabrı öğreneceğiz. Biz çalışıp sabrederek bir ömür geçirirsek inanıyoruz ki Müslümanlar elbet galip gelecektir.

Formül basit; Çalışmak, Sabretmek ve Tevekkül etmek.  Bize düşen bu formülle cehdimizi yaparsak emin olun Allah Teâlâ galibiyeti verecektir.


[1] Saff Suresi 8.Ayet.

[2] Necm Suresi 39. Ayet.

[3] Bakara Suresi 153. Ayet.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.