Üniversite Adayı Genç Adamlara

Yerleştirme sonuçlarına göre kazanılan bölümlere kayıt işlemlerinin ardından üniversite hayatına adım atmış oldunuz. Bazı arkadaşlar hayalini kurduğu bölümlere yerleşirken, bazıları ise puanının yettiği bölümlere razı olmak zorunda kaldı. Bölümünüzün dört yıllık olduğunu kabul edersek, üniversitede dört yıl nasıl geçer… Sınırların ve ideallerin doğru çizildiği bir kafa ile bu yeni hayata başlamanız çok faydalı olacaktır.

Yeni hayatınızda sonunu kestiremeyeceğiniz meçhulleri kovalamaya hazır olun. İlk yıl büyük ölçüde lisede görmüş olduğunuz derslerden oluşan bir müfredattan geçmeye çalışacaksınız. Bu ilk yıl üniversiteye ısınma yılınız olacaktır. Dersleri geçme konusunda çok sıkıntı yaşayacağınızı sanmıyorum. İlk yıl derslerin kolay olması nedeniyle çok fazla boş vaktinizin olacağı bir yıl olmasıyla beraber, kısa vadede mutlu, uzun vadede çok pişman olunan hataların yapıldığı bir yıl olabilmektedir. Bahsettiğimiz hataları, kötü arkadaşlarla kurulan ilişkiler ve bundan sonra terk etmekte zorlanılacak alışkanlıklar (alkol, sigara) edinmek olarak toparlayabiliriz.

Anadolu da bir şehirde tıp fakültesi, diş hekimliği, eczacılık dışında bir bölüm okuyacaksanız,  bölüme başladığınız ilk günlerde sınıfınızda, yatay geçişle daha güzel bir üniversiteye geçme ya da fakültenizin bünyesinde daha iyi bir bölüme yatay geçiş yapma furyasına şahit olacaksınız. Ama bu furyanın vize sınavlarından sonra nasıl son bulduğuna, aynı arkadaşlarınızın ortalama ile şartlı geçmek için çırpınışlarına, hoca bana 30 versin sınava girmem, başka bir şey de istemem deyişlerine de çok geçmeden şahit olacaksınız.

Üniversitedeki ikinci yılınıza artık yepyeni sosyal bir çevreye sahip olarak başlayacaksınız. Bölüm derslerinizin yoğunlaşmaya başladığı, ilk yılınıza göre boş vakitlerinizin azalmaya başladığı, sosyal çevrenizin her gün genişlediği, üniversitede dersleri geçmekte üst sınıflardan alacağınız taktik ve notların ne kadar önemli bir kilometre taşı olduğunu anlayacağınız ve en önemlisi okuduğunuz bölümü bitirmeyi kafanızda netleştirdiğiniz yıl, üniversitedeki ikinci yılınız olacaktır.

Üniversitenin son iki yılını yoğun sınav maratonuyla (ALES, YDS, KPSS) buna ek olarak alttan kalan derslerinizi kurtarma telaşıyla geçireceğiniz için boş zamanınız az olacaktır. Bu yüzden gerek bulunduğunuz şehirlerde belediyelerin açtığı kurslar gerekse üniversitenizde toplulukların açacağı yararlı kurslara, düzenlenen konferanslara katılıp kendinizi geliştirmeye çalışmalısınız.
Üniversitede üçüncü yılınıza gelirsek, bu yılınız artık tamamen bölüm derslerinizle geçireceğiniz bir yıl olacaktır. İlerleyen yılların ardından bölümünüzdeki hocaların size isminizle hitap ederek size daha yakın davranmaya başladığı, bölüm derslerinizde grup çalışmalarının ön plana çıktığı, sunum kabiliyetinizin ölçüldüğü bir yıl sizleri bekliyor. Bununla beraber üçüncü yılınız başka bir önem arz ediyor. Hem üniversite sonrası akademik kariyer düşünenler hem de üniversite sınavı sonrası KPSS engelini aşmak zorunda olanlar bu yılı çok iyi değerlendirmelidir.

Sene başından itibaren hedefledikleri sınavda başarılı olmak isteyenler okul derslerini aksatmadan, planlı bir şekilde eksiklerini gidermeye üçüncü sınıfta başlamalıdır. Özellikle akademik kariyer yapmayı düşünen arkadaşlar, YDS hazırlık sürecini son sınıfa bıraktıkları zaman genellikle başarısız olmaktadırlar. Öğretim üyesi olabilmeniz için başarılı olmanız gereken sınavlar ALES ve YDS’dir.
ALES yıllarca görülen Matematik ve Türkçe konularından ibaret olduğu için biraz pratikle başarılı olunabilen bir sınavdır. Ama YDS böyle değildir. Hatta Öğretim üyesi olabilmeniz için genellikle belirleyici olan sınavdır. Sınavda İngilizce akademik bir dil kullanılarak sorular yöneltilmektedir. Bu da çok ciddi bir birikim gerektirmektedir. Bu birikimde kolay elde edilmez. İngilizce temelinize bağlı olarak 6 ay ile 18 ay arasında değişen bir çalışma gerektiren sınavdır. Sınavda başarılı olabilmek için 2500 ile 3000 arasında İngilizce kelime bilginizin olması gerekmektedir. Bu süreçte devamlı İngilizceyle meşgul olmadan sınavda başarılı olmanız zordur. Okulun son senesinde böyle bir süreç için vaktiniz olmayacağı için bu çalışma planına üçüncü sınıfta yer verilmelidir.

Ve eğer okulu uzatmadıysanız üniversite hayatınızın son senesine dördüncü sınıfa geldik. Dördüncü sınıfta ise okulunuzda yaz okulu filan da yoksa bir dersten kalmanız durumunda okulun uzayacağını bilmenin korkusuyla, bütün final sınavlarında hayatınızda yaşamadığınız heyecanlara tanık olacağınız, çok çabuk geçecek yoğun bir yıl olacaktır. Sene başından itibaren bir yandan KPSS hazırlıklarına başlayacağınız, bir yandan alttan kalan dersiniz varsa kara kara onu kurtarmanın planlarını yaptığınız, seçmeli derslerde kolay geçilen hocalara nokta atış yapmakta ustalaştığınız, bazen de kurt arkadaşlarınız yüzünden hemen dolan kolay seçmeli derslerin yerine, zor seçmeli dersleri almak zorunda kalacağınız, yine grup çalışmalarının ehemmiyet kazanacağı, tadı damağınızda kalacak bir yıl olacaktır.

Böylece dört yılı tamamlamış olduk. Üniversite hayatınızı bir robot resim olarak çizip gözünüzde canlandırmaya çalıştık. Son olarak üniversite hayatının, Müslüman şahsiyetiyle örtüşmesi gerekliliğinden bahsetmek istiyorum. Günümüzde modernite ile eskiden yanlış olarak kabul edilen olay ve olguların bugün normal bir davranış olarak görüldüğünü düşünür ve üniversite ortamının bu yanlışlara düşmeye müsait olduğunu kabul edersek, üniversiteye gidecek Genç Adamlar çok dikkatli, zamanın dişlilerinin çok keskin olduğunu bilerek, ateşten insana serinlik gelmeyeceği gerçeğini kavrayarak, uyanık ve omurgalı olmalıdırlar. Son olarak bile bile üniversite hayatınızı boş geçirmenizin, imkânların hakkını vermemenizin, ders bırakıp okulunuzu uzatmanızın vebal olacağını bilmenizi isterim.
Unutmayın, beklemek (hayatı boş geçirmek) ateşten daha yakıcıdır.