Tesettürlü Annelerin Aynaları Çatlatan Kızları

Tesettürlü Annelerin Aynaları Çatlatan Kızları

Başörtüsü tek başına hiçbir zaman tesettür olmuyor. Annelerimizin zamanında bol ve uzun pardösüler giyinilir, uzun eşarplar örtülürmüş. Tesettürü güzelce yaşayan annelerin kızları olan bizlerse malesef tesettür anlayışımızı oldukça değiştirdik. Bir pantolon üzeri tunik bizim için yeterli oldu tesettür olarak. Annelerimiz sokakta dikkat çekmeden yürümeye çalışırken biz, o saliha insanların kızları, koskoca topuklu ayakkabılarda bilmem kaç metre ötedeki insanın bile dikkatini çeker olduk. Tesettür mağazalarının oyununa geldik ve İslamî modanın kölesi olduk. Mütevazı giyinmek aklımızın ucundan bile geçmez oldu. İslamî giyimin modası olur mu diye hiç düşünmedik bile.

Evinde dahi makyaj yapmayan annelerin kızları olarak biz dışarı makyajsız çıkamaz, makyajsız kendimizi rahat hissedemez olduk. Evden çıkarken aynaya bakıp “Acaba üzerimde dikkat çeken bir giysi var mı, acaba Allah’ın rızasına uygun giyinmiş miyim?” diyen annelerin kızları olarak biz aynanın karşısına geçip “Acaba güzel ve çekici olmuş muyum?” diyerek Allah’ın rızasından çok insanların düşüncelerine dalar olduk.

Örtülerini ayaklarına kadar uzatan o güzel annelerin kızları olarak biz bırak ayağa kadar uzanan örtüyü boynumuzu bile kapatmayan şallar örter olduk. Hâlbuki Kur’an’da Allah’ın bize emrettiği örtünme şekli bizim düşündüğümüzden oldukça farklıdır:

“Mü’min kadınlara söyle: Gözlerini (harama istekle bakmaktan) sakınsınlar, mahrem yerlerini korusunlar. Ziynetlerini/ziynet sayılan yerlerini meydana çıkarmasınlar. Ancak (kendiliğinden) görünen (el, yüz) bu emrin dışındadır. Başörtülerini yakalarının üstüne kadar (boyunlarını örtecek şekilde) uzatsınlar.” (Nur, 31)

“Ey Peygamber! Eşlerine, kızlarına ve mü’minlerin kadınlarına söyle: (Bir ihtiyaç için dışarı çıktıkları zaman, kendilerini baştan ayağa örten, şeffaf olmayan) dış elbiselerini üzerlerine iyice giyinip örtsünler. Bu, onların (cariye ve hafif meşrep değil, şerefli ve namuslu) bilinmelerine, taciz/sarkıntılık edilmemelerine daha elverişlidir. Allah çok bağışlayan ve çok merhamet edendir.” (Ahzab, 59)

Müslüman bir genç kız, Müslüman bir kadın Allah’ın emrettiği şekilde ve mütevazı giyinmeli, başkalarının düşüncelerini bir kenara bırakıp yalnızca Allah’ın rızasını arayarak giyinmelidir.

Unutmayalım ki ey Mü’mine kadınlar ve kızlar! Tesettür zamana bağlı, basit bir gündem maddesi değildir. O, maddeden öte bir manadır. Örtümüzün çekiciliğini aynanın karşısında ölçerken ar damarımıza da bir darbe vurduğumuzun farkında olmalıyız. Maddenin egemen olduğu bir çağda manayı öne alarak tesettürümüz konusunda her zaman daha ötesini, takvayı düşünmeliyiz.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.