SOSYOLOJİK SİYER- Hz. Ali ve İlim

Hz. Ali, Hz. Peygamber’e (sav) katiplik ve vahiy katipliği yapmış, Hudeybiye Antlaşması’nı da yazmıştır. Evs, Hazrec ve Tay kabilelerinin taptıkları putlarla Mekke’nin fethinden sonra Kabe’deki putları imha etme görevi ona verilmiştir. Hz. Ali (ra) sadece ilim sahasının aranan eri değil, Müslümanların teşkilatlanmasında da önde görev alanlardandır.
Hz. Ali’nin Kur’an-ı Kerim ve Hadis İlmi
Hz. Ali ashab-ı kiram arasında Kur’an, hadis ve özellikle fıkıh alanındaki bilgileriyle kendini kabul ettirmiş bir otoritedir. Rivayet ettiği hadislerin çoğu fıkhi konulara dair olup bunları Hz. Peygamber’den ve Hz. Ebu Bekir, Ömer, Mikdad b. Esved ve hanımı Hz. Fâtıma’dan duymuştur.
Rivayet ettiği hadislerin tamamı 586’dır. Bunlardan yirmisi hem Buhari hem de Müslim’de yer almaktadır. Resul-i Ekrem ile çoğu zaman beraber bulunması sebebiyle rivayet ettiği hadisler içinde onun şemailine, ibadet ve dualarına dair olanlar daha çoktur.
Hz. Peygamber zamanında yazdığı ve devamlı olarak kılıcının kınında taşıdığı bir hadis sahifesi vardı. Bizzat kendisinin belirttiğine göre bu sahife diyete dair hükümlerle düşman elindeki bir esiri kurtarmanın yolları, bir kafir için Müslümanın öldürülemeyeceği, Medine’nin Harem bölgesi sınırları gibi konulardaki hadisleri ihtiva etmekteydi. (Buhârî, “İlim”, 39, “Cihâd”, 171, “Cizye”, 10, 17)
Hilâfeti zamanında, hadislerin dikkatle rivayet edilmesini temin maksadıyla, Hz. Peygamber’e aidiyetini kesin olarak bilmediği hadisleri nakledenlere, onları Resul-i Ekrem’den duyduklarına dair yemin ettirirdi. (Tirmizî, “Tefsîr”, 4) Herkesçe bilinen hadislerin rivayet edilmesi gerektiğini söyler, bu vasfı taşımayan ve güvenilmeyecek derecede zayıf olan rivayetlerle meşgul olmayı menederdi.
Kur’an-ı Kerim konusundaki derin bilgisinden faydalanmak isteyenleri kendisine soru sormaya teşvik eder, ayetlerin nerede ve ne zaman nazil olduğunu çok iyi bildiğini söylerdi. Tüm ayetler ezberindeydi.
Hz. Ali (ra) Yemen’de kadılık yapmıştır. Nasıl hükmetmesi gerektiği, Allah Rasulü (sav) efendimiz tarafından öğretilmiştir.
Veda haccında Hz. Peygamber’le birlikte haccetmek için Yemen’den yola çıkmış ve Mekke’de buluşmuşlardır. Onun hukuk bilgisi ve hüküm vermedeki başarısı Hz. Ömer tarafından, “En isabetli hüküm verenimiz Ali idi” şeklinde ortaya konulmuştur (Buhârî, “Tefsîr”, 2/7). Bu sebeple ilk üç halife önemli meselelerde onun fikrini almayı ihmal etmemişlerdir. Diğer sahabiler de görüşlerinin doğruluğuna inandıkları için hakkında fikir beyan ettiği dini bir meseleyi başkalarına sorma ihtiyacını duymamışlardır.
Ashabın en alim simalarından biri olduğu halde ondan İbn Ömer, İbn Abbas gibi genç sahabilerden daha az bilgi nakledilmesinin sebebi, hilâfet yıllarının tamamen savaşlarla ve ortaya çıkan fitneleri bastırmakla geçmiş olması, geniş fıkıh ve tefsir bilgilerini genç nesillere aktarmaya fırsat bulamamasıdır.
Hz. Ali ve Hikmetli Sözleri
“İnsanlara anlayacakları şeyleri (veya hadisleri) söyleyiniz. Aksi halde Allah ve resulünün yalanlanmasına gönlünüz razı olur mu?”
“İnsanlar uykudadır; öldükleri zaman uyanacaklardır.”
“Kişi bilmediğinin düşmanıdır.”
“Her şey azaldıkça, ilim ise arttıkça kıymetlenir.”
“Size en büyük âlimin kim olduğunu haber vereyim mi? Allah’ın kullarına O’nun yasaklarını cazip göstermeyen, Allah’ın verdiği mühlete aldanıp da onlara ilahi azaptan kurtulduklarını telkin etmeyen ve O’nun rahmetinden ümit kesilmesine sebep olmayan kimsedir.”
Hz. Ali (ra) Efendimizin çok kıymetli sözlerinden sadece birkaç tanesini yazdık. Fakat üzerinde yeterince tefekkür edersek her birinin bir kitap konusu olduğunu göreceğiz.
Hz. Ali (ra) Efendimizi yazmak büyük bir güzellik ve keyif. Allah nasip ederse hilafeti konusunu da bir sonraki ay kaleme almaya çalışacağız.