RAMAZAN’DA BEREKET VE MAĞFİRET İÇİN

RAMAZAN’DA BEREKET VE MAĞFİRET İÇİN

Bir gün Cebrail (as.) üç zümre hakkında “burnu yerde sürtülsün” diye dua etmiş, Efendimiz (s.a.v.) Cebrail (as.)’ın duasına “amin” demiştir. Kimdir burnu yerde sürtülmesi için amin denilen 3 gruptan biri, biliyor musunuz? Bu soru Hz. Peygamber’e sorulduğunda o şöyle cevap veriyor: “Ramazan’a eriştiği halde Ramazan’ın feyzinden, bereketinden istifade edemeyen; Ramazan gelip geçtiği halde Allah’ın mağfiretini kazanamayan” kişilerdir.[1] Öyleyse bizden beklenen de Ramazan ayının bereketinden istifade etmemiz ve mağfiret/bağışlanma peşinde olmamızdır. O zaman şu iki soruyu soralım:

1-RAMAZAN’IN BEREKETİNİ NASIL ELDE EDERİZ? BEREKETE NASIL VASIL OLURUZ?

Hz. Peygamber’den öğrenelim bunu da:                                          

SAHUR YAPARAK: Hz. Peygamber “Sahur yapınız. Şüphesiz sahurda bereket vardır” buyurmaktadır.[2]

RAMAZAN’IN SON 10 GÜNÜNÜ ÇOK İYİ DEĞERLENDİREREK: Kul, Ramazan’ın ilk 20 günü nefsini ibadete ve itaate hazırlar, alıştırır. Son 10 gün ise bir yarışın içindeymiş gibi bereket peşinde koşmakla geçer, geçmelidir. Çünkü Ramazan’ın son 10 günü bereket yağmurlarının yağdığı zamandır. Hz. Aişe: “Resulullah Ramazan ayında ibadet hususunda diğer aylarda görülmeyen bir gayret içinde olurdu. Ramazan ayının son 10 günü girdiğindeyse geceleri ihya eder, ev halkını uyandırır, ibadetle meşgul olur ve eşleriyle ilişkiyi keserdi” demektedir.[3] Hadis-i şerifte, Kadir Gecesi’nin Ramazan’ın son 10 gününde olduğu ağırlık kazanınca, Resulullah’ın da itikaflarını bu günlerde yapmaya başladığı zikredilmektedir.[4] Kadir Gecesi için Allah (c.c.) “Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır” buyurur.[5] Sayıca az olan bir şeyin çok olandan daha hayırlı olması onun bereketiyle ilgili bir husustur. O halde bu bereketten mahrum olmamak, o bereketle şerefyâb olmak lazım gelir. Kadir Gecesi’nin gün itibariyle belirlenmiş bir gece olmaması da Ramazan’ı, hassaten son 10 gününü bereket, af ve mağfiret ile geçirmemiz gerektiğiyle ilgilidir.

GECELERİ İHYA EDEREK: Ramazan’da gecelerin ihyası yatsı namazını cemaate kılmakla başlamaktadır. Çünkü Hz. Peygamber (s.a.v.): “Yatsı namazında cemaatte bulunan kimseye gecenin yarısına kadar namaz kılmış gibi sevap vardır. Yatsı ve sabah namazlarında cemaatte bulunan kimseye ise, bütün gece namaz kılmış gibi sevap vardır.” buyurmaktadır.[6] Normal günlerde bu denli bereketli olan bir amel, Ramazan ayı için bilhassa mühimdir.

Gecelerin ihyasının bir başka yolu teravih ve teheccüd namazlarına devam etmektir. Sahur yemeği için gece kalkılması, nefsi gece ibadetine alıştırmak için bulunmaz bir fırsattır.

ORUCU ZEDELEYECEK DAVRANIŞLARDAN KAÇINARAK: Hz. Peygamber (s.a.v.): “Oruç, oruçluya yakışmayan şeylerle zedelenmedikçe (tutan için) bir kalkandır.” buyurmuştur. Oruçlunun onu ne ile zedeleyeceği sorulunca da Hz. Peygamber (s.a.v.) “Yalan ve gıybetle” diye cevap vermiştir.[7] Orucun bereketini alıp götürecek bu amellerden Allah muhafaza buyursun.

2-RAMAZAN’DA GÜNAHLARIMIZ NE YAPARSAK BAĞIŞLANIR VE MAĞFİRET EDİLİR?

ORUCUN, TERAVİH NAMAZININ VE KADİR GECESİ’NİN EDASI İLE: Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyuruyor:

*Kim, faziletine inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek “Ramazan orucunu tutarsa” geçmiş günahları bağışlanır.[8]

Başka bir hadiste,

*Kim, faziletine inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek “teravih namazını kılarsa” geçmiş günahları bağışlanır.[9]

Bir diğer hadiste de şöyle geçmektedir:

* Kim, faziletine inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek “Kadir Gecesi’ni değerlendirirse” geçmiş günahları bağışlanır.[10]

Öyleyse bağışlanmanın, affedilmenin en büyük anahtarı Ramazan orucunu, teravih namazını ve Kadir Gecesi’ni ifa etmektir. Fakat tam bir teslimiyet ve iman ile. Faziletine inanarak ve karşılığını yalnızca Allah’tan bekleyerek…

ZİKİR İLE: Hz. Peygamber’in ümmetine öğrettiği sabah-akşam zikirleri var. En güzel af ve mağfiret dualarını yine Hz. Peygamber’den öğreniyoruz. Bu dualar Hısnü’l-müslim adlı cep boy eserde toplanmış. Türkçe tercümeleriyle birlikte kitapçılardan satın alabilirsiniz ya da Hısnü’l-müslim uygulamasını telefonunuza indirebilir yahut Google tarayıcından bu dualara erişebilirsiniz.

*Ramazan boyu dilimizden Peygamberimizin Aişe annemize öğrettiği duayı düşürmeyelim inşallah: “Allah’ım sen çok affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affeyle”.[11]

 Affa ve berekete vasıl olmak duası ile, ayımız mübarek olsun.

 


[1] Buhârî, el-Edebü’l-müfred, 1419/1998, Riyad- 1/338

[2] Buhârî, Savm, 20; Müslim, Sıyâm, 45

[3] Buhârî, Fadlu Leyleti’l-Kadr, 5; Müslim, İtikâf, 8

[4] Buhârî, İtikâf, 1

[5] Kadr, 3

[6] Tirmizî, Salât, 165

[7] Nesâî, Sıyâm, 43

[8] Buhârî, İman, 28

[9] Buhârî, İman, 37

[10]Buhârî, İman, 25

[11]Tirmizî, Daavât, 84

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.