RAMAZAN GELDİ ABDEST ALALIM

RAMAZAN GELDİ ABDEST ALALIM

 

“Ramazan ayı ki, insanlara yol gösterici, doğru yolu, doğruyu ve yanlışı açıklayıcı olarak Kur’an bu ayda indirilmiştir. Öyleyse sizden kim o aya erişirse, onu oruçla geçirsin. Kim hasta veya yolculukta olursa oruç tutamazsa tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutsun Allah size kolaylık diler. Size zorluk dilemez…” (Bakara: 185)

 

Ramazan kelimesinin kökeninin nereden geldiği hakkında iki görüş vardır.“Yaz sonunda güz mevsiminin başında yağıp yeryüzünü tozdan temizleyen yağmurdan alınmıştır. Bu yağmurun yeryüzünü yıkayıp temizlediği gibi Ramazan ayı da iman edenlerin günahlarını yıkayıp kalplerini temizler.

Diğer görüş ise “ Güneşin ışıklarının bolluğu ve hararetiyle taşları yakıp kavurması anlamından gelir. Ramazan ayı da Kur’an-ı Kerim’in manevi ışıklarıyla gönül dünyamızı aydınlatır. Manevi hararetiyle günah kirlerimizi yakıp kavurur, bizi temizleyip arındırır.

Kelimenin her iki anlamı da Ramazan ayının hem maddi ortamını hem de manevi ortamını en güzel şekilde ifade etmektedir. Kur’an ı Kerim’de tam da böyle maddi ve manevi yangınlar içinde olan dünyaya bir ab-ı hayat olarak Ramazan ayında inzal olmuştur.

Kur’an, insanların köleleştirildiği, hak ve emeklerinin sömürüldüğü, derilerinin renginden, soy ve toplumlarından dolayı tabakalaştırıldığı,   paraları kadar değerli oldukları bir zamanda gönüllerine şifa, dertlerine deva olarak inmiştir. Ailelerin evlat cinayetleriyle inlediği, kadınların ölüm korkusundan seslerini çıkartamadığı, zorba ve zalimlerin egemen olduğu bir zamanda dünya mazlumlarına kurtuluş ışığı olarak inmiştir.

Ramazan ayında inen Kur’an-ı Kerim, kurtuluş reçetesi olan mesajlarının iyi anlaşılabilmesi için;

  • Takva yolunda olmayı,
  • Boş ve muzır şeylerden uzaklaşmayı
  • Hak ve hakikate kulak vermeyi
  • Allah’a tevekkülü
  • Taguttan uzaklaşmayı
  • İbadetlere yönelmeyi
  • Mesaja muhatap, irfan sahibi bir insan olmak için en azından gayretli olmayı ön şart koşar.

“ Elif, Lâm, Mîm. Bunlar, o hikmetli kitabın âyetleridir. O, güzellik ve iyilik yapanlar için bir hidayet ve rahmettir. Onlar, namazı kılarlar, zekâtı verirler, ahirete de kesin olarak inanırlar. İşte bunlar, Rableri tarafından bir hidayet üzeredirler. Kurtuluşa erecek olanlar da işte onlardır.

Bayağı insanlardan kimi de vardır ki, bilgisizce Allah yolundan saptırmak ve onu eğlence yerine tutmak için boş sözlere değer verir satın alırlar. İşte onlar için aşağılayıcı bir azap vardır. Onun karşısında ayetlerimiz okunduğu zaman da sanki onları işitmemiş, sanki kulaklarında bir ağırlık varmış gibi büyüklük taslayarak yüz çevirir. İşte onu, acı verecek bir azap ile müjdele.” (Lokman:1–7)  

Ramazan ayında oruç tutmak çok önemli bir ibadettir. Ferdi ve toplumsal bir inkılâp bir dönüşümdür. Ramazan ayında oruç tutan kişi, hem imanını hem de kıldığı teravihle,  verdiği sadakalarla Efendimiz’in “İslam beş temel üzerine kurulmuştur.”   diye tanımladığı dinimizi yaşamak azim ve gayreti içinde olduğunu açıkça gösterir.  

Ramazan ayında kadir gecesi günü nazil olmaya başlayan yüce kitabımız Kuran’ın, bizden Allah’a imandan hemen sonra yapmamızı istediği ibadet namaz ibadetidir. Müminun suresinin hemen girişindeki ayetlerde de ahirette kurtulacakların özelliklerinden bahsedilirken Onlar ki, namazlarında huşû içindedirler” ayeti ile huşu ile namaz kılan mümin ilk önce zikredilir.

Namazın farzları sayılırken abdest, gusül ve teyemmüm hadesten taharetin içinde sayılır. Yani kirli olduğumuz için değil de yüce Rabbimiz öyle emir buyurduğu için yaparız. Bu bir anlamda manevi bir temizliktir.

Namaz ibadetini yerine getirebilmemiz için farz olan abdesti, gusül abdestini ve diğer manevi şartları sayan Maide Suresi 6 ayet ve 9. ayete kadar olan ayetler arası iyi incelenirse abdestin bize bazı şeyler ima ettiği anlaşılır. Aslında abdest manevi bir arınmadır. Her hayırlı işe taze bir besmele ile başlandığı gibi. Her yeni başlangıca, her yeni tövbeye, her yeni ibadete, her yeni Ramazana da yeni bir abdestle başlanmalı.

Ellerimizi, yüzümüzü, gözümüzü, ağzımızı ve ayaklarımızı günah kirlerinden yıkayarak Ramazan ayına girmeliyiz. Ayeti kerimede anlatıldığı gibi gücümüz yettiğince ağzımızı yalandan, iftiradan, dedikodudan, gıybetten, ahlaksızca fahiş konuşmalardan korumalı, konuşmaktansa susmayı, susmaktansa “ Ey iman edenler! Allah’ı çokça anın. Ve O’nu sabah akşam tesbih edin.” (Ahzâb:41,42)ayeti gereği zikirle meşgul olmalı.   “ Ramazan ayına erişen oruç tutsun.”  Ayeti gereğince hem maddi hem de manevi oruçlu bir ağza sahip olmalı.

Eller yeniden ve iyice yıkanmalı; Haksızlıktan zulümden, okey taşlarından, oyun kâğıtlarından, her türlü masiyet ve masiyet aletlerinden uzaklaşmalı. Yeni bir abdestle bu eller fakirin, yoksulun, yetimin, garibanın sofrasından çekilip ona merhametle tertemiz bir el olarak uzanmalı, başını okşamalı tövbe ve istiğfar ile semaya o yüce kapıya açılmalı ve orucu öyle tutmalı.

Gözümüz ve kulaklarımız yeniden yıkanmalı İffetsiz, resim, müzik gibi ses ve görüntülerden uzaklaşıp Rahman’ın ayetlerine yönelmeli, ona bakmalı, hatimler ve mukabeleler dinlemeli, göz ve kulaklar da orucun manevi hayatına ortak olmalı.

Ayaklar kötü arkadaşlara yoldaş olmamalı. Ramazan geceleri okey salonlarında değil hak ve hakikat yolcularıyla cami ve cemaatle geçirilmeli.

Allah’ın, üzerinizdeki nimetini ve “İşittik, itaat ettik” dediğinizde sizden aldığı ve kendisiyle sizi bağladığı ahdini hatırlayın.

Allah’tan korkun, çünkü Allah göğüslerin özünü çok iyi bilir.

Ey iman edenler, Allah için hakkı ayakta tutanlar ve adaletle şahitlik yapanlar olunuz.

Bir topluma olan kininiz, sizi adaletsizliğe sevk etmesin.

Adaletli olun, çünkü o, takvaya daha yakındır.

Allah’a karşı gelmekten sakının.

Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.

Allah, iman edenlere ve salih amel işleyenlere şöyle vaat etmiştir: Onlar için mağfiret ve büyük bir mükâfat vardır.” (Maide:7-9)

Efendimiz, “Her kim inanarak ve mükâfatını Allah’tan bekleyerek Ramazan’da oruç tutarsa, onun geçmiş günahları bağışlanır.”  Hadisi ile oruç tutanları müjdeler.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.