“Nerde O Eski Bayramlar!”a Bir Son Artık!

Nerde o eski bayramlar? Bu sözü kullanmak istemiyorum bugünden sonra. Artık bundan önceki bayramlara özlem duymak istemiyorum. Bugünden sonra, çocukluğumdaki bayramları hatırlatacak, o bayramları özlemle andıracak bir bayram istemiyorum. Niçin mi? Ne mi unutturacak bundan önceki bayramları? Kolay mı o kadar bu?
İnanın çok kolay olacak ve çok da iyi olacak. Filistin’deki çocukların bayramları endişesiz ve güle oynaya karşıladıklarında olacak bu. Eski bayramları hiç korkmadan sokaklarda koşturan Suriye’deki Ahmetler unutturacak. Bütün Müslümanlar bayramını aynı anda kutladığında olacak bu. Kan dökülen coğrafyalardaki hainlerin ayak izleri bir daha hiç olmamak üzere silindiğinde olacak. -ocu, -bucu, -şucu gibi yakıştırmalar, yaftalar kalktığı gün unutulacak bütün geçmiş bayramlar. Aynı ırkı, aynı dili, aynı rengi paylaşanların değil aynı dini yaşayanların bir araya gelip kardeşçe kucaklaştığı bir günde olacak bu.
“Bu kadar saydın ama kolay mı bunlar? Nasıl olacak bunların hepsi bir anda? Cennetmekân Abdülhamid Han bile bunları yapabilmek için bir ömür sarf etti olmadı da bu devirde bir günde nasıl olacak bu?” sorularını sormakta sonuna dek haklısınız.
Evet, bu saydıklarım çok kolay. Cennetmekân Abdülhamid Han’ın Müslümanları bir arada tutmak istediğini ama muvaffak olamadığını biliyoruz. Fakat bunu Abdülhamid Han ruhuyla mücehhez Genç Adamlar başaracak. Hem de öyle uzun soluklu değil, bir günde yapacak bunu. O’nu tekrar mezarından çıkarmak mümkün değil tabi ki. Ama onun vasfı, onun gücü ve onun üstlendiği Hilafet görevi hapsedildiği yerden çıkarılarak olacak bu. Çıkarılıp hak eden bir lidere verildiğinde olacak bütün bunlar. Hem de bir anda, hiç zorlanmadan!
O günden sonra Müslüman’ın ölümü de, düğünü de, bayramı da bir olacak. Başsız kalan ümmetin başı olacak o günden sonra. Bütün İslam Coğrafyası tek lider, tek sancak altında toplanacak ve bir daha hiçbir tağutî düzene boyun eğmeyecek. Çeçenistan’da, Doğu Timor’da, Moro’da ve daha birçok ülkede ağlayan çocuklar artık sokaklarda hiç korkmadan oynayacak. İşte o günden sonra bir daha hatırlanmayacak eski bayramlar.
“Peki, iyi hoş dedin arkadaş ama bu nasıl olacak? Bu kadar farklılıklar arasında, bu kadar ihtilaflar içerisinde nasıl başarılacak bu dediklerin?” Güzel ve yerinde bir soru. Başarılacak, hem de çok kolay olacak bunlar. Nasıl mı? Bir gün bütün Müslümanlar bu davayı amaç edindiklerinde olacak bu. Bütün Müslümanların sancısı haline geldiği an, aşkla o anı beklemeye başladıkları an başarılacak bu dediklerim. Bütün eller taşın altına konduğu an başarılacak.
Unutmayalım ki marifet; suyun üzerinde yürümek değil, yürüyebileceğimize inanmaktır. Başarı Allah’tandır.