Lale 100 Altın İse Hale Bedavadır!

Lale 100 Altın İse Hale Bedavadır!

Her çiçeğin bir kokusu ve dokusu vardır. Barış, sevgi ve yalnızlığın simgesi olarak kabul edilen Lale, gelincik çiçeği anlamında Farsça bir kelimedir. İran mitolojisine göre yıldırım, yaprağın üzerindeki çiğ tanesine düşmüş, yaprak alev alarak yanınca topraktan lale olarak çıkmıştır. “Lalenin yanakları yalım yalım / Nergisin gözünden kaçıp gizlenmede” mısraları ile şiirde lale ismini ilk kullanan Mevlana’dır. En eski lale yetiştiricisi Şeyhülislam Ebus Suud Efendi’dir ki; yetiştirdiği ilk laleye Cennetin Nuru adını vermiştir. Hüsnü hat ve tezyinat sanatında kullanılan lalenin anavatanı Orta Asya’dır. Anadolu’dan İstanbul’a, oradan da Avrupa’ya Kanuni döneminde götürülmüştür. İsviçreli Konrad Gesner, Ausburg’da Osmanlı Sarığı şeklinde çiçek açan bu bitkiye Türk Lalesi ismini vermiştir.

Osmanlı Tarihinde 1712-1730 yıllarına Lale Devri denir. Lale Devrinin bir incisi, minareler şehri Nevşehir’in kuruluşu merhum Damad İbrahim Paşa’nın siyasi ve idari tasarrufu ile olmuştur. 20 Temmuz 1954 tarihi Nevşehir’in mülki ve idari bakımdan yeniden doğuş tarihidir.

Nevşehir, Türkiye Cumhuriyeti 21. Hükümeti Başbakanı merhum Adnan Menderes’in öncülüğünde kurulan Bakanlar Kurulu kararı ile vilayet olan, adı üstünde yeni bir şehirdir. Şehrin mazisinde Asurlular, Hititler, Persler, Kapadokya Krallığı, Selçuklular, İlhanlılar, Timurtaş, Karamanoğulları, Kadı Burhaneddin ve Dulkadirli Türkmenleri yaşamış ve 1468 yılından itibaren şehrin hâkimiyeti Osmanlı Devleti’nin eline geçmiştir. Daha sonra İbrahim Paşa’nın doğup büyüdüğü 18 hanelik köyü için söylediği “Nem ki şehir ola!” sözü ve hayali gerçek olmuştur. Nevşehir, dünya barışının başkentidir. Nevşehir’in bilinen eski isimleri Nyssa, Muşkara, Kapadokya ve Nevşehir-i Dilara’dır. Acıgöl / Dobada, Avanos / Hamamorta, Derinkuyu / Melengübü, Gülşehir / Arapsun, Hacıbektaş / Sulucakarahöyük, Ürgüp / Başhisar ve Kozaklı ilçelerinden oluşur.

Kapadokya denilen bu Güzel Atlar Diyarının önden giden atlıları arasında en başta Hacı Bektaş Veli olmak üzere; Konevizade Abdülmelik Efendi, Hacı Kurra Efendi, Ürgüplü Arpacızade, Şeyhülislam Mustafa Hayri Efendi, Uçhisarlı Hayrullah Efendi, Kerameti zahir Hasan Emmi, Dellalzade Osman Efendi, Refik Başaran, Orduoğlu Medresesi Hocalarından Havvez, son devrin önemli simalarından Saatçi Hoca, Kurşunlu Camii İmam Hatibi İsmet Rafet Çalışkan ve Müezzini Şapkacı Ahmet Efendi, Bekir Efendi Cami İmam Hatiplerinden Hamid Hoca ve Mehmet Derin, Nevşehir İmam Hatip Lisesinin açılmasında büyük emeği geçen Vaiz Osman Yılmaz, bir döneme damgasını vuran şahsiyetlerden İlhami Nalçacıoğlu ve Zeki Soyak Hocalar ilk akla gelen marka isimlerdir.

Vilayet oluşunun 63. yıl dönümünde kuruluşundan günümüze kadar Nevşehir-i Dilara’da maddi ve manevi olarak emeği geçen fakat dar-ı bekaya göçen bütün devlet erkânı ve diğer zevat-ı kiramı rahmetle anıyoruz. Rabbim makamlarını âlî cinan, ruhlarını şadü handan eylesin. Hayatta olanlara da Rabbimizden sağlıklı, hayırlı, uzun ömürler diliyoruz.

Değerli Kardeşlerim, size ilginç anahtar sorularım var:

Damad İbrahim Paşa; Nevşehir Kara ve Kurşunlu camilerinin neden Ortodoks kilisesine giden yol üzerine inşa edilmesi istemiştir? Damad İbrahim Paşa külliyesinin içinde neler vardı? Yeni inşa edilen Nevşehir Külliyesi hakkında neler düşünüyorsunuz? Tarihin derinliklerinden gelen mesaj doğru okunuyor mu? Doğup büyüdüğü memleketine vefa borcunu ödemiş midir? Söylendiği gibi Lale devri hep çalgı ve çengi ile mi geçmiştir?

“Lale hadler yine gülşende neler etmediler / Servi yürütmediler, gonceyi söyletmediler” sözü doğru mudur? Yeniçeri Ocağı, Damad İbrahim Paşa’yı niçin hedef almıştır? Amaçları ne idi? Patrona Halil’i bir kukla, Muslu Beşe’yi bir maşa ve dublör olarak kullanan müesses nizamın ardında kimler vardı? Patrona Halil İsyanı ve 15 Temmuz Darbe Girişimi arasında bir benzerlik var mıdır? Damad İbrahim Paşa III. Ahmet tarafından devletin bekası adına feda mı edilmiştir? Damad İbrahim Paşa’nın kabri sevenlerin, âşıkların kalbindedir. Lakin onun kabrini ziyaret edip hece taşının başında bir Fatiha okumak isteyenler mezarını nerede bulacaktır? Ekonomik Pazar’ın önünde hep öyle eli böğründe mahzun bir lale gibi dikilip kalacak mıdır? Mübadele ve Tehcir Kanunu ile 8.072 kişi kenti terk etmek zorunda kalmıştı. Bunun şehre katkısı ve etkisi nasıl olmuştur? Bartholomeos’un her yıl Kapadokya’da şafak ayini düzenlemesinin arkasındaki sır perdesi nedir? 15 Temmuz’u planlayanların esas amacı cebren ve hile ile vatan topraklarını işgal etmek değil de nedir? Besbelli bezir kabağı, gümüş kaplı zehir tabağında mı sunulmuştur?

Heeeey! Kılıçarslan, Baltacıoğlan, Sultan Alâeddin, Dur Hasan, Danişmend Ahmed Gazi ve Şah Nazaroğlu, Kurt Mahmad, Ali Bey, Memiş Bey, Raşit Bey. Hacı Rüştü, Sıdıklı, Herikli, Kütüklü oymakları, Karakeçili ve Boynu Eğrili aşiretleri nerdesiniz? El âlem Avrupa kıtasında, Batı Trakya’da ve diğer İslam coğrafyasında yer üstünde ne kadar külliye, medrese, mabet, türbe ve mezarlık varsa hepsini yerle bir ederken, güya 5000 yıllık saklı kenti açığa çıkarmak bize ne kazandıracaktır? Nevşehir Kalesi ve etrafında yürütülen kentsel dönüşüm projesi ile muattal kalan camilerin hesabını kim, ne zaman ve nasıl verecektir?

Bir zamanlar idama mahkûm edilen Mahir Çayan, Hüseyin İnan ve Yusuf Sezgin’in Özkonak yer altı mağaralarında gizlendikleri gibi; halen kırmızı bültenle aranan Adil Öksüz ile asker kılıklı 7 firari Fetö’cü hangi yer altı şehrinin kuytu köşelerinde saklanmaktadır? Nyssa’nın; Kayadan Oyma Ruhbanları diye tabir edilen Peribacalarında, Ortaçağ Dönemine ait kilise kalıntılarında film çekme, balona binme bahanesiyle dolaşan turist pasaportlu CIA, FBI, İsrail ajanlarının, mafya babalarının ve kadın istismarcılarının buluşma adresleri olduğu doğru mudur? Hacı Yatmaz Kemal Batmaz, Kuş Konmaz Kervan Geçmez dedikleri bu tarihi İpek Yolu’ndan Samanyolu’na uzanan Fetö’cülerin tutucu ve kutucu hainlerinin gölgesi ne zaman kaybolacaktır?

“Komutanım! Ben gerçekten Nevşehirliyim.” diyen askerin hikâyesini biliyor musunuz?

Değerli Hemşerilerim! Şelale Devrinin öncüsü Tiryaki Damad Hasan Paşa şehrinize topyekûn sahip çıkmamızı istiyor. Lale, 100 altın ise hale bedavadır. Lale Devri mazide kalmıştır. Nane Devri yaşamak istemiyorsanız Nar’ın özüne, karın tozuna, devenin bozuna, davarın yozuna sahip olalım. Gerçekleri görmek için Erciyes’e gitmeye ne hacet! Biz de Hırka Tepesine, Âşıklı Dağına veya Erdaş Yaylasına çıkalım. Ta ki; Nevşehir eski şehir olmasın.

Sevgilerimle.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.