KAPAK- Mutlak Bağlılık: Fanatizm

KAPAK- Mutlak Bağlılık: Fanatizm

 

Fanatizm kavramsal olarak bir bağlanma biçimi kabul edilmesine rağmen üstüne ittifak edilmiş kesin bir tanımlamaya sahip değildir.

Bireyin bu bağlanma biçimi sağlıklı bir akıl yürütme evresinden yoksun, duyguların şekillendirdiği görece tehlikeli ve hatalı bir süreçtir.

Bireylerin yaşantı sonucu elde ettiği kolektif bilinçler, düşünce dünyasında kalıplaşmış yargılara yol açmakta, bu da değerlendirme mekanizmasının akıl yürütme esaslarını devre dışı bırakıp, hedonizm perspektifinde hazların ve psikolojinin etkin rol aldığı sübjektif bir düşünce kalıbıyla ilkel bir bağlanma dürtüsü geliştirmektedir.

Bu ilkel bağlanma dürtüsünün temelinde, yetişme şartları ve sosyal çevre etkileşimi etkin olmakla beraber bireyin benlik bütünlüğünü elde etme çabasıyla giriştiği narsist bir mücadelenin varlığını kanıtlanma ihtiyacı ve isteği de yer almaktadır.

Nitekim ilkel idealleştirmeler sonucu kurulan özdeşimler, her ne kadar mantığa bürünme evresine tabi tutulsa da içten içe benliğin eksik yönünü tamamlama gayretiyle kendini güdüleme biçimidir. Öyle ki bu güdülenme coşkun ruh haline bürünmekle kalmayıp benliğin ötesine de geçerek akıl mefhumunu devre dışı bırakabilir.

Bu husustaki en temel sapma, bireyin mevcudiyetinin temel esası olan arayış çabasına ket vurarak benlik bütünlüğünü kavrayamadan narsist duygularla bağlantı kurduğu yapıların veya kişilerin hakikatin öncüsü veya biçimlendiricisi olduğuna kalben ve fikren mutabık kalarak sorgulama çemberinin dışına itmesidir.

Çoğu zaman toplumlarda belli bir hedef doğrultusunda bir araya gelen siyasi, dini, dünyevi hatta fikri yapılanmalar doğası gereği nüfuzunu sahip olduğu insan niceliğiyle tartar. Etik ve erdemlilik bağlamında olsun veya olmasın, her yapı kendi bünyesinde barındırdığı her bir hücrenin tam bağımlı ve özdeşim içerisinde ödev bilinciyle hareket etmesini amaçlar.

Tüm yapıların sahip olduğu kolektif fikirler balık ağı misali, irade avına çıkarak bu iradeleri kolektif bilinçle kaynaştırma eğilimindedir. İnsan en temel özelliği olan irade gücünü kişi veya topluluk iradesine teslim cihetinde bulunmasıyla tamamen mekanik davranışların esiri haline gelir.

Gölgelenmiş, ipotek edilmiş iradeler kullanım bakımından kitlesel hareketlere dönüşür. Bu kitlesel hareketler toplumlarda baskın güç olarak değer yargılarını bertaraf edip insanlığın gelişim sürecini baltalayabilir. Fanatik kitlelerden yapı iskeletlerine güç devşiren sistemler, örgütlenerek devletleri, devletleşerek milletleri, hatta ve hatta milletleşerek dünyayı baskı ve asimilasyonla tek tipleştirebilir, mevcut dinamikler yetersiz beslenirse insan ırkına mensup fanatik kitleler çatışarak tarihe savaşlarla iz bırakabilir, bilimin etkisiyle kitle imha silahları insanlığın sonunu hazırlayabilir.

Fanatizmle ilgili en temel kavram yanılgılarından bir tanesi de öğretim süreçlerine tabi tutulmuş belli bir disiplin içerisinde statü elde etmiş insanların bu eğilimde davranışlar sergilemediği hususudur. Oysaki fanatizm kavramı üzerinde, duyuşsal ve bilişsel gelişimin etkisi göz ardı edilemese de özü itibariyle fanatizm gücünü ilkel benliğimizden alan duygusal bir tepkimizdir.

Bireyi fanatik davranışlardan koruyacak akıl yürütme ve sorgulama mekanizmasından yoksun zihinlerin bilgi yüklü olması hatalı bağdaşım kurarak mevcut fanatik fikirlerini temellendirmelerinden ve meşrulaştırmalarından başka sonuç doğurmamaktadır.

Fanatizmi doğuran temel etmenlerin kaynağı her ne kadar akıl ürünü ve türetilmiş sistematik fikir akımları olsa da bireylerin sergilemiş olduğu tarafgirlik ruhu özümsenmiş kalıplara sebep olmaktadır.

Bu kalıpların öğretim programlarıyla taze dimağlara dayatılması bireyleri fikir dünyalarında aktif kılamamakta, pasif ve dogmatik düşüncelerin vücut bulmuş haline çevirmektedir. Ancak birey kendi fikir dünyasını aktif kılarak bilgiyi belleği aracılığıyla özümseyerek ve yorumlayarak işlevsel bir halde kodlar ve kaydederse zihin daima canlılığını sürdürür.

Hayat sahasında karşılaşacağı ve tercihte bulunacağı her fikri sürecin içerisinde daima sorgulayarak tercihlerini şekillendirir.

Mutlak bağlılıktan kaçınıp mutlak gerçekliği sorgular.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.