EĞİTİMLİ KADIN

Bir insanın dünyaya gelmesinde en mühim iki unsur kadın ve erkektir. Bir insanı dünyaya getirdiklerinde anne ve baba olurlar. Anne ve baba payesini alan insanların bu konuda ciddi sorumlulukları vardır artık. Çarşı pazardan bir eşya alıp kullanmak eskitmek gibi değil. Dünyası ve ahireti ile bir insanı büyütmek ve yetiştirmek. Fakat fizyolojik olarak çocuk annesine bağlı hatta bağımlı olması sebebiyle uzunca bir süre annenin etkisi ve korumasında olmak durumunda. Alemlerin Rabbi tarafından yaşaması murad edilen bir can, anne karnına düştüğünde artık annenin gözetiminde, kontrolünde, merhametindedir. Allah kendinden bir ruh üflediği insanı kadın kulunun bağrına emanet etmiştir. Sorumluluğun önemi burada ortaya çıkıyor. Hristiyan bir din adamına atfedilen çok meşhur bir ifade vardır. ‘Bir erkeği eğitirseniz bir insanı eğitmiş olursunuz. Bir kadını eğitirseniz bir toplumu eğitmiş olursunuz.’ Kadın eğitiminin ihmal edilmemesi gerektiğini, Kadının kişilik ve mizacının çocuk üzerinde ne kadar etkili olduğunu vurgulayan bir cümle. Büyük ölçüde katılmak mümkün. Ancak toplumun eğitimini tümüyle kadının omuzlarına bırakmak da doğru değil. Eğitimi kadın eğitimi, erkek eğitimi diye bölümlendirmek de doğru değil. Allah’ın emirlerinin muhatabı kadın ve erkeğiyle insandır. Sadece yaratılışın ve toplumsal statülerin getirdiği küçük farklar vardır. Olması gereken kamil insan modelini yegane ölçüt Kuran ve Rasulullah’ın sünnetinden öğrenmek mümkün. Öğretmenimiz yegane önderimiz Rasülullah efendimizin insan eğitimine verdiği önemin örneklerini onun hayatında görmekteyiz. Modern bilimin ulaştığı nokta her zaman İslami düsturların vaaz ettikleri ile paralellik arz eder. Rasülullah Efendimizin etrafı ile olan muamelesini bugünün modern bilimin iyi insan olma, iyi iletişim kurma yöntem ve önerileri ile paralel olduğunu görüyoruz.
O: ‘Beni Allah terbiye etti. Ne güzel terbiye etti.’ diyerek ideal insan tipinin kendisinde müşahhas olduğunu belirtiyor.
Rabbimiz :’Sen mutlaka üstün bir ahlak üzeresin’ (Kalem 4) diyerek onu teyit ediyor. Hiç azarlamayan, hiç ezmeyen, kavga etmeyen, hak yemeyen, daimi mütebessim, daima cömert, daima merhametli, insanların yüzüne baktıklarında kendisinden pozitif enerji aldıkları, huzurla doldukları bir insan. Peygamberimizin evsafı bir çırpıda anlatılamayacak kadar çok güzelliklerle dolu. Fakat biz burada onun örnekliğini insanlarla kurduğu iletişimle verdiği eğitim kapsamında ele almaya çalışıyoruz. Kadınlara eşya muamelesi yapıldığı bir dönemde, Hz. Aişe annemizle olan evliliğinin neticesinde; Onu nasıl bir İslam öğretmeni haline getirdiğini annemizden öğreniyoruz. Bugün İslam fıkhının temelleri Hz Aişe annemizin anlattıklarından oluşur. Çoğu içinde yaşadıkları toplumun zilletine düçar olmuş, içki içen, faiz yiyen, kadın döven, kız çocuklarını gömen çirkin alışkanlıkları olan insanları tedrici bir eğitimle birer numune haline getiren, onun güzel ahlakı ile serdettiği eğitim anlayışıydı. Çöl kültürü ile yetişmiş insanları kadını erkeği ile birer öğretmen haline getirdi. Allah’ın istediği, övdüğü insan tipini oluşturdu. Kadınlara ve çocuklara değer verilmeyen bir dönemde Ümmü Seleme annemizle ile istişare ederek kadınlara özgüven, erkeklere iletişim eğitimi verdi, çocuklarla oynayarak onlarla konuşarak onlara geleceğin insan kulu muamelesi yaptı. Onları önemsediğini gösterdi. Onun her davranışı hikmetle ve eğitim mesajı ile doluydu. Allah’ın istediği Rasulullah’ın, arzuladığı, mükemmel din İslam’ın amaçladığı eğitimli kadın, eğitimli erkek, eğitimli insan olmak dua ve niyazı ile