BAŞYAZI- Allah Bozguncuları Sevmez

BAŞYAZI- Allah Bozguncuları Sevmez

Herkes kendi aklını, örf ve adetlerini, kültürünü, milletini, dinini beğenir. Önemli olan beğendiği şeyleri niçin beğendiği, beğenmediği şeyleri de niçin beğenmediğidir. Akıl, insana bahşedilen en büyük nimettir. Aklın insana faydalı olabilmesi için yaratıcıyla irtibatlı olması gerekir. Yaradanı ile irtibatını koparan akıl, insanın kurtuluşuna vesile olamaz. Nuru söner, hayvanlardaki içgüdüye dönüşür hatta daha aşağısına dönüşür.

Göz kapaklarınızı kapattığınız zaman göremezsiniz. Ağzınızı kapattığınız zaman konuşamazsınız. Kulaklarınızı tıkadığınızda işitemezsiniz. Vahiyle irtibatını koparan akıl da anlayamaz, idrak edemez, hak ile batılı, doğru ile yanlışı birbirinden ayırt edemez. Aklı, aklı örten şeylerden ancak aklı vahyin denetimine vererek kurtarabilirsiniz.

Rabbimiz; “Bunlara, “Yeryüzünde fesat çıkarmayın” denildiğinde, “Biz ancak ıslah edicileriz! derler. İyi bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridir. Fakat farkında değillerdir.” (Bakara/11,12) buyurur.

En büyük bozgunculuk yaradanı inkârdır. İnkârlarını ikame etmeye çalışmalarıdır. İnkâr Allah’ın verdikleri ile Allah’ın mülkünde Allah’a kafa tutmaktır. Bozguncular o kadar ahmak ki bozgunculuklarının bile farkına varamazlar.

“İnsanı nutfeden yarattı. Böyle iken bakarsın ki o, Rabbine açık bir hasım kesilmiştir.” (Nahl/4)

Sapkın arzularını tatmin için nesli bozmak gibi en sapkın fiili işleyen kavmini uyaran Lut aleyhisselama karşı kavminin cevabına bakar mısınız; “Lut’un ailesini memleketinizden çıkarın. Çünkü onlar temiz kalmak isteyen insanlarmış.(!)” (Neml/56)

Temizlerle ve temiz kalmak isteyenlerle dün olduğu gibi bugün de alay edilmekte maalesef. Ama bunların akıbetleri çok perişandır.

“İnkâr eden ve insanları Allah’ın yolundan alıkoyanların, yapmakta oldukları bozgunculuklarına karşılık azaplarının üstüne azap ekleriz.” (Nahl/88)

Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz “doymak bilmeyen nefisten” Allah’a sığınmıştır.

Rabbimiz canlılar için yeryüzünü saymakla bitmeyen nimetlerle donatmıştır. Fakat doymak bilmeyen nefis sahipleri bu nimetleri gasbederek çoğu zaman canlıları açlığa ve yoksulluğa mahkûm etmişlerdir. Zulmetmişler, haksızlık etmişlerdir. İsraf, bozgunculuktur. İnsanların mallarını gasbetmek bozgunculuktur. Gıdaları yok ederek gıda ürünlerini pahalandırmak bozgunculuktur.

“Allah’ın rızkından yiyin, için. Yalnız yeryüzünde bozgunculuk yaparak fesat çıkarmayın” demiştik. (Bakara/60)

Daha çok kazanmak hırsı ile tohumlarla oynamak bozgunculuktur. Sağlıksız gıdalar üretmek bozgunculuktur. Gıdaları bozarak, ahlakı bozarak, nesli ifsat etmek, yok etmek bozgunculuktur. İnsanları aldatmak bozgunculuktur.

“O, ayrılınca yeryüzünde bozgunculuk yapmaya, ekin ve nesli yok etmeye çalışır. Allah ise bozgunculuğu sevmez.” (Bakara/205)

Öldüren de dirilten de âlemlerin Rabbi olan Allah’ımızdır. Ölüden diriyi, diriden de ölüyü çıkarır. Bununla birlikte biz aciz kullarına öldürmeye değil diriltmeye memur olmamızı emretmektedir. Diriltmek inşa ve ihyadır, öldürmek ise imhadır. Masum insanları haksız yere öldürmek zulümdür, bozgunculuktur. Terör ve anarşi en büyük bozgunculuklardandır.

“Kim, bir insanı, bir can karşılığı veya yeryüzünde bir bozgunculuk çıkarmak karşılığı olmaksızın öldürürse, o sanki bütün insanları öldürmüştür. Her kim de birini (hayatını kurtararak) yaşatırsa, sanki bütün insanları yaşatmıştır…” (Maide/32)

İhyanın mükâfatının büyüklüğü kadar, imhanın bozgunculuğun cezası da büyüktür.

“Allah ve Resulüne savaş açanların ve yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya çalışanların cezası; ancak öldürülmeleri yahut asılmaları veya ellerinin ve ayaklarının çaprazlama kesilmesi yahut o yerden sürülmeleridir. Bu cezalar onlar için dünyadaki bir rezilliktir. Ahirette de onlara büyük bir azap vardır.” (Maide/33)

Rabbimiz ateşleri söndürdüğü halde dünyanın hali bu ise bir de söndürmemiş olsaydı halimiz nice olurdu kim bilir. “Her ne zaman savaş için bir ateş yakmışlarsa, Allah onu söndürmüştür. Onlar yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya çalışırlar. Allah bozguncuları sevmez” (Maide/64)

Bozgunculuktan da bozguncuların şerrinden de Rahman ve Rahim olan, âlemlerin Rabbi olan Allah’ımıza sığınırız. “Düzene sokulduktan sonra yeryüzünde bozgunculuk çıkarmayın. Allah’a korkarak ve umarak dua edin. Şüphesiz Allah’ın rahmeti iyilik edenlere çok yakındır.” (A’raf/56)

İnsan hiçliğini anlamadan hiçbir şey olamaz, hiçbir işe yaramaz. Hiçlik kazanında pişmeyenler muhakkak bir yerde arıza çıkarırlar. Her şeyi kendinden menkul zannederler. Bazı kabiliyetlerin varsa bazı başarıların varsa bunları sana bahşedene şükret. Kimse güzel hasletleri kendinden menkul saymasın, bütün güzellikler göklerin ve yerin hükümranı, mutlak hâkimiyet sahibi olan Allah’ımızındır. Buluşlar, uçaklar, hızlı trenler, villalar, gökdelenler yapıyorsanız bunların Allah’ın nimeti olduğunu unutmayın.

“Hatırlayın ki Allah, Ad kavminden sonra, sizi onların yerine getirdi ve sizi yeryüzünde yerleştirdi. Yerin ovalarında köşkler kuruyor, dağları oyup evler yapıyorsunuz. Artık Allah’ın nimetlerini anın da yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın.” (A’raf/74)

Yönetenler de yönetilenler de bozgunculuktan ve bozgunculuğa sebep olan davranışlardan kaçınmalıdır. Peygamberler bile ikiyüzlü insanlarla yaşamak zorunda kalmışlardır. Münafıklık da en büyük bozgunculuklardandır. Rabbimiz, müminleri her türlü münafığa karşı uyarmıştır.

“Musa, kardeşi Harun’a, “Kavmim arasında benim yerime geç ve yapıcı ol. Sakın bozguncuların yoluna uyma” dedi.” (A’raf/142)

Hayatın her alanında bozguncular fitne ve fesat çıkararak düzeni bozmak isterler. Bunların uyarılmaları gerekir. Ferdi, ailevi ve toplumsal hayatımızda bozgunculuğa sebep olan tüm davranışları Rabbimiz yasaklamıştır. Dedikodu, yalan, iftira gıybet, laf taşımak, haset, fitne ve fesat gibi davranışlardır. Bu gibi davranışlar, aile başta olmak üzere akraba, komşu, dost ve arkadaşların arasının bozulmasına sebep olur. Bu gibi davranışlardan kaçınmalı, bunlara teşebbüs edenleri de uyarmalıdır.

“Eğer onlar sizin içinizde sefere çıksalardı, size bozgunculuktan başka katkıları olmayacak ve sizi fitneye düşürmek için aranızda koşuşturacaklardı. Aranızda onları dinleyecek kişiler de vardı. Allah, zalimleri hakkıyla bilendir.” (Tevbe/47)

“And olsun, bunlar daha önce de fitne çıkarmak istemişler ve sana karşı türlü türlü işler çevirmişlerdi.” (Tevbe/48)

Ölçü ve tartı da hile de büyük bozgunculuklardandır. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz; “Bizi aldatan bizden değildir.” buyurmuştur.

“İnsanların mallarını ve haklarını eksiltmeyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın.” (Şuara/183)

“Ey kavmim! Ölçüyü ve tartıyı adaletle tam yapın. İnsanların eşyalarını eksiltmeyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın.” (Hud/85)

Müslüman toplumlar hayatın her alanında asla ve asla bozgunculara fırsat vermemelidir. Bunlara öyle tepkiler verilmelidir ki bozgunculuk yapmaya cesaret edemesinler.

“Sizden önceki nesillerden aklı başında kimseler yeryüzünde bozgunculuk yapmaktan alıkoysalardı ya! Ancak içlerinden kendilerini kurtardığımız pek az kimse bunu yapmıştır. Zulmedenler ise içinde şımartıldıkları refahın ardına düştüler ve günahkâr kimseler oldular.” (Hud/116)

Kâfirleri, münafıkları, fasıkları, hainleri anladık da bazı müslümanlar niçin bozgunculuğa meyleder de ferdi ailevi ve toplumsal düzenin bozulmasına, hele de Allah davasının aksamasına vesile olabilirler?

“Allah’ın sana iyilik yaptığı gibi sen de iyilik yap ve yeryüzünde bozgunculuk isteme. Çünkü Allah, bozguncuları sevmez.” (Kasa/77)

Allah ve Resulüne itaatsizlik bozgunculuktur. Sizden olan emir sahiplerine itaatsizlik bozgunculuktur. Allah’a isyan konusunda emir sahiplerine itaat de bozgunculuktur.

“Yeryüzünde ıslaha çalışmayıp fesat çıkaran, haddi aşmışların emrine itaat etmeyin.” (Şuara/151,152)

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.