Aslını İnkâr Edenin Nesli Nankör Olur

Atalarını örnek almayanın,
Geçmişini düşünüp dalmayanın,
Ölüsüne saygısı olmayanın,
Dirisinden hayır gelir mi sandın?
Yusuf TUNA
Tarihini bilmeyen, değerlerine sevgiyle ve saygıyla bağlı olmayan bir millet, kökleriyle toprağa bağlı olmayan bir ağaç gibi en ufak rüzgârda yıkılıp gider. Bizler de tarihimizi doğru bir şekilde öğrenmeli ve ona sahip çıkmalıyız.
Kişinin aslı, atası, gelenek ve görenekleri ona ve ondan sonrakilere bırakılmış en kıymetli hazine, yadigârdır. Aslını beğenmeyerek saklayanlar, reddedenler veya bahsini bile açmayanların dünyada bıraktığı nesiller de aslını bilemez, başka kimselere özenerek veya benzeyerek yaşarlar. Şu an Avrupalılaşmadan bahseden yeni nesil gençlerimiz ve aileleri buna en büyük örnektir.
Necip Fazıl KISAKÜREK “Şimdi Fatih kalksa mezarından, ne ben onu tanırım ne o beni tanır. Ama İstanbul’u Bizanslılar almış deyip bir daha savaşır.” diyerek geçmişinden ne kadar uzaklaşmış bir millet olduğumuzu ne güzel ifade etmiştir.
Tüm dünyaya örnek olmuş bir ecdadın torunları bugün maalesef içki, kumar, uyuşturucu, kapkaç kıskacında can çekişiyor. Altın nesilden teneke nesle…
Böyle bir neslin evlatlarının bugün içine düştükleri hal, gerçekten yürekleri dağlayacak bir hale gelmiştir. Oysa bizim, yediden yetmişe ecdadımızdan alacağımız ne güzel örneklerimiz vardı. Osmanlı’da nezaket, zarafet, incelik, edep her işin başıydı. İnsanların sözü kesilmez, işaret edilmez, gizli konuşmalar hoş karşılanmazdı. Osmanlı’da canlı cansız her şeyin bir hatırı vardı. Osmanlı Allah’ı görüyor gibi yaşamaya çalışırdı. Allah’ın huzurunda nasıl hareket edilmesi gerekiyorsa öyle hareket etmek isterlerdi. Daha saymakla bitiremeyeceğimiz nice inceliklerini, edebini örnek aldığımız geçmişimize sahip çıkmalı, onlara saldırarak ihanet edenlere her yerde gereken karşılığı vermeliyiz ki;
“Bir zamanlar biz de millet, hem nasıl milletmişiz: / Gelmişiz dünyaya milliyet nedir öğretmişiz! / Zannetme ki ecdadın asırlarca uyurdu, / Nerden bulacaktın o zaman eldeki yurdu!”
“Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem; / Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem. / Biri ecdadıma saldırdı mı, hatta boğarım! / -Boğamazsın ki! -Hiç olmazsa yanımdan kovarım.” diyen Mehmed Akif Ersoy’un vefasının bir parçası da bizde olursa, nankör bir nesil olmaktan kurtulabiliriz.
Allah’ım bizlere sana layık kul, Peygamber Efendimize layık ümmet, ecdadımıza da layık bir millet olmayı nasip et.