Ah Şu Zibidiler

Bilim adamlığı ile dervişliği bir kap içinde eritmiş, Türkiye’nin ilk Atom Mühendisi merhum Prof. Dr. Ahmet Yüksel Özemre; Yunus gönüllü, daima rahmetle anılacak örnek insanlarımızdan birisidir.
Şu güzel ülkemizde ve inanç coğrafyamızda yaşanan acı olayları gördükçe, Özemre hocamızın ‘Vahye Göre Akıl’ isimli kitabında tarif ettiği “ZİBİDİLER” geliyor insanın aklına. Toplumun her kesiminde bulunan zibidileri bakalım nasıl tarif etmiş:
“Davranışları ve takındığı tavır yüzünden kendisini küçük düşürdüğünü anlamayacak kadar idrâk ve görgü yoksunu kimseye zibidi denir.”
Hazımsız olan zibidiler her toplumda marazi bir grup oluşturdukları gibi, aynı zamanda kendilerine hayran olmaları bütün zibidilerin ortak özelliğidir.
Aydın zibidisi: Başka milletin mânevî değerlerine sarılıp avukatlığını yaparsa üstün insan olacağını vehmeden anarşist bir cibilliyetsizdir.
İdeoloji zibidisi: Saplantılarını herkese kabul ettirmeye çalışan bir delidir.
Hukuk zibidisi: Adalet kavramından yoksun olan ve hukuku belirli bir zümrenin âdil olmayan emellerine hizmet için kullanan aşağılık bir uşaktır.
Eğitim zibidisi: 3. sınıf çocuklarına 6. sınıf müfredatı yüklü ders okutarak yılın öğretmeni seçilmesini düşleyen bir bozguncudur.
Özgürlük zibidisi: Özgürlükleri yalnızca kendisine yontup başkalarının özgürlüklerine zincir vurmak isteyen bir faşisttir.
Kemalizm zibidisi: Bu ülkenin insanlarını bölüp nifak tohumları eken ve bunu da Atatürk’ün adına yapmakta olduğunu ilân eden ve bütün bunlardan maddî menfaat sağlayabilen Türkiye’ye has, becerikli bir bozguncudur.
İnternet zibidisi: “yahoo.com”, “hotmail.com” vb. yerlerden edindiği bir elektronik posta adresi aracılığıyla ve sahte bir ismin arkasına saklanarak birilerine kuduz köpekler gibi saldırma şehvetini tatmin eden bir sapıktır.
Medya patronluğu zibidisi: 11 ay porno resim ve yazı bastıktan sonra Ramazan köşesi yaparak bir ayda Müslümanları kafese koyacağına inanan akıl ve ahlâk fukarâsı bir fırsatçıdır.
Ekran zibidisi: Dedikoduyu sohbet, sunîliği kibarlık, cıvıklığı lâtife, yılışıklığı samimiyet, fuhşiyâtı sanat, teşhirciliği çağdaşlık, halkın edebine ve mukaddesatına saldırmayı ilericilik, itliği de cesâret zanneden ve öyle göstermek isteyen ibâhacıdır.
Sanat(!) zibidisi: Ses, nefes, üslûb, diksiyon ve edeb yoksunluğunu gustosuz panayır elbiseleriyle unutturabileceğini sanan bir zavallıdır.
Bankacılık zibidisi: Sâhibi bulunduğu bankanın fonlarını hortumlayıp yurt dışına kaçırdıktan sonra yüzsüzce elini kolunu sallaya sallaya dolaşan bir haramzadedir.
Sanâyi zibidisi: Modası geçmiş, kalitesiz ve rizikolu ürünleri halka gagalayan, yaptığı yolsuzlukların üstüne gidilemeyen, derin devlet tarafından korunan asalak bir haramzadedir.
Sendikacılık zibidisi: Elinin altındaki sendikanın mâli kaynakları sâyesinde kısa sürede müreffeh bir hayata kavuşan, zaman zaman bürokrasi ve hükümet ile gizlice anlaşıp sendikayı satan, bazen de bunlara şantaj yapan ama gönlünde hep bakan olma hayali yatan bir sülüktür.
Dernek zibidisi: Bir derneğe onun gâyesine hizmet için değil de her ne bahasına olursa olsun o derneği ele geçirip çıkar sağlamak üzere giren bir bozguncudur.
Bürokrasi zibidisi: Hangi mertebeden memur olursa olsun, hizmetkârların hizmetkârı olması gerekirken her işi yokuşa sürmekten marazî zevk alan tembel bir psikopattır.
Din zibidisi: Her şeyi bid’at; herkesi mezhebsiz, kendisini cennetlik gören âciz, tahammülsüz bir meczuptur.
Şeyhlik zibidisi: Kendisinde tecelli etmiş(!) ‘Hikmet’ten ötürü şer’i sorumluluklardan berî olduğunu vehmeden bir sapıktır.
Avâmî (halk) zibidisi: Hakkını aramasını bilmeyen ve başına gelen bütün sıkıntıların hep devletin kusuru olduğunu zanneden, kendisini ise sütten çıkmış kaşık gibi gören bir enâyidir.
Apartman zibidisi: Kendisinin ‘Kat Mülkiyeti Kanunu’na tabi olmadığını kabul ettirmeye çabalayan bir arsızdır.
Talkman ya da talkwoman zibidisi: Varoşlardan gelip de yırtıklığını, şirretliğini, edebsizliğini, görgüsüzlüğünü ve cehâletini kendisi gibilerini güldürebilmek üzere kullanan ağzı bozuk bir maskaradır.
En amansız zibidi, ilim zibidisidir.
Evet, A. Yüksel Özemre hoca; “maskara, arsız, enâyi, sapık, meczup, psikopat, bozguncu, sülük, haramzade, zavallı, fırsatçı, faşist, uşak, deli, cibilliyetsiz” etiketlerini tarif ettiği zibidiler için gayet isabetli ve yerli yerinde kullanmıştır.
Mü’min, müdekkik olmalı. Bu asil milletin “İstiklâline-İstikbâline-Vatanına-Bayrağına-Huzuruna-Birliğine-Kareşliğine-Mukaddesatına” tuzak kuran, yukarıda belirtilen zibidilerin dışında kalmış nerede ne kadar turfanda veya kaşarlanmış zibidi ve züppe varsa teşhis edip, barkotlu etiketlerini yapıştırmalıdır.
Bilhassa şu politik pelerinli terörist zibidiler ve züppeler yok mu?