KAPAK- 1 Mayıs Münasebetiyle İşçi – İşveren İlişkisi

KAPAK- 1 Mayıs Münasebetiyle İşçi – İşveren İlişkisi

1 Mayıs’ın bize hatırlattıkları ya da 1 Mayıs söz konusu olduğunda hatırlamamız gerekenler nelerdir ve meseleye nasıl bakmamız gerekir? Bu soru, görüş ve fikirlere göre farklı farklı cevaplanabilir. 1 Mayıs günümüzde işçi bayramı olarak kutlanmaktadır. Meseleye Müslümanca düşünce üzerinden bakmak ve değerlendirmek gerekir. Her şeyden önce bir iş akdinde iki taraf söz konusudur; işçi ve işveren. Aralarında doğan hukuk ise iş sözleşmesidir. Biri çalışacak diğeri de bu çalışmanın karşılığında ücret ödeyecektir.

Bu durumda meseleyi her iki taraf için de ele almak gerekir. İşveren nazarı ile bakacak olursak; işveren, işçisinin çalışkan, dürüst, işini iyi yapan biri olmasını ister. Bu da en temel beklentidir. Beklentilerinde ne kadar haklı ise de, işverenin sorumluluğu bir o kadar da çoktur. İş yerinde iş güvenliğini sağlamalı, sağlık açısından ve hayati tehlike olabilecek tüm hususlar nazar-ı dikkate alınarak, önlemler en baştan sağlanmalıdır. İşçi sağlığı ve iş güvenliği en başta gelen sorumluluklardandır. Daha sonra ise işçinin alın teri kurumadan iş sözleşmesinde belirlenen ücreti zamanında ve tam ödemekle mükelleftir. Ücretin eksik ödenmesi ya da geç ödenmesi kul hakkının ihlalidir.

İşçi işe başlamadan önce, işveren yapılacak işin tanımını tam yapmalı ve işçinin görevini tam olarak bilmesini sağlamalıdır. Yani yapılacak iş önceden bilinmeli ve kapsamı tanımlanmış olmalıdır. Çalışacağı yer, iş türü, zaman gibi hususlar tam olarak bilinmelidir. Ofis ortamında çalışmak için anlaşılan bir iş akdinde ofiste çalıştıktan sonra kalan zamanda bağ evinde ya da arazide ya da bir başka yerde işçiyi çalıştırmak onun her türlü iş gücünden faydalanmaya çalışmak kul hakkının ihlalidir. Bu gibi hususlarda ek ücret ödenmeli mutlaka helallik alınmalıdır. “Para veriyorum o halde her işimi yapmakla görevli” gözüyle bakmamalı, hak ihlalinden sakınmalıdır.

İşçi nazarı ile bakacak olursak; işçi ücret karşılığında işi yapmayı kabul etmiştir. Sonradan işi hakkında ileri geri konuşmamalıdır. İş yeri sırlarına sahip çıkmalıdır. Yapacağı işi eksiksiz ve tam yapmalıdır. En önemli hususlardan biri de yapılan işi güzel yapmaktır. Allah güzeldir. Güzel iş yapanı da sever. Sözleşilen ücret dışında fazla para talep etmekten, işvereni zor durumda bırakacak taleplerden kaçınmalıdır. Aldığı ücret kazancı olduğundan, evine götürdüğü rızkın helalinden olmasına özen göstermeli ve bu hassasiyeti hiç terk etmemelidir. İş akdinin sonlanması halinde ise işverenin ortağı gibi hareket edip hak ihlali olacak şekilde tazminat talep etmemelidir. Hakkaniyet her iki taraf için de en önemli hakem olmalıdır.

Gerek işveren ve gerekse de işçi için dikkate alınması gereken husus emanet duygusudur. Kul hakkına riayettir. Mesele anı kurtarmak değil helal dairesinde kalabilmek ve ahireti kazanmaktır.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.