Açık Çığlık; Gençler Ne Olur Çalışın!

Yaşadığımız meta üzerinde her zamankinden daha hızlı bir şekilde haberlere ulaşıyor ve değerlendirme yapabiliyoruz. Bilgiye ulaşma yollarının bu kadar çok ve fazla olduğu bir dönem daha görülmemiştir.

Gecenin derinliğinde, havanın serinliğinde, sessizlikte ve gürültü de istediğiniz birçok noktada hem ilme, hem de habere ulaşabiliyoruz.

Ulaşan Ya Da Ulaştığımız Haberler

Elimizdeki çok fonksiyonlu aletler bize çoğu zaman koyu karanlık haberler verirken az da olsa beyaz ışık yolladığı da oluyor. Suya hasret, sıcaktan yanarak ölenleri daha çok görüyoruz son dönemlerde. Dünyanın farklı bir bölgesinde de suyun çokluğunda boğulan halklara şahit oluyoruz.

Çokluktan (zenginlikten şımarıp) haddi aşarak isyan da zirve olanları da okuyoruz; yokluktan, çaresizlikten olmayacak işleri yapanları da görüyoruz.

Sokaklarda koşarak oyun oynaması gereken yavrularımızın korkularını gözlerindeki ekrandan net bir şekilde görüyor, oyun sevinçleri yerine savaştan dolayı yaşam çığlıkları atanlara da şahit oluyoruz.

Allah var ama bize karışmaz diyen beyni rahatsız aklı kötüye kullananlar da çoğaldı. Dünya da yaşanan her zulmü Allah’a isyan (İlah varsa niye müdahale etmiyor diyerek) ederek böğüren kalabalıklar da oluştu. Hem de kendi içimizden.

Eee, Ne Yapalım Yani? (!) 

Genç kardeşim,

• Her zamankinden daha çok muhtacız senin emeklerine.
• Akıl ve zekânı şimdi daha çok ve verimli kullanmak zorundasın.
• Asrın Mus’ab’ı, Abdullah’ı, Selman’ı olma ve geç kalmama zamanı şimdi.
• İnsanlık tarihi hep senin kahramanlık öykülerinle dolu.  Kalk ve yaşa.  Bir daha yazsın senin başarılarını dünya.  
• Yaşlısı, genci, kadını, erkeği, Müslümanı, Kâfiri, mazlumu, zalimi dört gözle bekliyor senden uzanacak eli.
• Dik duramıyor insanlık, eğildi belki de kırıldı beli.
• Dünya hızla sonuna doğru koşarken, dünyadan daha hızlı sonuna koşanlar da var.
• Hastalıklar her geçen gün daha da çeşitleniyor. Doktoru olmalısın insanlığın.   
• Bilim-teknik, ilim ve kültür çalışmaları da deva olmuyor dertlerimize…
• Çare sensin delikanlım çare sen.
• Kalk ayağa! Bekleme, ayağa kalkması gereken gözü açık, gönlü kapalı yürüyen uykucuları.
• Yeni işler peşinde koşmana gerek yok yiğidim.  Rehberin var, önderin var. Koş seni bekliyorlar… Durma koş.
• Tut elinden kafası kimyasallarla bozulmuş gençlerin.
• Kısa metrajlı mutluluk zannettiği duygulara gençliğini satan kızlarım var, koş Ayşe kızım, koş Fatma kızım, Sümeyyelerimiz, Sümeyralarımız ölmeden tutun kollarından.
• Uçurumlar eskisi kadar uzak değil yavrum.  Zaman nöbet tutma zamanı. Kimse düşmesin diye.
• Çok mu iş yükledik sana aslanım?
• Yaparsın, yaparsın… Yapmalısın.

Şimdi durma zamanı değil. Hani her üründe indirimi takip eden gençler var ya onlara da haber et. “İnsanlar – insanlık ölüyor, bugün değilse ne zaman.” de!

Korkma!

Üzülme!

Ağlama!

Bunları herkes yapıyor.

Sen başkasın adamım. (Adamlık cinsiyet işi değildir.)

Sen yeni bir Medine peşinde koş, adı Yesrib olan.