Bir Dost… Bir Kitap…

İlkadım dergimizin, daha önceki iki sayısında; “Bir Güzel İnsan-Ali İhsan Tola” diye iki yazı yazmıştım…
Bu güzel insan; Isparta’nın Senirkent ilçesinden!. Bedîüzzaman Said-i Nursî’nin, maddi ve manevî ilimlerle mücehhez, nev-i şahsına münhasır sâdık bir talebesi…
82 yıllık çileli, fakat bir o kadar da bereketli bir ömür!.. Her tarafına uhrevîlik sinmiş, mütevazı küçücük odasında, karyolasını bir kürsü gibi kullanarak yaptığı huzur sohbetleriyle, her gün yüzlerce insanın derdini dinleyerek, onlara nebatat, madeniyat ve ledünniyat ilimlerinin sırlarına vakıf olarak maddi ve mânevî şifalar dağıtmıştır!..
13 Mayıs 2009 Yılında vefat eden bu güzel insanın hayatı, Muhterem İhsan Atasoy Beyefendi’nin kaleminden; “Bediüzzaman’ın Lokman Hekim Ruhlu Talebesi-Ali İhsan Tola” diye kitap olarak çıktı!..
Sağ olsunlar, imzalayarak gönderme nezaketinde bulunmuşlar…Teşekkür ediyor, daha böyle nice güzel eserler vermesini Mevlâ’dan niyaz ediyorum!.. Büyük bir zevkle okudum..
Şunu itiraf etmek durumundayım ki; Allah Dostları, hayattayken yeterince anlaşılamıyor…Hatta en yakınları tarafından bile!.
“Okumaya ihtiyacım var” diyen kardeşlerin bu eseri de okumalarını arzularım. Okuduklarına pişman olmayacaklar!.
İşte bu güzel eserde; O güzel insanın, sizlerle paylaşmak istediğim, maddî ve mânevî dertlerimize şifa olacak reçetesinden söz ilaçları:
EUZÜ-BESMELE
*Besmele ve yedi Fatiha-i Şerife, bütün hastalıklar için şifaya vesiledir.
*Besmele, cifrî hesabı miktarı (786) çekildiğinde her ne istenirse yerine getirileceğine kefil olabilirim.
*Bismillahirrahmanirrahim, ilâhî bir şifredir. Allah ,“acz”, Rahman “fakr”, Rahim “şefkat”in anahtarıdır.
*19 euzü çekilirse kayıp bulunur.
KADER
*Kader programına tabi olan başka program yapmaz.
*Rüya-yı sadıka, kaderin gözle görülmesidir.
*Programa müdahalenin en büyük zararı insanın kendinedir.
*Allah insanı nice cihazlarla donatarak bu dünyaya gönderiyor. Fakat insanların büyük çoğunluğu, bu cihazların kapağını bile açmadan ölüyor ve iade ediyorlar..
AHLÂK
*Kul, hakkını helâl edince daha çok mağfiret olunur. Affeden affa uğrar.
*Biri yanınızda gıybet ediyorsa, “Ben oruçluyum” deyin. “Kendisi burada yok, ben onu müdafaaya mecburum. Bunu kendisine söylesen daha iyi olur, anlaşırsınız” deyin. Biri sana gelip “Ona söyleme, o şöyle böyle biri” dese, siz “Hemen ona söylemeye gidiyorum” deyip gıybeti önleyin.
*İkramda israf olmaz. Bir taama uzanan el ne kadar çok olursa, onun bereketi o kadar fazla olur.
*Feraset kâfirde bile olsa Müslim sıfatıdır.
*Dünya hırsına sahip âlimle, ilimden yoksun sofinin çıkardığı fitneyi şeytan bile çıkaramaz.
*Canınız sıkıldığı, içiniz bunaldığı zaman en sevmediğiniz akrabanıza gidin.
*Bir insanda yeis olursa, rahmeti görmüyor demektir.
*Eğer insanda kibir var ise, Allah’ın verdiği istidatları kendinden kabul ediyor demektir.
*Bize verilen letaiflerin ambalajını açmadan gidiyoruz. Letaifler açılmalıdır.
*Harama bakmak gözü kör eder, hafızayı yok eder..
İLİM
*İlim cennet sofralarından bir sofradır. Herkes kabiliyetine göre o sofradan istifade eder.
*Allah kendi ilminden sana bir mesele öğretmişse onu faş etme. Faş edersen sana bir daha göstermez. Sana bir hazinenin anahtarını vermişse, başkasına söylemeden muhafaza et. Bereket olabilir, kimseye söyleme.
*Mürekkep cahillerini kendi haline bırakmak gerekir. Onlarla uğraşmamak lazımdır. İnsan onlarla uğraşmadığından dolayı sorumlu olmaz. Onların hesabı bizi ilgilendirmez. Zamanı gelince hesaplarını soran bulunur.
MANEVÎ ŞİFA
*Dışarıdan gelen vesveselere 11 Felâk okunmalı, nefisten gelen vesveselere 11 Nas okunmalı.
*Cimriliğe karşı 11 defa Maun Suresi okunmalı.
*Şirke karşı 11 defa Kâfirun Suresi oknmalı.
*11 sayısı esma-i ilahiyeye merdivendir.
*Fatiha’da “Hayy” sırrı var. Okunduğunda akım değişiyor.
MADDİ ŞİFA
*Hadis’e dayanmayan hiçbir şey tavsiye etmedim. Allah indinde mesûl değilim. Resulullah’la istişaresiz hiçbir ilaç vermedim.
*Kuyruk yağı romatizma, bel ve boyun ağrılarına iyi gelir.
*Kemik erimesine karşı kuyruk haşlanıp aç karnına yenmeli, belden alt kısmına tırnaklara kadar sürülmeli.
*Suyun bulunduğu yerde hangi maden varsa, o maden suya geçer ve insan o suyu içtiğinde ona tesir eder.
*Kâinatta ne kadar alet varsa insanda nümunesi vardır. İnsan kâinat kadar frekansa, anahtara sahiptir.
*Bitkilerin şeklinden aldığı şifreyi çözmek hikmetü’l eşyadır.
*Yaylada otlamış koyunun kuyruk kısmı haşlanıp yılda bir defa aç karnına yenmeli. O noksanlaştı mı kireçlenme başlar.
*Saf zeytinyağı ve kantaron, iç ve dış kanamaları önler. Hücreleri yeniler, sinir uçlarını tamir eder. Kantaron yağı, kanser ağrısını yok eder.
*İnsan öldükten sonra cesedinden “acbüzzeneb” kalır. Ateşte yanmaz, asitte erimez.
Bahse konu kitabı okuyanlar, benim burada zikretmeye fırsat bulamadığım bir insan-ı kamil’in çileli hayatında nice fazilet tabloları görecek, nice sır ve güzelliklere vakıf olacaklardır..
İnsanlık için, ümmet için, ömrünü hizmete adayıp ahirete göç etmiş bütün sâlihler ve sâdıkların ruhlarına bir kez daha rahmet dileklerimizle…