KAPAK – Namaz Bizi Kılarsa / Muhammed Yasir

أأَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطاَنِ الرَّجِيمِ بِسْــــــمِ ﷲِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيم اَلْحَمْدُ ِللهِ رَبِّ العَالَمِينَ وَ الصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلَى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ وَ ﺁلِهِ وَ صَحْبِهِ اَجْمَعِينْ

“(Ey Muhammed!) Kitaptan sana vahyolunanı oku, namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz, insanı hayasızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Allah’ı anmak (olan namaz) elbette en büyük ibadettir. Allah, yaptıklarınızı biliyor.”(Ankebut, 29/45)

“Nice oruç tutanlar var ki, aç kalmaktan başka bir kazançları yoktur. Ve yine nice namaz kılanlar var ki, yorgunluktan başka namazından elde ettiği bir şey yoktur.” (İbn Mace, Sıyam, 21)

Bizi kılmayan namaz, bizim ona değil de sanki onun bize ihtiyacı varmış muamelesi yaptığımız namaz, biz kıldığımızda oldu zannettiğimiz ama onun bizi kılmasına madde ve mana anlamında müsaade etmediğimiz namaz.

Namazın Şartlarına İnsanı Mümin Kılan Bir Bakış

İftitah tekbiri

Başlangıcı hakikat sonuyla mühürlemektir bir manada, namaza başlangıç şuur ve farkındalık bilincidir, bütün eksikliğime ve bütün noksanlığıma rağmen senin huzurundayım ve beni senden alıkoyan her şeyi geriye attım geldim demektir, şayet namaz bu manada bizi kılmış olsaydı besmele ve selamla giremediğimiz yerler bu kadar çok olmazdı, mesela faiz yuvaları bankalar gibi.

Kıyam

Rabbin karşısında bütün eksikliğine rağmen tevazu ile acziyet ve saygı tekrarıdır kıyam, şuurlu bir farkındalık hareketidir, sanki memleketimiz ve kıblegahımız Mekke Kur’an ahkamına göre yönetiliyormuş, özgürmüşüz gibi meydanlarda düşünmeden Kudüs’e özgürlük diye sloganlar atıyoruz.

Namaz bizi kılmış olsaydı, tören ve toplantılarda heykellerin, büstlerin önünde saygı duruşu adı altında kıyamda durmazdık.

Kıraat

Salt manası ile okumak ,okumak da anlamak, anlamlandırmak ve bir idrake tekabül eder, maalesef toplum olarak okuduğu sübhanekenin manasını bilmeyen, çarşılarında türlü kumar oyunlarının oynandığı yerlerin levhalarında, camlarında kıraathane yazan ve okuma oranlarının bu durumda olduğu bir toplumda bu haldeysek namaz bizi kılmamış demektir.

Rüku

Ya rabbi hiçbir yaratılmışa şu boynumu eğdirme duasıdır, hatırlarsak ecdat bazı mescitlerin kapılarını ve Selatin camilerin dış avlu giriş kapılarını özellikle küçük yapmışlar ki gelenler eğilerek saygıyla girsinler, beşerin ve beşeri sistemlerin önünde eğilmeden, egemenlik yani hakimiyet kayıtsız, şartsız Allah’ındır diyemiyorsak, demokrasi dinsizliktir diyemiyorsak namaz bizi kılmamış demektir.

Secde

Samimiyet, acziyet ve tek olan ilahı kabul iradesidir, Yüceler yücesi rab ile ayaklarımızı bastığımız yere yüzümüzü, alnımızı koyarak irtibata geçme ameliyesidir, beşeri ve tağuti sistemleri ﻻ ile inkar etmeden yüzümüz ak olmayacaktır, yüzümüzü ak etmeyen bir namaz da bizi kılmış olmayacaktır.

Ka’de-i Ahire

Son oturuş, işte namaz bizi mümin kılarsa sonu olmayan insanın sonsuzluğunu cennet yapar vesselam.

مُتَّكِـ۪ٔينَ ف۪يهَا عَلَى الْاَرَٓائِكِۚ لَا يَرَوْنَ ف۪يهَا شَمْسًا وَلَا زَمْهَر۪يرًاۚ

“O cennette koltuklar üzerine yaslanıp otururlar. Orada ne yakıcı bir güneş sıcağı görürler ne de dondurucu bir kış soğuğu.” (İnsan, 13)