Yeni Nesilleri İnşa Eden Alimlerimiz

Kıymetli İlkadım Kitaplığı okuyucuları! Bu ay da sizlerle İlkadım Kitaplığımızda güzel bir kitap daha inceleyeceğiz. Yeni nesilleri inşa eden Âlimlerimizden bazılarının hayatlarını kendi dillerinden tanıyacağız. Erkam Yayınlarından çıkan ve iki ciltten oluşan Yeni Nesilleri İnşa Eden Âlimlerimiz isimli kitabın sayfaları arasında güzel bir yolculuğa çıkacağız.
YENİ NESİLLERİ İNŞA EDEN ÂLİMLERİMİZ
Kıymetli İlkadım Kitaplığı okuyucuları! Bu ay da sizlerle İlkadım Kitaplığımızda güzel bir kitap daha inceleyeceğiz. Yeni nesilleri inşa eden Âlimlerimizden bazılarının hayatlarını kendi dillerinden tanıyacağız. Erkam Yayınlarından çıkan ve iki ciltten oluşan Yeni Nesilleri İnşa Eden Âlimlerimiz isimli kitabın sayfaları arasında güzel bir yolculuğa çıkacağız.
YENİ NESİLLERİ İNŞA EDEN ÂLİMLERİMİZ
Kıymetli İlkadım Kitaplığı okuyucuları! Bu ay da sizlerle İlkadım Kitaplığımızda güzel bir kitap daha inceleyeceğiz. Yeni nesilleri inşa eden Âlimlerimizden bazılarının hayatlarını kendi dillerinden tanıyacağız. Erkam Yayınlarından çıkan ve iki ciltten oluşan Yeni Nesilleri İnşa Eden Âlimlerimiz isimli kitabın sayfaları arasında güzel bir yolculuğa çıkacağız.
Bu köşede biyografi veya otobiyografi türündeki kitapları daha önce defalarca incelemiştik. Bu tür eserlerin günümüz gençliği ve gelecek nesiller açısından çok önemli olduğunu belirtmiştik. İnceleyeceğimiz eser de hem mülakat hem de otobiyografi türünde hazırlamış bir eser. Altınoluk Dergisinde 1986 yılından itibaren yayınlanmaya başlayan muhterem, âlim, fazıl, salih zatlarla yapılan sohbetler iki ciltten oluşan bir kitap haline getirilmiş. Sohbet yapılan büyüklerimizden birçoğu ahiret âlemine irtihal etmişler. Bir daha onlarla konuşmak imkânı yok. Bu gibi Allah dostlarının çevresinde bulunan kişiler ellerinde kamera, fotoğraf makinesi vb. görsel aletlerle yanında bulundukları kişilerin hayatlarını belge haline getirmeleri gerekiyor. Böyle bir kitap hazırladıkları için Erkam Yayınlarına ve Altınoluk Dergisine teşekkür ediyoruz. Darısı diğer yayınevleri ve İslami dergilerin başına.
Bu kitaplarda kimleri mi tanıyacağız: Hayreddin Karaman hocadan Ahmet Muhtar Büyükçınar hocaya, Abdurrahman Gürses hocadan Halil Gönenç hocaya, Emin Saraç hocadan Nimetullah Yurt hocaya, M.Asım Köksal hocadan Hacı Cemal Öğüt hocaya kadar 32 tane âlim zevatı tanıyacağız.
Abdurrahman Gürses hocamızı tanırken hocamızın okuduğu Kur’an Tilaveti kulağımızda. Biliyoruz ki Kur’an talimine gelen kim olursa olsun reddetmez bizim hocamız. Oradan Nimetullah Yurt hocamıza misafir oluyoruz. İstanbul, Mekke, Medine derken Japonya’ya uçuyoruz hocamızla. Nimetullah hocamızın Japonlar’a İslam’ı nasıl anlattığına şahid oluyor bizler de bir şeyler yapamaz mıyız diye kendimizi muhasebeye alıyoruz. Bizler İslam’ı tam manasıyla temsil ettiğimizde insanların koşarak İslam’a gireceklerini anlıyoruz. Derdi, davası olmalı Müslüman’ın. Ahmet Muhtar Büyükçınar hocamızın hayatına misafir oluyoruz. Sonsuz mutluluk için reçete alıyoruz kendisinden. Bu sene içerisinde Rahmet-i Rahmana uğurladığımız hocamıza tekrar gani gani rahmet diliyoruz Yüce Mevlamızdan. Halil Gönenç hocamızın yanına uğruyoruz. Kendisinden çok kıymetli tavsiyeler alıyoruz. Tasavvufun tevhide davet ettiğini bizlere hatırlattıktan sonra: “Muhlis olacaksın, riyakar olmayacaksın. Zakir olacaksın, gafil olmayacaksın. Zahid olacaksın, haris olmayacaksın. Salihleri seveceksin, buğz etmeyeceksin. Tasavvuf hikâye değildir. Bütün bu mevzular Kur’an ve Sünnettedirler.” tavsiyelerini beynimize perçinliyoruz. Hayreddin Karaman hocamızın kapısını çalıyoruz. İçeri girdiğimizde son devre damgasını vuran ilim ve dava adamı hocamızı yine mütebessim çehresiyle görüyoruz. Bizlere hiç unutamadığı ezan-ı Muhmmedi’nin yeniden Arapça okunduğunda halkın heyecanını anlatıyor. Gözlerimiz doluyor. Hocamızla o günleri tekrar yaşar gibi oluyoruz.
Daha misafir olmamızı bekleyen onlarca İslam âlimi bizleri bekliyor. Ahirete göçenlere rahmet, hayatta olanlara da hayırlı, bereketi bir ömür diliyoruz.