Sünnetullah’a Göre Zafere Giden Yol Nereden Geçer?

Hayat kitabımız Kur’an; çoğu zaman işlediği konuların detayına girmeyen ve temel prensipleri açık bir üslupla ortaya koyan bir yapıya sahiptir. Bu noktada Mü’minin ve Mü’min toplumun uyması gereken temel dinamikleri Kur’an belirler, Rasulullah aleyhisselam ise o temel dinamiklerin hayata nasıl aksettirileceğini bize uygulamalı olarak gösterir. Ve -tabiri caizse- sistem genellikle böyle işler. İşte Kitabımız Kur’an’ın bize öğrettiği en temel prensiplerden birisi de Enfal suresinin 73. ayetinden öğrendiğimize göre Mü’min kitlenin organize hareket etmesi gerektiği prensibidir. Bakın Rabbimiz ne buyuruyor; “Kâfirler birbirlerinin yakını ve yardımcılarıdır. (Eğer siz de) böyle yapmazsanız, ilişkilerinizi böyle kurmazsanız yeryüzünde bir fitne ve büyük bir bozulma olur.”

Ayetin öncesi ve sonrası müminlerin aralarındaki velayet ve birbirlerine destek çıkma meselesinden bahsediyor. 73. Ayet de tam bir köprü görüntüsünde aslında. Ayetin çağrısı çok net… Kâfirler kendi aralarında tam bir organizasyona sahiptirler. Batıl davaları uğrunda birbirlerinin destekçileridirler. Eğer siz de ey Mü’minler, onlar gibi organize olmazsanız, birlikte omuz omuza davanızın destekçileri olmazsanız, kardeşliğinizi davanıza hizmet ettirmeyi başaramaz ve bu noktada aksiyoner bir duruşu gerçekleştiremezseniz yeryüzünde bir fitne baş gösterir ve başı sonu belli olmayan tarifsiz bir fesat vuku bulur, haberiniz olsun!

Ayetin bize kazandırmak istediği ilke çok açık değil mi? Allah Teâlâ; organize olmuş, birlikte iş yapma potansiyelini yakalamış, ahenkli bir tarzda işleyen Mü’min kitle görmek istiyor yeryüzünde… Bunun sağlanamaması durumunda ise yeryüzündeki ahengin bozulacağını, yerini büyük bir fesat ortamına terk edeceğini çok net bir ifade ile haber veriyor. Tercihi siz yapın diyor sanki Rabbimiz. Ya organize olmuş bir ümmet yapısı ya da fitne ve fesat yumağına dönmüş bir yeryüzü…

Enfal suresinin bu ayetinden Allah’ın kulları için koyduğu kanunlar anlamına gelen sünnetullaha dair de çok önemli bir ilke yakalamış oluyoruz ki o ilke şudur. “Organize olmamış hak, organize olmuş batıl karşısında kaybetmeye mahkûmdur.” Dolayısıyla yazımızın başlığında sorduğumuz soruya geri dönecek olursak Enfal 73. ayetten elde ettiğimiz çıkarıma dayanarak sünnetullaha göre zafere giden yol organize olmaktan geçmektedir diyebiliriz.

Evet, Rabbimiz zahiri sebeplere sarılmamızı istiyor bizlerden, elimizden geleni sonuna kadar ortaya koymamızı bekliyor ve ondan sonra görünmez ordularını göndereceğini vadediyor… Organize olmayan, zamanın şartları neyi gerektiriyorsa ona göre bir eylem planı geliştirmeyen, günü kurtarmaya dönük olarak hareket edenlere bir zafer vaadi yoktur Rabbimizin… Zira zafere giden yollar ciddiyetle organize olmaktan geçiyor, sadece bugünü değil sonraki nesilleri dahi hesaba katacak bir planlamadan geçiyor ve sonuç olarak bugün biz batıl karşısında organize olmamanın/olamamanın bedelini çok ağır bir şekilde ödemekteyiz…

Üzülerek ifade edeyim ki; Siyonistler bugün geldikleri vahşi noktayı belki de bundan yüz elli sene önceki çalışmalarına ve dedelerinden devraldıkları ciddi çalışma anlayışına borçlular. Biz ise maalesef iki asrı aşkın bir zamandır bu ciddiyetten uzak bir görüntü ortaya koyuyoruz. Ne zaman ki o ciddiyeti yakalarız ve sonraki nesilleri de içine alacak şekilde bir hareket planı geliştiririz işte o zaman sünnetullah bizim lehimize işlemeye başlar ve Allah’ın izniyle zafere giden yollar bize açılır…

Rabbimizden dağınıklığımızı toparlamasını, kaybettiğimiz izzet ve heybetimize bizi yeniden kavuşturmasını ve zalimlerin yerle yeksan olmasına bizleri memur kılmasını niyaz ederiz… Sözlerimizin sonu Âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamd olsun…