Nefsin Modifiyeli Hali: Algoritma

Nefsin Modifiyeli Hali: Algoritma

Peki, algoritmalar nasıl çalışıyor? Asıl mesele şu, Algoritmaların işleyiş biçimi ile nefsin tatmin mekanizmaları arasında şaşırtıcı derecede benzerlik var. Sosyal medya, aslında nefsin modifiyeli hali. Hem teknolojik hem manevi bir perspektiften bakalım.

İnsanoğlunun en kadim imtihanlarından biri, kendi nefsiyle mücadelesidir. Ancak modern çağda bu mücadele, artık dijital bir sahaya taşınmış durumda: Sosyal medya. Yalnızca bir iletişim aracı olarak başlayan bu platformlar, günümüzde insan davranışlarını şekillendiren devasa sistemlere dönüştü. Ve bu sistemlerin arkasındaki görünmez güç: algoritmalar.

Algoritmaların Anatomisi

Sosyal medya platformları, kullanıcıların ilgisini sürekli canlı tutmak için tasarlanmıştır. Bu platformların temel amacı, sizi mümkün olduğunca uzun süre içeride tutmak, daha fazla “tıklama” alarak gelirlerini artırmaktır. İşte bu süreçte algoritmalar devreye girer.

  1. Veri Avcısı: Algoritma, sizin hakkınızda her şeyi öğrenmek için sürekli veri toplar. Beğendiğiniz gönderiler, takip ettiğiniz kişiler, izlediğiniz videolar, yazdığınız yorumlar… Kısacası, her bir hareketiniz algoritmanın sizin kim olduğunuzu çözmesi için bir ipucudur.
  • Tahmin ve Manipülasyon: Algoritma, bu verileri analiz eder ve size “en çok hoşunuza gidecek” içerikleri sunar. Bu süreçteki amaç basit, daha fazla zaman geçirmeniz. Ancak burada farkında olmadığımız bir şey var: Algoritma, bize istediğimiz şeyi verdiğini düşündürerek aslında bizi istediği şekle sokuyor.
  • Bağımlılık Döngüsü: Sürekli olarak dopamin salgılatan içerikler önümüze düştükçe, sosyal medya bir nevi dijital uyuşturucuya dönüşür. Tıpkı nefis gibi, algoritmalar da sizi her zaman daha fazlasını istemeye iter.

Nefs ve Algoritma: Paralellikler

Burada durup düşünmek lazım. Sosyal medya algoritmalarının yaptığı şey ile nefsimizin bizi yönlendirdiği yollar arasındaki bu benzerlik bir tesadüf mü? Aslında, algoritma ile nefsin çalışma mantığı birebir aynıdır:

  • Tatmin Arayışı: Nefis sürekli tatmin olmak ister, ama doymaz. Algoritma da aynı şekilde, sizi hiçbir zaman tatmin etmeyecek içeriklerle doludur. Bir gönderiyi beğenirken bir sonrakine geçersiniz, sonra bir sonrakine… Ve bu döngü bitmez.
  • Görünürlük ve Beğeni İhtiyacı: Nefis, sürekli onaylanmak ister. Sosyal medyada beğeniler, takipçi sayıları ve yorumlar tam da bu ihtiyacı hedefler. Her “beğeni” bir dopamin patlamasıdır.
  • Kıyas ve Hırs: Nefis, başkalarıyla kıyas yapar ve daha fazlasını istemeye başlar. Sosyal medya, bu kıyas ortamını körükler. Algoritma, sizi sürekli başkalarının hayatıyla meşgul eder ve kendi hayatınızı yetersiz görmenize neden olur.

Nefsi ve Algoritmayı Terbiye Etmek

Peki, bu dijital döngüden nasıl çıkacağız? Nefsi terbiye eder gibi, algoritmaları da yönetmenin yollarını bulmalıyız. İşte birkaç öneri:

  1. Bilinçli Kullanım: Sosyal medyada ne kadar vakit geçirdiğinizin farkında olun. Sizi yutan bir mecra haline gelmesine izin vermeyin. Gerekirse zaman sınırlamaları koyun.
  • Seçici Olun: Tıpkı yediklerimizin bedenimizi etkilediği gibi, izlediklerimiz ve okuduklarımız da ruhumuzu etkiler. Faydalı ve hayırlı içeriklere yönelin, boş ve zararlı içeriklerden uzak durun.
  • Tevekkül ve Sabır: Sosyal medyada gördükleriniz, sizi kıskançlık ve tatminsizlik girdabına sokmasın. Allah’ın size verdiği nimetlere şükredin ve bunların kıymetini bilin.
  • Dijital Detoks: Ara sıra sosyal medyadan tamamen uzaklaşarak zihninizi ve ruhunuzu dinlendirin. Bu, nefsinize de bir mola olacaktır.

Sonuç: Esas Rehberi Unutmamak

Sosyal medya algoritmaları, insanın modern dünyadaki en büyük sınavlarından biri. Ama unutmayalım ki, biz algoritmaların değil, Rabbimizin kullarıyız. Nefsimizin bizi yönlendirdiği yerler ne kadar tehlikeliyse, algoritmaların bizi götürdüğü yerler de aynı şekilde tehlikelidir. Bu yüzden esas rehberimiz olan Kur’an ve Sünnet’ten sapmadan, nefsimizi terbiye ederek bu dijital dünyada yolumuzu bulmalıyız.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.