MAVERADAN MACERAYA- Resmi Hizmete Mahsustur

MAVERADAN MACERAYA- Resmi Hizmete Mahsustur

Sevgili Dostlar,

Makalemi kaleme aldığım yerde Geretsried çevresine inen kar kalınlığı 60 cm olmuş ve hala yoğun kar yağışı devam ediyordu. Allah, Musavvir ism-i şerifi ile sema ve arza tecelli ederek tabiatın dekorunu bir gecede bembeyaz kıldı. Evvela, bizi insan suretinde yaratan ve Müslüman olarak yaşatan Rabbimize hamd-ü senalar olsun. Musavvir (cc), yarattığı varlıkları tasvir eden, onlara şekil ve özellik veren demektir. Özelde insana en güzel suret ve şekil veren Allah’ın ölçüsü, dengesi ve ahengi de harikadır. O’nun yarattığı her varlık güzeldir. O Cemil’dir, cemali sever. O Celil’dir, celali sever. O Vedud’dur, vedatı sever.

Allah’ın tasarı, plan, denge, çizim, baskı, ön izleme ve telif hakkı da kendine aittir. Musavvir ismi; Allah’ın diğer Halik, Fatır, Bari, Mübdi, Muhyi, Muid, Mümit, Bais, Hay, Kayyum, Müheymin, Bedi’u, Vedud isimleriyle; irade, kudret ve tekvin sıfatlarıyla; celal, cemal ve kemal sıfat isimleriyle yakından ilgilidir. Tasvir, yaratmanın son aşamasıdır, fiziki ve ruhi yapının birbirine gayet uyumlu bir şekilde yaratmayı tamamlamaktır.

İnsanın alnındaki optik okuyucu, gözündeki ilahi nur ve yüzündeki güzellik aslında Allah’ın güzelliğidir. Âdemoğlu; teklif-i ilahiden sorumlu arzın halifesi ve alemin özeti olan mükerrem ve mükemmel bir canlıdır. Hafızın gözünden, güzelin alnından ve çocuğun yüzünden öpülmesinin sebebi işte budur. Nefsi müdafaa bir yana kişinin kavga ederken hasmının yüzüne ve gözüne vurması yasaklanmıştır. Bunun hikmeti; insanın sureti ve siması ile korunması gereken estetik bir sanat harikası oluşundandır. Allah’ın, meleğin, cinin, şeytanın, peygamberin, cennet ve cehennemin resimleri çizilemez. Allah rüyada görülmez ve fotoğrafı çekilemez. Allah ve diğer ğaybi varlıklar duyu organları ile idrak edilemez. Bu iman esaslı bir imtihan sırrıdır. Mü’minlerin duyu organları ile bilemediği değerlere inanmaları karşılığında büyük bir ödül ile mükafat verileceği müjdelenmiştir.

Sevgili Öğrenciler! Allah (cc) varlığını ve birliğini, zati ve subuti sıfatlarını, güzel isimlerini yarattığı eserlerinde gizlemiştir. Varlık aleminin cümlesi Rabbimizin resim defteridir. O her varlığı ilk defa emsalsiz olarak yaratır, vadeli bir ömür ile yaşatır, varlığını nesli üzerine sürdürür, rızkını takdir ve taksim eder, nihayet bir sebebe bağlı olarak ruhunu kabzeder. Hayatın bütün resmi budur. Eşya ve tabiat manzarası resmedilir ancak canlı insan-hayvan resmi çizmek ve heykel yapmak kişiyi zamanla küfür ve şirk inanışını depreştirir. Devlet işlerinde kamu hukukunu korumak ve güveni tesis etmek için vesikalık fotoğraflara müsaade edilmiştir. Toplumun genel ahlakına aykırı nefis ve şeytani dürtüleri azdıran çıplak erkek-kadın ve hayvan resimlerini çizmek ve sanat adına heykeller dikmek haram kılınmıştır. Bu yüzden kiliseden camiye çevrilen yerlerde namaz kılarken resim ve heykellerin üstü kapatılmıştır. Azer’in mesleğini sanat ve huy edinenlerin her zaman ve zeminde tevhit inancına ters düşecekleri aşikardır. Artık bunlar için dua ve rahmet kapıları kapalıdır.

Sevgili Ressam Kardeşler! Arkeoloji müzeleri nice tapınak şövalyelerinin tozlanmış heykelleri ile doludur. Kiliselerdeki dünyayı kurtaran adam figürlerinden henüz insanlık namına haykıran bir ses ve nefes çıkmamıştır. Camilere isimleri bakır levhalarda asılan Hulefa-i Raşidin adını taşıyanlar da Filistin’e çare olamamıştır. Evet, hepimiz papatyanın son yaprağını yolduk ve sınıfta kaldık. Dünyanın insan eliyle kana boyanmış resmi her gün ses ve renk cümbüşü yaşanan evrenin sahib-i mutlak ressamın zoruna gitmiş olması muhtemeldir. Gazze’de uygulanan soykırımın resmi Gayretullah’a dokunmuştur.

Sünnetullaha aykırı hareket edenler bir gün kendilerini tırazın başında bulur. Bu hazin tabloyu okuduktan sonra anladım ki; nefsim dahil kimse mazlum ve mustaz’af değildir. Kudüs’teki ağlama duvarına sıçrayan öksüz ve yetimlerin şehadet kanı ile güya tanrıyı kıyamete zorlayan(!) cellatların yolu Hutame ve Leza’ya kadar uzanır. Pençe Kilit Harekâtında ve Kolan Tepelerinde feda-i can eden şehitler ise Firdevs ve Adn cennetlerinde Rablerine gülümser, tekrar bir daha şehit olmak ister. Ülkemiz adına TRT ve Anadolu Ajansı vasıtasıyla savaş muhabirliği yapan kardeşlerimize özelden teşekkür ediyorum.

Sevgili Gençler! Güzel sanatlar dalında öğrenciler için resim, müzik ve beden eğitimi dersleri çok önemlidir. Güzel Sanatlar Lisesi, Akademi ve Fakültelerinin sayısı artırılmalıdır. Çünkü; insanların meziyetlerinde saklı bulunan hünerler bu dersler sayesinde ortaya çıkar. Güzel sanatların eğitim ve öğretim yoluyla neşvünema bulması kullanılan alet-edevatın/materyalin çeşitliliğine bağlıdır. Medeniyetin kökü dinden gelir, kültürün yolu sanattan geçer.

Güzel sanatlar lisesinde/akademisinde resim; tabiat varlıklarının görünüşlerinin kalem-fırça vb. aletlerle kâğıt-kumaş ve kitabe gibi eşyalar üzerine hat/hak edilmesi sanatıdır. Hat yazı, hak işleme demektir. Resim ile fotoğraf aynı değildir. Zira; resim çizilir, fotoğraf çekilir. Resim bazen kalemin ucu, bazen de çekicin dişi ile şekillenir. Fotoğraf ise dijital bir makinenin yahut bir cep telefonunun tuşuna basılarak çekilir. Neticede ikisinin de arkasında mahir bir el vardır. Tarihe mal olmuş nice rasim ve ressamlarımız vardır. Mesela; Menakıb-ı İslam’ın yazarı ve bestekar Ahmed Rasim, 31 Mart Vakasında İttihatçıların İpliğini pazara çıkaran Hoca Rasim Efendi, Sultan Üçüncü Ahmed’den takdir almış Eğrikapılı hattat Mehmed Rasim, İstanbul yangınında harap olmuş Galatasaray Cami’ni yeniden inşa eden Hassa Baş Mimarı Mehmed Rasim Ağa bu isimlerden bazılarıdır. Keza; Elif Naci, Osman Hamdi Bey, Şeref Akdik, Ahmet Süheyl Ünver, Malik Aksel, Nakkaş Hasan Paşa, Ali Rıza Bey, Arif Mehmet Paşa, Şeker Ahmet Paşa da ünlü ressamlarımızdır.

Güzel poz vermek, enfes bir manzara yakalamak ve güzel resim çekmek bir sanat, hazır resmi okumak ayrı bir sanattır. İnsanın sireti onun sureti gibidir. Lakin hiçbir çizme suret ve robot resim, aslının aynı değildir. Bu sebeple resmi hizmete özel bazı önemli başvurularda evrakın aslı istenir. Vergi ve harç, ahalinin iktisadi resminin özetidir. Devlet vergi ile halk sevgi ile yaşar. Eğer halk devletine özenerek vergi vermiyor ise devletine beslediği güven ve sevgi zayıf demektir. Yani; resmin rengi ve ahalinin benzi solmuştur. Hatta devletin malını denize, yemeyeni hınzıra teşbih ediyorsa durum daha vahimdir. Nevresim kirlenmiştir.

Devletin milli günlerinde düzenlediği merasimlerde resmi geçit törenleri yapılır. Devlet adamlarının kullanımına tahsis edilen araçlarda resmi hizmete mahsustur, özel işlerde kullanılmaz yazılıdır. Gözü Kur’an, yüzü iman nurundan mahrum insanların resmi, hezimete mahsustur. Kamuya hizmet ederken kamu malını talan ederler. Faiz, rüşvet ve kumar ile beslenen şikleti azmış mendebur adamlar deveyi hatabı ile götürürler fakat millete adalet dersi verirler.

Manzara feci amma velakin serde millet Kuduri! Tut elinden ver mazbatayı gözü mesrur olsun gönlü Sururi. Gündüzleri mavi denizlerin rengini güneş ışıkları ile gök kubbemize yansıtan Rabbimiz gece olunca perdeyi siyaha çevirmektedir. Yazın yeşil örtüyle donanan arz, kışın kar taneleri ile beyaza bürünmektedir. Karın yağmurdan farkı pisliklerin üzerini örtmesindendir. Dolunun adı üstünde; filizleri, dalları, fidanları kırar geçirir lakin barajları doldurur. Rabbim ister ise; kar taneleri üzerinde kan çiçekleri açar, Filistin halkı başına zafer, hürriyet ve devlet tacını takar. Allahu ekber!..

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.