MAVERADAN MACERAYA-Ayna Ayna Güzel Ayna!

Kur’an Alfabesinin on sekizinci harfi olan ayn, çeşme, pınar, delik ve göz anlamındadır. Ayn; bir şeyin kendisi, aslı ve kaynağıdır. Ayna ise cismin cevherini/gölgesini yansıtan sırlı cam gözdür. Camın aslı da kumdur. Cisim; şekil/suret, cevher asıldır. Ziya Paşa merhum, ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz demiştir. Ayna aynı rüya gibidir, hafızada kalan görüntülerin gönüle anlık yansımasıdır. Dil gönülün aynasıdır. İlim, alem ve hayat birer aynadır. Din bir ayna ise ahlak onun yansımasıdır. Aynada kalan hoş bir simadır.
Aynaların boy, cüce, dev, dikiz, döner, endam, ışık, konkav ve konveks türleri varır. Bazı aynaların görüntüsü ardına düşer. Sosyal hadiseler de öyledir. Mesela savaşların görünen sebepleri vardır. Belki esas nedenini savaşı çıkaranlar da bilmez. Bir zaman gelir Allah Teâlâ; Celal sıfatı ile tecelli eder, savaşlarla ortalığı kasıp kavurur. Bir dönem gelir Cemal sıfatı ile görünür varlık alemini barış ve güzelliklerle bezer. Bazen de Kemal sıfatı ile tecelli eder ki; Hak gelir batıl zail olur. Kum torbaları dahi işe yaramaz olur. Eğer Rabbimiz insanlardan bir kısmının zulmünü yine bir kısım insanlarla defetmeseydi düzen bozulur ve yeryüzü topyekûn fitne fesada uğrardı. Allah’ın kötü işi olmaz, her işinde bir hayır vardır. Bize düşen O’nun hikmetinden sual etmeden emir ve yasaklarına teslim olmaktır. Var bunda da bir hayır diye düşünmektir. Savaşlar kalıcı barışın teminatıdır, Cennet veya Cehenneme giriş vesilesidir.
Aynakari, iç mimaride uygulanan bir süsleme tekniğidir.Müslümanın zaman zaman aynaya bakması gerekir. Mü’min yüzündeki iman ışığını, gözündeki Kur’an nurunu gördükçe Allah’a hamd ile şükretmelidir. İskender’e ait olduğu rivayet edilen sırlı aynaya bakıldığı zaman zanlıların görüntülerini yansıtmadığı için hangisinin yalan söyleyip söylemediğinin tespit edildiği anlatılır. Arap Şairi Ebul Ayna, ilk defa eline geçen kırık bir aynada resmini görünce beğenmemiş ve kendi kendine sormuştur: Ben benim lakin sen de kimsin? Aynaroz kadısı, güya Osmanlı Devleti’nin tebaasındaki gayrimüslimlere uyguladığı idari ve hukuki yanlışlarla dolu bir komedidir. Edirne Sarayının içindeki Aynalı Köşk’ün tavanındaki aynanın yüzünde şu dörtlük yazılıdır: “Fikr et ey dil ki doğduğun vaktin / Halk handan idi ve sen giryan / Ana sa‘y et ki öldüğün vaktin / Halk giryan ola ve sen handan.” Bir milletin sanat ve kültür hayatı o toplumun medeniyet aynasıdır. Necip Fazıl’ın kendisi ile yüzleşmeyi seven bir kişiliğe sahip olduğunu ve zaman zaman aynaya baktığını şiirlerinden anlıyoruz:
Aynalar, bakmayın yüzüme dik dik; işte yakalandık, kelepçelendik!
Çıktınız umulmaz anda karşıma, başımın tokmağı indi başıma.
Suratımda her suç bir ayrı imza, benmişim kendime en büyük ceza!
Ey dipsiz berraklık, ulvi mahkeme! Acı, hapsettiğin sefil gölgeme!
Nur topu günlerin kanına girdim. Kutsi emaneti yedim, bitirdim.
Doğmaz güneşlere bağlandı vade; dişlerinde, köpek nefsin, irade.
Günah, günah, hasat yerinde demet; merhamet, suçumdan aşkın merhamet!
Olur mu, dünyaya indirsem kepenk: gözyaşı döksem, Nuh tufanına denk?
Çıkamam, aynalar, aynalar zindan. Bakamam, aynada, aynada vicdan;
Beni beklemeyin, o bir hevesti; gelemem, aynalar yolumu kesti.
Ayna ayna güzel ayna! Ne olur söyle bana. Zalimlerin hışmına uğrayan, cesedi sahildeki kumlara vuran Aylan bebeği gördün mü? Koskoca Avrupa kıtasına sığdırılamayan ve en son Belarus’taki toplama kamplarında donarak ölen ve çoluk çocuk, kız kısrak ademe terk edilen düzensiz göçmenlere rastladın mı? Şişirilmiş botlar üzerinde azgın denizlerin derin dalgalarına terk edilen mazlumların sesi Mirac Gecesinde dördüncü kat semadan duyulmuştur eminim. Âh yerde kalmaz ve mazlumların iniltisi yüce Divan’a ulaşır derler. Doğru mudur?
Ayna ayna kanlı ayna! Ne olur konuş bana. Ukrayna’da Kilise çanları ve sirenler çalıyor da Patrikhane ve Papalık neden suskun? Hani dinler arası diyalog kurulmuştu? Hani Sezar’ın hakkı Sezar’a verilecekti? Ayrılıkçı Rus Ajanları ile Fetöcü-kutucu-bölücü hainlerin farkı yokmuş değil mi? Yusuf’a kanlı gömleği giydirenlerin cesetleri kefensiz toprağa verilmiş çok mudur? Bir damla petrol için bir varil kan dökenlerin vicdan azabı Cahim azabından daha şiddetli olsa gerektir. Üzerindeki kan şehadet kanı mıdır, Cahiliyet necaseti midir?
Ayna ayna sırlı ayna! Saklama sırrını, dök sineme. Dünyada insanların gözünde büyüttüğü kurumlar, birimler meğer birkaç büyük harflerden ibaretmiş öyle değil mi? Yok AB imiş, yok BM imiş, yok AP imiş, yok ABD imiş. Meğer hepsi hikâye imiş. Hepsi bir FOTİN etmedi. Meğer NATO hayali bir efsane imiş. Hepsinin derdi de 1922’deki senaryoyu tekrar edip Türkiye’yi savaşın merkezine oturtup Anadolu insanına yedi düvel tarafından meydan dayağı çekmek, 18 Mart Çanakkale Köprüsünün açılışını engellemek, 2023 yılının kazanımlarına mâni olmak ve Kanal İstanbul’u sabote etmektir. Yalan mıdır Azizim, yanlış mıdır? Çanakkale içinde aynalı çarşı, ana ben gidiyorum düşmana karşı. Haydi levent asker uğurlar ola.
Ayna ayna puslu ayna! Söyle bana. Savaş devam ediyor hala, Bartelemeos ne iş yapıyor? Papalık-Dukalık işbirliği nasıl gidiyor? Adına dünya denilen bu küçük köyün yukarı mahallesinde on yıl, otuz yıl ve yüz yıl savaşları tekrar mı geliyor? Hani Almanlar bir daha savaşmamaya yeminli ve savaşa tövbeli idi, ne oldu? Aşağı mahallenin yangını orta mahalleye sıçrarken göz yumanlar ateş bacayı sarınca yardım, göç, göçmen, sığınmacı kavramları ile tanış oldular ve ölümle yüzleştiler. Ben de en çok savaşın bu yüzünü seviyorum, umum belva adam seçmiyor, münafıkları es geçmiyor. El ile gelen düğün bayram. “Aynalı kemer ince bele, Bu can kurban tatlı dile, Seher vakti bir güzele vuruldum.” Virüsten kaçanların Tırıs’a, Soros’u ciddiye almayanların Toros’a uğrayacağı aşikardır. Allah’ın kötü işi olmaz. İpin bir ucu Bidonun, diğer ucu Fotin’in elinde olabilir. Esas uç Allah’ın kudret eline geçmiştir. Allahu a’lem bu sefer can pazarının adresi Avrupa kıtasıdır. Kınayanın başına gelsin. Ne olacak canım? Dünyaya demokrasi getirenler bir de Ukrayna ve çevresine getirsinler bakalım. Güneşe ayna tutup Kara kıtanın insanının gözünü kamaştırıp kanını uyuşturan aynacılar bunun bir gün hesabını verecekler öyle değil mi Omuzum? Adaletin bir ayağı kırık da olsa kör topal eninde sonunda menzil-i maksuduna erişecektir. Yaşasın barış güvercinleri ve lale soğanı ekicileri!
Ayna ayna kırık ayna! Kırıldın mı bana? İnan ki seni ben kırmadım. İşin ayna çal çal oyna. Rusya Çarlığa doğru gidiyor, Çin İpek yoluna kavuşuyor. Kavm-i Etrak’in bahtı açılıyor. Dünyanın idari ve siyasi dengesi değişiyor. Tılsım bozuluyor, düğüm çözülüyor. Körler çarşısında ayna satılmıyor. Her gün dolar ile yatanlar bir gün yular ile uyanacağa benziyor. Euro, handa giden Dakyanos’un sikkesine dönüyor. Dünyada yeni aktörler doğuyor. Su uyuyor düşman uyumuyor. Her yıl havaya suya toprağa cemre düşüyor lakin ahmak adam hala uyanmıyor. Hem şehit cenazelerinde tekbir ile nara atıyor hem de katil eşkıya ile kol kola geziyor. Niyet belli. Ne şiş yansın ne kebap sönsün. Milletin feraseti bu oyunu bozacaktır.