LA HAVLE- Kitap(sız)

Kitap sızlar, kitap sızlar
Kalem ağlar, kitap sızlar
Son kitabın ilk emrine,
Düşman oldu kitapsızlar!
Bizim bir Rabbimiz, bir Peygamberimiz ve bir kitabımız var, şükürler olsun.
Âlemlerin Rabbi olan Allah, “âlemlere rahmet olarak” gönderdi son Peygamberini. Son kitabını da, O son Peygamberine verdi. Bizi de O’na ümmet eyledi, elhamdülillah.
Kitabımızın ilk emri; “Oku” diye başlar. “İkra / Bismi rabbikellezi halek.” “Yaratan Rabbinin adıyla oku!” (Alâk: 1)
Kur’an, O’nun kelâm sıfatından; kâinat, O’nun kudret sıfatından gelen kitap. İkisini de Yaratan Rabbinin adıyla oku. Kendini oku, insanı oku. Okumaya değer ne bulursan onu oku. Ama mutlaka Allah’ın adıyla oku, eeey İnsan!
Oku da Rabbini tanı. Aczini anla, edebini takın. Yaratılış gâyeni bil. Peygamberinin izini takip et. Ölümü unutma!
Ey İnsan! Okuman gereken kitap, Allah’ın kitabıdır. Allah’ın kitabıyla arana mesafe koyma. Zikirsiz, fikirsiz, şükürsüz, secdesiz olma sakın.
Yolunun üstünde binlerce tuzak. Oku da Allah’a yakın ol, şeytana uzak.
Bizim kitabımız, içinde şüphe olmayan hidayet rehberimizdir. Hayat nizamımızdır. Dertlerimizin şifasıdır.
Bizim kitabımız; huzur kaynağıdır. İnsanlığı huzura çağırır. “Huzurdan kaçanın huzuru olmaz” der.
Dostlarımızın ve düşmanlarımızın isim listesini verir elimize. Dostların güzelliklerini, düşmanların özelliklerini anlatır. “Topaldan haberci, körden kılavuz tutmayın” diye ikaz eder bizleri.
Allah’ın adıyla okumayanlar, Allah’ın adıyla okutmayanlar; son kitabın ilk emrine hep düşman oldular. Küfrün kiriyle kirlendikçe kirlendiler.
Üzerlerindeki cehalet cüppeleriyle, yol ayrımında bulunan mecburi istikâmet levhalarının yerlerini değiştirdi kitapsızlar.
Kitapsız Nemrutlar, İbrahimleri âteşte yakacaklarını zannettiler. Kalplerini kasa yapan Firavunlar, Karunlar, Mûsa ile Hârun’u suçlarken, Kabiller Hâbilleri katletti.
Kitapsız Ebrehe’nin yerde filleri vardı, Kâbe’nin sahibinin gökte ebâbilleri.
O Sevgilinin yoluna diken döken Ebu Leheblerin elleri kurudu. Ebu Cehillerin kellesi kopartıldı.
Kitapsızlar kitapsızlıktan değil, kitaptan korkarlar. Korktukları, inanmadıkları o hesap gününde başlarına gelecek elbet.