LA HAVLE- Gelin Biz de Öyle Yapalım

LA HAVLE- Gelin Biz de Öyle Yapalım

Ömer bin Abdülaziz’i dinliyoruz:

EY İNSANLAR!

Muhakkak biliniz ki, abes olarak yaratılmadığınız gibi, mes’ul olmadan da kalacak değilsiniz! Hiçbir kimse unutulmaz, ihmâl edilmez!

Evvelîn ve âhirînin toplanacağı bir âlem-i meâd ve orada kurulacak bir mahkeme-i dâd vardır ki; ONUN TEK HÂKİMİ CENAB-I HAK’TIR.

Dehşet saçan âhiret yamandır. SIRR-I CELÂLE mazhar olan ENBİYÂ, MÜRSELÎN ve MELÂİKE-İ MÜKERREBÎN bile o cezâ gününün dehşetinden titrerler. CELÂL-İ İLÂHÎ’nin karşısında kimde tâb ve tahammül kalır?

Bununla berâber, ALLAH’ın HUDUTSUZ, GENİŞ RAHMETİ KARŞISINDA ME’YUS OLMAYINIZ…

EY İNSANLAR!

Yine muhakkak biliniz ki, yarın Mahşerde; selâmette oluş, bugün ALLAH’tan korkan, küfür ve isyândan sakınan; fânîyi bâkiye satan insan içindir. Aksi harekette bulunanlar aldanır… Ömür sermâyesini haksız yere tüketir. Sonra eli boş kalır…

Bugün, geçmişlerin yerine sizler geldiniz. Sizin yerinize de başkaları gelecektir, elbette! Görüyorsunuz ki, gelenler gidiyorlar; gidenler dönmüyorlar. Bu gayri ihtiyâri gidiş, bu varlıkla akış, CENÂB-I ALLAH’adır!

Aranızdan ayrılıp âhirete gidenleri hemen her gün yolcu ediyorsunuz, ebedî istirâtgâhlarına götürüyorsunuz da dikkat etmiyor musunuz?

Onları kara toprak altında yataksız, tek ve tenhâ bırakıp gidiyorsunuz. Ölüm acısını tadan o fânîlerin hâli ne kadar rikkatengîzdir. Ne kadar ibretâmizdir!

Tanımadıkları bir âleme gitmişler, sevdiklerinden ayrılmışlar, bu geçici hayâtın gafletinden uyanmışlar; işi anlamışlar, ama iş işten geçmiş, kuş yuvadan uçmuş, telâfi ve tedârik sebepleri elden çıkmış.

Fâni metâdan uzak, ellerinde HAYIRLI AMEL’den başka bir şey yok. O cezâ gününde, günâhları gözlerinde büyümüş, melâl dolu hâlleriyle, akıbetlerine muntazır bulunuyorlar… Perişan olarak MAHŞERİ bekliyorlar.

Bu ölüm uyanmağa sebep olan bir şeydir. İBRET alıp uyanmaz mısınız?

EY İNSANLAR!

Zannetmeyin ki, kendimde bir fazîlet ve meziyet gördüğüm için size böyle nasîhat veriyorum. İçinizde belki, en çok İSTİĞFARA İHTİYACI olan benim!

Ben kendim için de, sizin için de mağfiret talep ediyorum.

ALLAH’ın KİTABI, RESÛLÜ’NÜN SÜNNETİ, her insan için tutulması lâzım gelen hatt-ı hareketi pek güzel tâyin ediyor.

İYİYE KOŞMAK, KÖTÜDEN KAÇMAK LÂZIMDIR!

GELİN ÖYLE YAPALIM!”

Ey Nefsim! Gel, biz de öyle yapalım.

 

Kaynak

İslâm’ın Nuru Dergisi, Cilt: 2, Say:11, Sayfa: 48, 1952 Mart

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.