Kurban Kesiminde Dikkat Edilecek Hususlar

1- Kurbanlık bir hayvanın sütünü sağıp yararlanmak, etini veya derisini satıp parasını almak, demirbaş olmayacak bir şeyle değiştirmek tahrimen mekruhtur. Böyle bir iş yapılırsa kıymetini tasadduk etmek (sadaka olarak vermek) gerekir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Kurbanın derisini satan kişinin kurbanı olmaz.” buyurmuştur. (Buhari)
2- Kurbanlık hayvanı kesmeden önce kırkmak tahrimen (harama yakın) mekruhtur. Kırkılacak olursa yünü veya bedeli sadaka olarak verilmelidir. Kesildikten sonra kırkmakta ve kullanmakta bir beis yoktur.
3- Kurbanlık bir hayvanın derisi, bağırsakları veya etinden bir kısmı kasap ücreti olarak verilemez. Verilirse verilen şeyin kıymeti sadaka olarak verilmelidir.
Hz. Ali kerremallahu veche şöyle bir rivayette bulunmuştur:
“Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, kurbanlık develer kesilirken başında durmamı, derilerini ve sırtlarında bulunan çullarını paylaştırmamı emretti. Ve onlardan herhangi bir şeyi kasap ücreti olarak vermeyi bana yasakladı ve ‘Kasap ücretini biz kendimiz veririz.’ buyurdu.” (Müslim)
4- Kurban kesmenin rüknü kan akıtmaktır. Hayvan usulüne göre boğazlanmadıkça vacip yerine getirilmiş olmaz. Kurbanlığın kesilmeden önce sadaka olarak verilmesi caiz değildir.
Ancak alınan kurban herhangi bir sebeple kurban günlerinde kesilmemiş ise artık onu boğazlamaz. Canlı olarak tasadduk eder. Onun etinden yiyemez.
5- Adak olarak kesilmeyen kurbanın etinden sahibi zengin olsun, fakir olsun yiyebileceği gibi zengin olanlara da yedirebilir. Bununla beraber üçte birini fakirlere sadaka olarak vermek, üçte birini komşu, akraba ve misafirlere ikram etmek, üçte birini de aile efradı ile beraber yemek daha muvafıktır. Bir kimse kurbanı kestikten veya birine vekalet verip kestirdikten sonra tamamını bir fakire, bir hayır kurumuna, bir vakfa hibe edebilir.
6- Kurbanın derisi yüzülürken çok dikkatli olmalı, deriyi kesmemeli, bıçakla delik deşik edip işe yaramaz hale getirmemelidir.
7- Kurban derisini evinde seccade ve benzeri bir demirbaş eşyası yapmak caiz ise de, münasip olanı, daha uygun olanı bir fakire, bir hayır kurumuna, bir vakfa tasadduk etmektir. Allah Teâlâ’ya kurbiyyet (yakınlaşmak) için kesmiş olduğu kurbanının deri ve kellesini İslam’a karşı, kurban kesilmesine karşı ve İslam’ın yasakladığı, haram kıldığı yerlerde kullanacak kişi ve kurumlara asla kaptırmamalıdır.
8- Bir kimse, sevabını bağışlamak üzere, ölen bir yakını için, bayram günlerinde kurban kesebilir.Ölü için kesilen kurban arefe günü değil, bayram günlerinde kesilir. Kurban ölen kişinin, ölmeden önce emretmesiyle kesilmiş ise, bu kurbanın etinden, kesen kişiler yiyemez. Tamamı tasadduk edilir. Ölünün emriyle değil de vârisler kendiliğinden keserlerse etinden yiyebilirler.
10- Bir veya birkaç kişi kurban niyeti ile bir sığır veya deve satın alsalar. Ancak bu kurbanlığı alırken yalnız kendileri için kesmek niyeti olmasa, o kurbanlığa başkalarını da ortak edebilirler. Ancak kurbanlık alınırken, yalnız kendileri için kesmeyi niyet ederlerse sonradan ortak yaptıkları kişi veya kişilerden aldıkları miktarı tasadduk etmeleri gerekir. Bu hususta uygun olan, kurban alınmadan önce ortaklar kaç kişi olarak kesecekleri kesin olarak belirlenmeli, ya beraberce ya da aralarından birine vekalet verilerek kurban alınmalıdır.
11- Bir kişi, bir hayvanı belirleyip şu hayvanı satın alacağım dese, sonra da hayvanın sahibi ile hayvan kesildikten sonra etini tartıp kaç kilo gelirse, kilo başına anlaşacağımız fiyattan parasını vereceğim diye pazarlık yapsa ve bunun üzerine anlaşsalar, böyle bir kurban caiz olmaz. Her ne kadar kurbanlık hayvan belirlenmiş ise de:
a- Fiyatı belli değildir. b- Kurbanlık üzerinde mülkiyet kesinleşmemiştir. c- Sünnette yeri yoktur.
Ancak kurbanlık canlı olarak tartılıp, kilo üzerinde pazarlık yapılarak satın alınabilir. Bu caizdir.
12- Kurbanın hissedarları, kurban etini tahmini olarak taksim edemezler. Tartarak taksim etmeleri gerekir. Tahminen taksim etseler, sonra da aralarında helalleşseler yine caiz değildir.
13- Ortakların hepsinin Müslüman olması ve kurban niyeti ile kesmeleri gerekir. Ortaklardan biri gayri müslim olsa veya et niyeti ile ortak olsa, hiçbirinin kurbanı olmaz.
14- Ortaklardan birisi kurban kesilmeden önce ölse, ölenin varisleri diğer ortaklara, onun yerine kesmelerini söyleseler ve kurban kesilse hepsinin kurbanı sahihtir. Şayet ortaklar varislerden izin almadan keserlerse kurbanları geçerli olmaz.
15- Ortaklardan her biri veya bir kısmı çeşitli kurbanlara niyet edebilirler.
Meselâ: Bir kaçı kurban bayramı günlerinde kesilmesi vacip olan kurbana, bir başkası adak kurbanına, başka biri hacc-ı temettu veya hacc-ı kıran için kesilmesi gereken kurbana niyet ederek kurbanlık bir sığır ve deveyi müştereken kesebilirler.