KİTAP TANITIMI

KİTAP TANITIMI

Her zaman rüzgâra karşı koymak mı gereklidir? Yoksa asıl endişemiz rüzgâr değil de hangi iple nereye ve nasıl tutunduğumuz mudur? İnsan dediğimiz varlık zorluklarla, zihnindeki bin bir düşünceyle, kalbindeki mutluluk ve heyecanla, kazandıkları ve kaybettikleri ile bir hayat yolculuğundan geçer. Bu süreçte bazen dimdik bir duruş sergiler bazen de yalpalayıp savrulur ki hayat dediğimiz şey durağan değildir. İmtihanlar rüzgârında insanın ihtiyacı olan, tutunacağı bir iptir. Zehraveyn (çifte güller) de denilen iki sûreden biri olan Âli İmran Sûresi 103. ayeti kerîmede “Hep birlikte Allah’ın ipine sımsıkı yapışın.”  buyrulmuştur. Bu ayeti kerîme yolunu kaybetmek üzere olup amaçtan uzaklaşanlara bir pusula niteliğindedir. Şayet “Allah’ın ipi nedir?” sorusunu soracak olursak ona da en güzel cevabı Allah Rasûlü vermiştir: “Gökten yeryüzüne sarkıtılmış olan hablullah (Allah’ın ipi), Allah’ın kitabıdır.” (Tirmizi, Menâkıb,31). Kur’an-ı kerim, yorgun gönüllere baharı ulaştıran, kuyuya düşmüş olanlara uzatılan bir iptir. Bütün kitaplar tek bir kitabı anlamak içindir fehvasınca kitap önerilerimize geçiyoruz.

İlk kitabımız, Müslümanlık kavramına dikkat çekerek Müslüman olanları Müslümanlığa davet eden bir kitap olarak karşımıza çıkar. Müslümanız derken gerçekten Müslüman gibi mi yaşıyoruz sorusunu sorarak bizleri kendiliğimizle yüzleştirir. Yükümlü olduğumuz ibadetleri yapmakla yetinmek, hakiki bir Müslüman için yeterli değildir. Yapılan ibadetlerin, okunulan ahlak kaidelerinin bizlerde bir duruş oluşturması gerekir. İslam’la kuşanmış Müslüman duruşu… Yazar, Müslümanlığın sadece Müslüman gibi giyinip Müslüman isimleri almaktan ibaret olmayıp ona bir yaşantı, bir şahsiyet meselesi gözüyle bakılmasının önemini vurgular. Müslümanlığa yeni bir bakış kazandırılması adına Ebu’l A’lâ el- Mevdûdî / GELİN MÜSLÜMAN OLALIM etkili bir kitap olacaktır. Uyarı ve tavsiye kitabı niteliklerini taşıyan bu eserin açıklayıcı ve etkili örneklerine sade ve anlaşılır bir dil eşlik edecektir.

İkinci kitabımız denemelerden oluşan bir eserdir. Bazen her şey dertlenmekle başlar. Dertli bir insan unutulanı hatırlar ve hatırlatmak ister. Çünkü bilir ki dert insanı değiştirir ve geliştirir. Sorunlara değinilmedikçe ortada hiçbir sorun yoktur. Hatalar görülmedikçe ve dert edinilmedikçe ne olduk, ne için geldik ve ne olacağız sorularının cevabına ulaşmak güç olacaktır. Bu yüzden kopuşun ne zamanlığını öğrenebilmek ve bazı şeylerin farkına varabilmek için belki de üzülmeliyiz. Bu hususta insana ayna tutar bir nitelikte olan Ahmet Murat/ BELKİ DE ÜZÜLMELİYİZ kitabı okunmaya değer olacaktır. Oldukça sade ve samimi bir üslupla karşılaşacağımız bu eserde toplumumuz hakkında mühim meselelere değinilmiştir. Kitap, unutulan ve kaybedilmek üzere olan değerleri, kalplerde maziye gömülenleri hatırlatan denemelerle karşımıza çıkmaktadır.

Son kitabımız, insanın iç dünyasındaki arayışını konu alır. Basit hikâyelerin ardında derin anlamlar, önemsiz detayların içinde güçlü mesajlar vardır. Yaşanılan sıradan bir olay, insanı Allah’a yaklaştırıp kişinin dünyasında bambaşka kapılar aralayabilir. Belki de görebilene her şey bir işarettir. Bu hengâmesi ve telaşı bitmeyen dünyada gönlünün sesini duymak için çabalayanlara ışık niteliğinde bir kitap Muhyiddîn Şekûr/ SU ÜSTÜNE YAZI YAZMAK. Amerika’da yaşayan bir psikolojik danışman olan ve sonradan İslam’la tanışan Muhyiddin Şekûr, kitabında tasavvufla tanışmasını anlatır. Kitapta akıcı ve samimi bir dil kullanılmış, her bir bölüm sembolik kelime ve tamlamalarla isimlendirilmiştir. Yazar; yaşadığımız olayların, durumların ve kısacası her şeyin Allah’la olan ilişkimize bir işaret olduğunu eserinde sıklıkla vurgulamıştır.

Rabbim bizleri okuduklarını anlayabilen, inceliklerini kavrayabilen ve sadrına nakşedebilen kullarından eylesin.

Şehadet Sena KÖSE

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.