KAPAK – Cihad Kavramı/M. Selçuk Özdoğan

Arapçada “güç ve gayret sarf etmek, bir işi başarmak için elinden gelen bütün imkânları kullanmak” manasındaki cehd kökünden türeyen cihad, İslâmî literatürde “dinî emirleri öğrenip ona göre yaşamak ve başkalarına öğretmek, iyiliği emredip kötülükten sakındırmaya çalışmak, İslâm’ı tebliğ, nefse ve dış düşmanlara karşı mücadele vermek” şeklindeki genel ve kapsamlı anlamı yanında fıkıh terimi olarak daha çok Müslüman olmayanlarla savaş, tasavvufta ise nefsi emmâreyi yenme çabası için kullanılmıştır. (Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi)

İmandan sonra amellerin en üstünü, Allah yolunda cihad etmektir. Cihad, salih amellerin zirvesidir. Nitekim ayet-i kerimede şöyle buyrulmaktadır:

“ Müminler ancak Allah’a ve Rasulüne iman eden, ondan sonra asla şüpheye düşmeyen, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla savaşanlardır. İşte sadık olanlar ancak onlardır.” (Hucurat, 15)

Canımız cananımız Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem: “İmandan sonra amellerin en üstünü Allah yolunda cihaddır.”buyurmuştur.

Cihad: İslam’ı öğrenmek, öğretmek, tebliğ etmek, İslam’a davet etmek, İslam’ın emir ve yasaklarına uymak, haram ve günahlarına karşı nefis ile mücadele etmek, şeytanın isteklerine karşı koymak, fitne ve fesadı önlemek, iyiliği emredip kötülükten sakındırmak, insanların faydasına olacak şekilde; bilimsel, finansal, sosyal ve kültürel alanlar başta olmak üzere her alanda hayırlı çalışmalar yapmak, güven ve huzuru sağlamak, İslam’ın yaşanması ve yücelmesi için çalışmak, Allah yolunda İslam düşmanlarıyla savaşmak demektir. Kısaca cihad, bir yaşam felsefesidir. Yaptığı her işi Allah için yapmak ve insanlara faydalı olup İslam’ı hakim kılmak için çalışmak demektir. (Kemal Güçlü, Cihad, s.13-14)

Cehd, cihad, cühd, mücahede, mücahid, içtihad vb. kavramlar birbiriyle bağlantılı kavramlardır.

Cihad; bir Müslümanın hangi şartta bulunursa bulunsun din-i mübin-i İslam’ın yücelmesi için çalışmasıdır. İla-yi kelimetullah için her daim gayret göstermesidir.

İslam düşmanları bize ait kavramların ya içini boşaltmışlar ya da o kavrama olumsuz anlam yüklenmesine sebep olmuşlardır. Bu işi bilinçli bir şekilde yapmışlardır. Hilafet, halife, cihad kavramlarını bir terör örgütü ile bağlantı içerisinde gösterip bu kavramların olumsuz algılanmasına sebep olmuşlardır. Cihadın, birilerinin kafasını kesmek olduğu algısını, stüdyolarda yaptıkları videolarla dünyaya servis ederek yapmışlardır. Kelime-i Tevhidin yazılı olduğu bayrağı terör örgütünün bayrağı şeklinde dünyaya sunmuşlardır. İslam’ı tanımayan toplumlar, Müslümanları terörist zannetmiştir. Medyayı bir sihirbaz gibi kullanıp, insanlığı kendi ürettikleri videolarla etki altına almışlardır. Gazze’de yaşanan olaylar vesilesiyle bu algı tersine dönmeye başlamıştır. İslam’ı araştıranların sayısı her geçen gün artmaktadır.

Müslümanlar en hayırlı amel olan cihadı hayatının merkezine yerleştirmek zorundadır. Durgun su yosunlanır, kokar. Müslüman her daim bir cehdin içerisinde olacak ki tazelensin.