İlkadım 449. Sayı Aralık 2025

İlkadım 449. Sayı Aralık 2025

Herkes Denen Bütün ve Parçaları

Kıymetli Okuyucu,

İlkadım dergimiz yeni yılın son sayısıyla bir kez daha gözlerinizin önünde. 449. sayımızı elinizde tutuyorsunuz.

Aralık 2025 tarihli yeni sayımızın kapak konusu “Nereye gidiyoruz?” sorusu etrafında şekillendi.

Üstat Necip Fazıl Kısakürek büyüğümüzün ifadesiyle “çift oluklu” bir dünyada her şey ve herkes bir akış içerisinde.

Bazen öznesi bazen de nesnesi olduğumuz dünyada kimi zaman gidişata etki edebilirken kimi zaman da yaşananlara maruz kalan taraf oluyoruz. Dünya yeri geliyor bizimle yeri geliyor bize rağmen dönüyor.

Küresel olsun bireysel olsun fark etmez, bütün bu telaşe içerisinde bizleri ayakta ve diri tutan, ümit var kılan ise üzerimize yüklenen sorumluluk bilinci ve taşıdığımız niyet.

Niyetlerimizle elbette her zaman Allah’ın rızasını kendini menzil edinmiş durumdayız. İşlerimiz de buna uygun düştüğü sürece kazançtayız inşallah.

Lakin dünya ve ahiret saadetine erebilmek, sadece sorumluluk bilincine sahip olmak ve niyetlerimizi sürekli tashih etmekle mümkün olmuyor.

“Herkes” ya da “hepimiz” dediğimiz bütünün parçalarının sağlıklı bir akış ve ortam içerisinde üzerine düşeni yerine getirmesi şart.

“Herkes” adlı bütünü; şahıs, aile, toplum gibi tüme varan, küçükten büyüğe giden kısımlara ayırarak sınıflandırabiliriz.

Herkesin selameti için şahısların yapması gerekenler var. Herkesin selameti için aile sahiplerinin yapması gerekenler var. Herkesin selameti için toplumun yapması gerekenler var.

Bu sayımızda “nereye gidiyoruz” sorusunu bireysel, ailevi ve toplumsal bağlamda ele alarak değerlendirmeye çalıştık.

Ulaştığımız cevapların, sunduğumuz tekliflerin, teşhis ve tahlillerin yaramıza bir nebze de olsa merhem olabileceğine inanıyoruz.

Mehmet Akif Köse, bireysel olarak nereye gittiğimizi sorguladı. Bu gidişatta zihinlerin ve kalplerin yerine değindi.

Muhammed Adil Kapan, bu akışta ailenin yeri, önemi ve görevi gibi konular üzerinde durdu. Bir hayat tarzını temsilde akla ilk ailenin geldiğini, bu hususta nesillere ilk örnekliğin yuvada gerçekleştiğini hatırlattı.

M. Furkan Nalçacıoğlu ise aynı bağlamda toplumun ne demek olduğunu gündem edindi. Toplumun kendi içinde kardeş olmasının, kardeşlik bağının ne demek olduğunun altını çizdi. Kardeşlik olmazsa başa gelebilecekleri özetlemeye gayret etti.

Köşe yazılarımızdan da memnuniyetle istifade edeceğinize inanıyoruz.

Yeni sayımızda tekrar görüşebilmek ümidiyle Allah’a emanet olun.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.