BİLİNÇLİ AİLE DERSLERİ- Eş Adayından Beklentilerimizi Tespit Etmeliyiz

BİLİNÇLİ AİLE DERSLERİ- Eş Adayından Beklentilerimizi Tespit Etmeliyiz

Bilinçli Aile Dersleri serimizin üçüncü yazısıyla kaldığımız yerden devam ediyoruz.

5) Eş Adayından Beklentilerimizi Tespit Etmeliyiz:

Nasıl bir eş adayı aradığını ortalama olarak kafanda oluşturmalısın. Böyle yapman aracı olan kişilerin işlerini kolaylaştırır ve görüştüğün kişiyi umutlandırmış olmazsın.

Hem fiziki olarak hem de huy olarak nasıl bir eş adayı istediğini belirlemen gerekiyor. Bu yapılmadan rastgele herkese kapı açmak ya da herkese gitmek hem zaman israfına hem de karşı tarafın incinmesine yol açabilir. Bundan dolayı çok ayrıntıya girmeden ortalama olarak nasıl bir eş adayı aradığını belirtmek gerekir.

Beklentiler konusunda da aşırıya kaçmak ve büyük hayaller içinde olmak doğru değildir. İnsan noksandır, eksiktir. Kendimiz mükemmel değilken karşı taraftan bunu beklemek elbette doğru değildir.

Hiçbir kimse dört dörtlük değildir. Eş adayında ve evlilikte mükemmeliyetçi olmak doğru olmaz. Bazı gençler film ve dizi oyuncusu ve manken arar gibi kendilerine eş adayı arıyorlar. Hâlbuki bu bakış açısına sahip olanlarda nice eksik ve kusurlar vardır. Her şeyi en ince ayrıntısına kadar bakıp teferruatta boğulmak evlilik yolunda kişiyi yolda bırakabilir! En güzeli ve uygun olanı makul olmaktır.

Birde bu hususta eşler arasında denklik çok önemlidir. İnanç, fizik, maddiyat, örf, karakter ve ilim konularında arada adeta uçurum olmamasına dikkat etmek gerekir. Elbette istisnai durumlar olmakla beraber genel anlamda gençlere kendinize denk veya denkliğe yakın bir eş aramalarını tavsiye ederiz.

Yaş, maddiyat ve ilim olarak erkeğin genelde üstün olması tavsiye edilir. Kadınların da üstün olduğu durumlar olabilir. Yeter ki bu üstünlükler hem erkek hem de kadın tarafından evlenilince başa kalkılır bir hale gelmesin!

Sadece eş adaylarının birbirlerini sevmeleri önemli değil, ailelerin de işin içinde olacağını unutmamak gerekir. Evlilik gerçekleştiğinde eşinizin aile yapısının, anlayışlarının ve yaşam tarzlarının tamamen zıt olması elbette ileride evliliğinize olumsuz yansıyacaktır. Bundan dolayı evlilikte eşler ve aileler arasında az çok uyum ve ortak özellikler aramak gerekir.

Unutmayın! Bütün bunlar bir tecrübe paylaşımıdır. Akıllı kişiye gereken, tecrübelerden istifade edip önceden birçok kişi tarafından denenmiş bir yanlışa düşmemektir. Şimdi bazı genç kardeşlerimiz maalesef tecrübeyi basite alıyor ve önemsemiyor. “Biz birbirimizi çok seviyoruz, her ne kadar eşimle aramda denklik olmasa da, onun ailesiyle benim ailemin hayata bakışları tamamen zıt olsa da önemli değil.” diyor. Ama aynı kardeşimiz yıllar geçtikçe tartışma ve anlaşmazlıklardan yorgun düşüyor ve ayrılmaya karar verebiliyor. Elbette her zaman böyle olmayabilir ama bu durumun gerçekleşme ihtimali yüksek olması göz ardı edilmemelidir.

Aracı olan kişiler de dürüst olmalı, bildikleri hususları saklamamalıdır. Gıybetin caiz olduğu konulardan birisi de dünürlük hususunda şahitliğine başvurulan kimselerin doğru bir şekilde konuşmalarıdır. Damat adayının veya gelinin bir kötü alışkanlığı varsa bunu aracılar veya tanıyanlar söylemelidir. Ama burada kesin bilmedikleri ve sadece zanna dayanan, kulaktan duyma bir bilgiyle hareket etmeleri kesinlikle yanlıştır ve kul hakkına girmiş olurlar.

En çok dikkat etmemiz gereken hususlardan bir tanesi de karşı taraftan ne bekleniyorsa aynı şekilde o meziyetlerin kişinin kendisinde de olmasıdır.

Mesela eşinin iffetli hayâlı ve edepli olmasını isteyen bir kimsede aynı erdemler olmalıdır. Eşinin namaz kılan, Allah Azze ve Celle’den korkan, haramdan uzak duran, sadakatli ve güvenilir birisi olmasını isteyen, doğal olarak bütün bu güzel meziyetlere sahip olmalı ya da bu konuda gayret göstermelidir.

Ne hikmetse karşıdan beklenilenleri kendisi yapmayan bir takım kimselerin bundan da hiç rahatsızlık duymadıklarına şahit oluyoruz. Bu yanlış bir tutum ve davranıştır.

Ayet-i Kerime’ler üzerinde düşünmemiz gerekiyor;

“Ey iman edenler! Niçin yapmayacağınız şeyleri söylüyorsunuz? Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz Allah katında çok çirkin bir davranıştır.” (Saf 2,3)

“Sizler kitabı okuduğunuz halde insanlara iyiliği emredip kendinizi unutuyor musunuz? Aklınızı kullanmıyor musunuz?” (Bakara 44)

6) Kendimizi Evliliğe Hazırlamalıyız:

Bu dünyada her işte çıraklık, kalfalık ve ustalık gibi eğitim dönemleri vardır. Okulu bitirmek, bir dil öğrenmek gibi birçok konuda ilim sahibi olmak için yıllarımızı veririz. Lakin nedense ömür boyu hayatımızın en önemli konusu olan evlilikle ilgili bir eğitim almayı düşünmeyiz.

Öyle kardeşlerimiz var ki hiçbir hazırlık yapmadan evleniyorlar. Bir ehliyet alınacağı zaman bile aylarca dersler görüp sınavlardan geçeriz ya da evimize aldığımız bir aletin bile kullanma kılavuzu olur oradan yardım alırız. Peki, ömür boyu sürmesini hedeflediğimiz aile hayatıyla ilgili neden gerekli bilgiler almak için bir gayret göstermeyiz?

Evlilik konusunun hem dini hem de psikolojik tarafları var. Bunları anlamak ve idrak etmek evliliğimizi daha kolaylaştıracaktır. Bu anlamda kitap okuyarak ve konuyla ilgili aile eğitimi seminerlerine katılarak kendimizi yetiştirmeliyiz.

* Eşler arasında aile hukuku ve hakları nelerdir?

* Nikâhın mahiyeti ve nikâha zarar veren sözler nelerdir?

* Aile hayatında nelere dikkat etmek gerekir?

* Çocuk eğitiminde dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir?

Bu ve buna benzer soruların cevaplarını öğrenmek ve neticesinde sağlıklı bir aile içi iletişimi sağlamak için okuyarak ve dinleyerek kendimizi yetiştirmemiz gerekir. Öz eleştiri yapmak ve eksiklerimizi görmek her zaman bizim faydamıza olacaktır.

Her şeyden önemlisi sabırlı, samimî, dürüst ve sorumluluk sahibi olmalıyız. Bunlar yoksa evliliğe adım atmak da doğru bir karar olmaz. Yani karakter ve güzel ahlak noktasında kendimizi geliştirmeliyiz. Bir yandan nefsimizi terbiye ederken bir yandan da gönül dünyamıza yatırım yapmalıyız.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.