KUR'AN İKLİMİ-Anne Baba
Mart 2019 Selim ARMAĞAN A- A+ Sesli Dinle    |  
Sesli Dinle    A- A+

KUR'AN İKLİMİ-Anne Baba

YA RABBİ!

 

“…Doğrusu ben tevbe edip sana yöneldim. Ve ben gerçekten Müslümanlardanım.” (Ahkaf, 15)

 

İnsanın en mükemmel yaratılışlı varlık olduğu hususunda inanan ve inanmayan herkes ittifak halindedir. İnsanın mükemmel yaratılışta olması insanın bir çabası sonucu olmadığı için mükemmeliyetindeki övgüleri ve teşekkürleri hak eden de insan değil, Sizi, rahimlerde dilediği gibi şekillendiren O’dur…” (Âl-i İmran, 6) ayeti gereği yerlerin ve göklerin yegâne sahibi ve yaratıcısı olan Allah’tır.

 

İnsanın “…Doğrusu ben tevbe edip sana yöneldim. Ve ben gerçekten Müslümanlardanım.” demesi yeni bir hayat için çok önemli bir başlangıçtır. Bu yöneliş gerçek bir teslimiyettir ve iradesini bilinçli olarak yaratanın emrine vererek hakikati bulmak ve gerçekten özgür olmaktır. Varlık gayesinden habersiz olduğu için şuursuzca yaşayanlar kendini ve etrafını sorgulayamayan, tevbe edip gittiği yanlış yoldan dönemeyen, Rabbine teslim olamayıp varlığın hakikatini kavrayamamış kimselerdir. Onlar her şeyin sahibini kendileri zannedip sahte bir sahipliğin peşine düşmüş kimselerdir. Yaratılmasında ve yaşatılmasında kendi payları hiç olmadığı halde güzelliklerini yarıştırırlar. Kendileri yaratmadığı, türetmediği, bereketlendirmediği halde malda ve mülkte yarışırlar. Yapmadıkları işler ve hayırlarla övünmek ve övülmek isterler.

 

Selim bir fıtratla hareket eden kulun sevinci ve övüncü ise Allah’ın kendisine ihsan ettiği şeylerle emek harcayarak, zaman harcayarak, mal-mülk harcayarak gerektiğinde sevdiklerinden ve kendi canından vazgeçerek nefsine basıp Rabbine itaat edebildiğinde gerçekleşir. Onun övülmesi ya da övünmesi; tevbe edebildiğinde, anne-babasına itaat edebildiğinde, onlara dua edebildiğinde gerçekleşir. Zira Rabbimiz bize;

 

  •  “…Anne ve babaya iyilik edin.
  • Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa, sakın onlara ‘öf’ bile deme
  • Onları azarlama. İkisine de tatlı ve güzel söz söyle.
  • İkisine de acıyarak tevazu kanatlarını indir.
  • Ve şöyle de: “Ey Rabbim! Onların beni küçükten terbiye edip yetiştirdikleri gibi sen de kendilerine merhamet et.” (İsra, 23-24) diye emretmiştir.

 

Âlemlere rahmet olarak gönderilen Yüce peygamberimiz de;

 

  • Ana-babasına iyilik edene müjdeler olsun! Allah onun ömrünü uzatır. (Buhârî)
  • Ana-babası, yanında yaşlandığı halde, onların rızalarını alamayıp cenneti kazanamayanın burnu sürtülsün. (Tirmizî)
  • Allah Teâlâ’nın rızası, ana-babanın rızasında, gazabı da ana-babanın gazabındadır. (Tirmizî)
  • Cihâd, Allah yolunda sadece kılıç sallamak değildir. Ana-babaya veya evlâda bakmak da cihattır. Ele muhtaç olmamak için çalışmak da cihattır. (Deylemî)
  • Bir gün Peygamber Efendimiz aleyhisselam’ın huzuruna bir kimse gelerek dedi ki: “Ya Rasûlullah! İzin verirseniz sizinle beraber gazaya gelip cihad etmek istiyorum.” Dedi. Peygamberimiz “Anan-baban var mı?” diye sorunca “Evet, var.” dedi. Peygamberimiz “Onların yanında bulun! Senin cihâdın, onlara hizmet etmektir.(Müslim) buyurdu.
  • “Büyük günahlardan birisi de adamın kendi ana-babasına sövmesidir.” Dediler ki: Ya Rasûlullah, adam hiç kendi ana-babasına söver mi?” Cevaben şöyle dediler: “Evet... Adam bir başkasının babasına söver; o da onun babasına söver. O, onun anasına söver; o da onun anasına söver.” (Buharı ve Müslim) buyurmuştur.

 

İslam’ın anne-baba, kardeş, akraba, eş ve dostlar ile onların hukukları hakkında emir, tavsiye ya da nasihatlerinde bir eksiklik yoktur. Eksikliğimiz en azından; “...Nihayet insan, olgunluk çağına erip kırk yaşına varınca der ki: Rabbim! Bana ve ana-babama verdiğin nimete şükretmemi ve razı olacağın yararlı iş yapmamı ilham et. Benim için de neslim için de iyiliği devam ettir. Ben sana döndüm. Ve elbette ki ben Müslümanlardanım.” (Ahkaf, 15) diyemememizdedir.

 

Birçoğumuz için ömrümüzün yarısından fazlasını yaşadığımız halde olgunlaşmamamızdadır. İçimde bir çocuk var diyenleri de utandırır bir tavırda olmamızdadır. O çocuksu davranışı bir türlü atamayıp dışımızdaki çocuğu bütün şımarıklığı ile hala yaşatıyor olmamızdadır.

Yazımızı paylaşın..

Facebook Twitter Whatsapp’ta Paylaş Google Email Print LinkedIn Pinterest Tumblr