Temmuz 2012 İdris ARPAT A- A+
A- A+

Dünya Dedikleri

İnsanlar dünyâsı sığ ve yalınkat görünüyor. Derinlikli, engin gönüllü insanlar elbette vardır ama bu, devede kulak, denizde damla misâlidir. Ekserü-n nâs (insanların kâhir ekseriyeti) sığ ve yalınkat. İnsan insanın dostu, insan insanın cenneti olamıyor maalesef. İnsan insanın problemi olup çıkıyor. İnsan, olup-bitenleri gördükçe, yaşananları duydukça, “işin sonu perişanlık efendim.” demekten kendini alamıyor.

“Ölüm” deyince, müslümanın aklına öte dünya geliyor. Oranın daha güzel oluşu, saâdetler ve selâmetler yurdu oluşu, kaygı, korku ve endişelerden uzak oluşu insan yüreğine su serpiyor. Şânı Yüce Kitabımız’da Allah’a ve âhirete imânın tekrarlanıp durmasının bir hikmeti de bu olmalı.

“Dünya, âhiretin tarlası” olarak görülmeyip kendi başına ele alınırsa boşuna bir yorgunluk, neticesiz bir çaba olarak algılanabiliyor.

“Dünya bir allı gelinmiş, her gelen bir kucaklar geçermiş.” “Dünya bir penceredir, her gelen bakar geçer.” Köyümüzde, çocukluğumuzda büyüklerimizden böyle duyardık. “Dünyânın ne şeker olduğunu anlayabildik ne zeher (zehir) olduğunu.” “Az yaşa, çok yaşa, ille de ölüm gelecek başa.” sözleri de köyümüzde zaman zaman tekrarlanırdı.

Prof. Dr. Neclâ Pekolcay hocamız sağlığında hâtıralarını yazdı ve adını “Geçtim Dünya Üzerinden” koydu.

“Dünya dedikleri bil gölgeliktir.” Her yolcu gelir, biraz istirâhat eder ve çeker gider.

Ne yalan söyleyeyim; tâ çocukluk günlerimden bugüne, insanlar dünyâsını samîmî, içten, derinlikli, dostça bulmadım. Bu evsafta olanlar, az da olsa vardı ama bu, hayâtı sıcak, câzip ve sevimli hâle getirmeye yetmiyordu. Ömrümüz peygamberâne bir derinlik özlemleriyle geçti. Aradığımızı bulamadıkça hüznümüz yoğunlaşıyordu.

Tabiât, tabiî atmosfer çok güzel ayarlanmış. Her bir yön, her bir iklim ayrı bir âlem. Dağ dere, ova bayır, çimen çayır her birisi ayrı bir güzellik, ayrı bir ihtişam. Tabiatta insan gözünü rahatsız eden bir manzara göremiyorsunuz. Küçücük bir desenin de, küçücük bir meşenin de kendine göre bir âhengi var. Kademe kademe, derece derece ama genelde insanın dikkatini çekiyor. Âlem güzel. Düşündükçe, dikkatimizi yoğunlaştırdıkça daha da güzel.

Ölümlü dünyâda insan hep acılar,hep kaygılar taşıyarak dolaşıyor. Saf ve hâlis saâdet sanki yok gibi var.

Eh, dünya dediğin bu kadar işte. “Âgâh olalım,dünyâda yaşamıyoruz, sâdece geçip gidiyoruz.” Dünya insana yetmiyor. “Yürüyoruz acıların, kaygıların üzerine, dünyâya sığmıyoruz.”

Yazımızı paylaşın..

Facebook Twitter Whatsapp’ta Paylaş Google Email Print LinkedIn Pinterest Tumblr