Sorunlu Değil, Sorumlu Çocuklar Yetiştirmek

Sorunlu Değil, Sorumlu Çocuklar Yetiştirmek

 

‘Yükümüz ağır

 sorumluluk duygumuz ise zayıf’

Cahit Zarifoğlu

 

‘Kızım 13 yaşında odasını toplamıyor, kıyafetlerini kirli sepetine atmıyor, okul çantasını bile hala ben kontrol ediyorum, yemek yediği masayı olduğu gibi bırakıyor, başkalarının hakkına saygı göstermiyor özellikle kardeşine karşı çok acımasız…’

‘6 yaşındaki oğluma yemeğini hala ben yediriyorum, ayakkabılarını ve kıyafetlerini ben giydiriyorum, oyuncaklarını topluyorum, arkadaşlarıyla oyuncaklarını paylaşmıyor, parkta salıncak bulmuşsa hep sallanmak istiyor bekleyenler umurunda olmuyor…’

‘20 yaşındaki kızım gelen misafirin yanına çıkıp hoş geldiniz demiyor, ev işlerinde yardımcı olmuyor, karnını doyuracak bir şeyler hazırlayamıyor, valiz hazırlarken benden yardım bekliyor, kendi sınırlarını bilmiyor ki başkalarının sınırlarını da bilebilsin…’

‘Oğlum 15 yaşında ders çalışmıyor, sürekli telefonda vakit geçiriyor, ben okumayacağım diyor, yanlış arkadaşları var, bizim söylediğimiz her şey yanlış iken arkadaşlarının söylediği her şey doğru ona göre. Evde hiçbir sorumluluk almıyor…’

‘Kızım ergenlik çağına girmesine rağmen namazlarını kılmıyor, kardeşlerinin haklarına riayet etmiyor, yalan söylüyor, geçen gün de arkadaşının eşyasını izinsiz eve getirmiş…’

Danışmaya gelen ebeveynlerin anlattıkları problemlerle başlamak istedim yazıma. Sorunlar tek tek sıralanırken sihirli bir değnekle dokunup çocuklarının bir anda sorumluluk sahibi olmasını bekleyen anne ve babalar… Ancak unuttukları bir şey var çocuğun kendi davranışlarının sorumluluğunu alması, yeterince büyüdüğün de, bir gün içinde kazanabileceği bir beceri değildir.

Sorumluluk kavramını şu şekilde tanımlayabiliriz: Kişinin, erken çocukluk döneminden itibaren, gelişim özelliklerine ve yaşına uygun düşen görevleri yerine getirmesidir. Sorumluluk almayı öğrenen çocuk iş bitiren güçlü bir birey olur.

Sorumluluk bilincinin gelişmesi, yaşamın ilk yıllarından itibaren atılan adımlar ile mümkündür. Hayat ile ilgili diğer değerler gibi sorumluluk da çocuğun öncelikle anne babasından, daha sonra sosyal çevresinden öğrendiği ve geliştirdiği bir beceridir. Kazanılan her beceri çocuğun bireyselleşmesinde, bağımsız, kendine yeten bir birey olmasında önemli adımlardır. Kendi ihtiyaçlarını tek başına karşılama becerisini kazanan çocuğun, yetişkinlere duyduğu bağımlılık giderek azalır. Davranışlarının sonucunu yaşadıkça, gelişen becerilerini kullandıkça, çocuğun kendine olan güveni artar. Becerilerini kullanması ve geliştirmesi için fırsat verilmeyen çocukların ise yeterlilik duygusu ve özgüven gelişimi sınırlanır.

Sorumluluğun gelişimi çocuktan çocuğa farklılık gösterir. Ancak genel gelişim özellikleri açısından değerlendirdiğimizde, çocukların evde yerine getirebilecekleri sorumluluklarını bilmek, bize beklentilerimizi ayarlayabilmemiz açısından yardımcı olabilir. Buna göre;

Altı yaşında bir çocuk; tek başına giyinip soyunabilir. Ufak tefek ev işlerinde yardımcı olabilir(sofrayı kurma, bahçe sulama vb). Sofrada tek başına yemeğini yiyebilir. Oyuncaklarını toplayabilir. Üzerinden çıkardığı kıyafetleri yardımla katlayabilir. El-yüz temizliğini yapabilir. Dişlerini fırçalayabilir.

Yedi yaşında bir çocuk; çantasını hazırlayabilir. Başladığı işi bitirebilir. Sahip olduğu evcil hayvanın bakımı ve ihtiyaçlarını karşılayabilir. Proje ve ödevlerini hazırlayabilir(ihtiyaç duyduğunda yardım etmekle, başından sonuna yanında olmak ayrı şeylerdir)

Sekiz yaşında bir çocuk; hatırlatmadan öz bakımını yapabilir ve odasını toplayabilir. Okul eşyalarına sahip çıkabilir. Okuldan gelen mesajları size iletebilir. Dersleriyle ilgili sorumlulukları alabilir.

Dokuz-on bir yaş aralığındaki çocuklar; ilgilerini belirleyip, zaman planlaması ve günlük programlar yapabilir. Zamanını iyi kullanabilir. Ev dışı yakın yerlere gidip gelebilir. Arkadaşlarıyla iyi ilişkiler kurabilir. Alışveriş yapabilir.

Sorumluluk duygusunun gelişmesi, tıpkı bir tohumun yeşermesi gibi uygun koşullara ihtiyaç duyar.

1. Model Olmak: Çocuğun dünyaya dair tüm öğrenme süreçleri şüphesiz içine doğduğu ailede başlar. Ebeveynlerinin sorumluluklarını yerine getirdiğini, yerine getirilmeyen sorumlulukların ev içerisindeki sonuçlarını gören çocuğun zihninde sorumluluk kavramıyla ilgili temel algı ve gerekli modeller oluşmuş olur.

2. Fırsat Vermek: Çocuklarımızın sorumluluk almayı öğrenebilmeleri için onlara fırsat vermemiz, sorumluluk alabilecekleri bir ortam oluşturmamız gerekir. Kendisine seçim hakkı verilmemiş, seçimlerinin getirdiği sonuçlarla hiç yüzleşmemiş çocukların sorumluluk alma becerilerinin gelişmesini bekleyemeyiz.

3. Saygı Duymak: Kararlarına, seçimlerine ve en önemlisi haklarına saygı duyulan çocuk, sosyal sorumluluk bilincini daha kolay ve anlamlı bir şekilde kazanacaktır.

4. Farkındalık: Bir insanın sorumlu olması için, o insanın sorumlu tutulacağı konuda bir farkındalığı bir bilinci olması gerekir.’ diyor psikolog Doğan Cüceloğlu. O zaman ebeveynler işe farkındalık kazandırma ile başlamalı.

5. Rutin Oluşturmak: Birlikte ya da yalnız başına uygulayacağı bazı rutinler oluşturmak ve bu rutinleri ne kadar düzenli uyguladığını gözlemlemekle işe başlanabilir. Bizim en büyük problemimiz sürdürülebilirlik… Kararlar alırız, planlar yaparız iki üç gün sonra bırakırız. Böyle olmaması için rutin takipleri ebeveynlerin görevidir. Bu aşamada verilen görevler yerine getirildiğinde takdir etmeyi unutmamak gerekir.

6. Motive Etmek: Bir şey başarmak istediklerinde çocukları motive etmek çok önemlidir. Başarısız olduklarında ya da sorumluluklarını uygulamadıklarında anlayışlı ve sabırlı bir tutum sergilemek gerekir. Sorumluluklarını sizden korktuğu için yerine getirmesi doğru bir kazanım sayılmaz. 

Sorumluluğu kabul edebilmek insanın değerinin ölçütüdür. Kişinin Allah’a iman ve teslimiyeti ne kadar derinse, başka varlıklara karşı duyduğu alaka ve sorumluluk da o kadar içtendir.

Küçük Prens kitabından bir alıntıyla bitirelim, ‘Ölene kadar sorumlusun, gönül bağı kurduğun her şeyden…’

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.