MAVERADAN MACERAYA-Bir Selam Yeter mi Ağam?

Es selamü aleyküm ve rahmetullahi ve berakatüh. Hz. Adem’in genetiğine kodlanan ilk kelam işte bu selamdır. Melekler cennette ilk insanı böyle selamlamıştı. Allah; Adem ile Havva evladını, verdikleri kulluk sözleşmesine sadık kalmaları, Kur’an ahkamına pazarlıksız iman edip salih amel işlemeleri, yaşadıkları çile ve eziyetlere sabır ve metanetle direnmeleri sonucu cennetinde cemaliyle müşerref kılıp selam yurdunda ağırlayacağını vadetmiş, Yunus Suresinin 25. ayeti ile herkese açıktan selam vermiş ve davetiye göndermiştir.
Selam; kusursuz olmak, kurtulmak ve rahatlamaktır. Selam; emniyet, esenlik ve barışın ifadesidir. Selam, ruhi ve bedeni hastalıktan arınmaktır. Selam, insanların birbirine sağlık ve esenlik dilemesidir. Selam; sosyal bir eğitim, bir görgü/nezaket ve ahlak kuralıdır. Selam, İslam’ın sembolü, kardeşliğin anahtarı ve Müslümanın parolasıdır. Selam, sevgi-kardeşlik-dostluk ve birlikte yaşama kültürünün harcıdır. Selam, aile ocağının merhamet-meveddet ve muhabbet kaynağıdır. Selam toplumsal barışın ve uzlaşmanın sözlü teminatıdır. Selam, Allah’ın kelamıdır. Selam vermek sünnet, almak ise farzdır. Cenab-ı Hak; Saffat Suresinin akışı içinde Nuh, İbrahim, Musa, Harun ve İlyas isimli peygamberlere ve bütün elçilere genelde selam vermiştir. Kuşeyrî’ye göre; bir kulun Allah’ın selam isminden alacağı nasip aklı selim ile düşünüp kalbi selim ile hareket etmesidir.
Bir selamlaşma örneği olan Et-tahiyyat duası; Mirac Gecesi buluşmasında Allah, Peygamber ve Melekler arasında geçen hatıra bir metindir. Selam; namazdan çıkış cümlesidir. Namaz sonundaki sağa selam miraç dönüşü orda kalan meleklere, sola selam ise dünya ehline verilen mesajdır. İstilam; Mekke’de Harem-i Şerif içinde tavafa başlarken Kabe’nin doğu köşesinde bulunan Hacerül Esved’e hürmet için verilen selamdır ki; cennetten indirilen o manevi kameraya bakıp “Lebbeyk! Ya Rabbi, huzuruna geldim, buyur emrindeyim” demektir. Allah; es-Selam ismi şerifi ile aşırı sıcağa karşı rüzgâr, müzmin hastalığa karşı şifa, onulmaz derde karşı deva, ödenmesi zor borca karşı çare üretip hoş safa kılar.
Peygamberlerin isimleri anıldığında “aleyhis selam” diyerek manevi şahsiyetlerini selamlamak onların şefaatlerini ilzam eden güzel bir davranıştır. Selim, Selimiye, Selami, Selman, Süleyman, Süleymaniye ve Abdüsselam güzel isimlerdir. Selam verene misliyle karşılık verilir ve oturunca da Merhaba denir. Merhaba, bolluk, rahatlık, huzur ve afiyet temennisidir. Müslüman selama en layık kişidir. Müslüman olmayanlara kendi dilinden selam vermek, birlikte yaşama kültürünün bir gereğidir. Selam, sevgi ve özgürlüktür.
Hz. Meryem (as), “doğduğum gün, öleceğim gün ve yeniden hayata döneceğim gün selam/esenlik benimle olacaktır” demiştir. Divan Şairi Fuzuli merhum “selam verdik borçlu çıktık” denilen yerlerde, selam ve kelamın para ile alınıp satıldığı devirlerde verdiği selamı rüşvet değildir diye almayanları şikâyet etmiştir. Necip Fazıl merhum da selama layık olmayan münafık tipler için “Ne senden bana rükû ne benden sana kıyam/Bundan sonra selamün aleyküm, aleyküm selam” diyerek rest çekmiştir. Peygamber aşığı müminler, hacca gidemeyip de gidenleri uğurlama törenlerinde vedalaşırken “Uçun kuşlar Medine’ye ya Muhammed diye diye. Selam götürün hediye ya Muhammed diye diye” ağlamışlardır. Leyla Kerem’ine selam vermiş. “Bana gerçekten aşık isen kolunun birini gönder” demiş. Kerem de ulak ile cevap vermiş, “Hangi kolun olsun Leyla’m? Bu kolun ikisi de sana ait” demiştir.
Vaktiyle; 1 Mayıs İşçi ve Emek Bayramını fırsat bilerek Almanya’dan hacca giden bir işçi kardeşimizin arkadaşlarıyla işyerinde vedalaştığını gören Alman iş insanı Hans, “Madem öyle, benden de selam söyle Ahmed’e!” diyerek işçisini uğurlar. İbrahim Efendi kafile ile Medine’ye uğrar, Peygamber Efendimize Ravza-i Mutahhara’da Hans’ın da selamını sunar. Hans, o gece rüyasında peygamber efendimizi görür. Peygamberimiz ona “selamın geldi Hans, amma kendin niye gelmedin?” diye sorar. Rüyadan çok etkilenen Hans ihtida eder, Müslüman olur ve Hasan ismini alır. Bir selam yeter mi Ağam? sorusunun cevabı olur.
Sevgili Gençler! Selam ile ilgili detaylı bilgi için lütfen ikiziniz Kur’an’a selam verin, nazm-ı celilin simli kapağını açın ve ayetlerin tefsirine bakın. Evlerinize girerken hane halkına selam verin, Allah’tan bağışlanma dileyin. Size Z Kuşağı deyip sahiplenmek isteyen cahillere işinize-gücünüze bakın, herkes evine, şeytan damına, bizim zorbalarla işimiz olmaz deyin. Kalbindeki imanı ve alnındaki nuru ile hareket eden uğurlu insanların “size selam olsun, aramıza hoş geldiniz ne iyi ettiniz” seslerine kulak verin, kucak açın. Selamı alıp vermek bir Müslümanın diğer Müslüman kardeşinin üzerindeki altı hak ve görevden birisidir. Unutmayın. Selamı yaymak, tanınan-tanımayan Müslümanlarla selamlaşmak en hayırlı işlerdendir. Peygamber Efendimiz, Enes bin Malik’e; “Yavrucuğum! Ailenin yanına girdiğin zaman selam ver. Bu senin ve ailen için bereket olur” demiştir.
Diriliş gününde herkesin mahşer yerine hesap vermek üzere dünyada tabi oldukları imamları/önderleri ile çağrılacağını, cennete ve cehenneme zümreler halinde girileceğini aklınızdan çıkarmayın. Sadıklarla beraber olun. Size özenle selam veren kardeşinizin selamını öpüp başınıza koyarak en güzel bir şekilde karşılık verin, “Sen Müslüman değilsin, senin selamın da lazım değil” demeyin. Önyargılı olmayın. Sizden aman dileyene kılıç kuşanıp kurşun atmayın. Toplum hayatında selam ile giriş çıkış yapın. Selam, kelam ve merama dikkat edin. Müslüman; dilinden ve elinden zarar gelmeyen serin insandır. Selam, İslam’ın hedeflediği sevgi ve kardeşlik toplumu oluşturmak için çok önemli ve etkili bir iletişimdir. Selam, akrabalık ve dostluk kapısının anahtarıdır. Tersine çevirmeden hangi kapıyı hangi anahtar ile açmayı bilmek büyük bir maharettir. Bir yerde selam varsa orada sevgi, saygı, barış, huzur, esenlik, rahmet, bereket, hak, hukuk, adalet, birlik, beraberlik, neşe ve mutluluk vardır. Mutluluk için bir kilimin yettiği odada bir dilim karpuz da yeter, kucak dolusu bir selam da yeter. Çünkü; selam iyiliğin menbaıdır. İnsan da iyiliğin kölesidir. İyiliğin karşılığı en az yine bir iyiliktir.
Selam barış, güven ve emanetin teminatıdır. Sabrın sonu selamettir. Selametin sonu cennettir. Asker selamını ve kabir ziyaretlerinde verilen selamları iyi anlayın. Herc-ü merc olduğumuz Ye’cüc ve Me’cüc’ün fitne ateşinin bacayı sardığı vehen günlerinde kim, kimi, neye, nereye, neden, niçin, nasıl, nerede ve ne zaman çağırıyor bilinmiyor. Lakin Allah kullarını selam yurduna çağırıyor. Cennet ne güzel bir konak ve ne yahşi bir barınaktır. Cennet ehli ne güzel misafirlerdir. Selamün aleyküm. Firdevs ve Adn cennetlerinde temelli kalmak üzere hoş geldiniz, şeref verdiniz iltifatına mazhar olmak ne harika bir duygudur. Haydi hoşça kalın. Esen kalın-şen kalın amma hatta kalın ve aklınızı çalıştırın, Allah’a emanet olun. Mü’minlere rahmet ola, münafıklar mahrum kala, Yunus Emre doğru yola, gidenlerden eyle bizi Ya Rabbel alemin! Âmin.
Fi sebilillah Rahmanın yolunda yürüyen kervana, kârbana, kasvaya ve yolculara selam olsun. Önden giden atlılara, ashab-ı yemin’e, sadıklara, salihlere ve aşıklara selam olsun. Heva ve hevesine uyup şeytan tüylü ve Nemrut huylu arkadaşının, yalın aklının kurbanı olanlara veyl olsun, yazıklar olsun, yuh olsun. La merhaben bihim…
Allahümme entes Selamü ve minkes Selam, tebarakte ya zel Celali vel İkram.