Hangi İlaç Ne Zaman Hangi Besinle?

Besin-ilaç etkileşimleri, ilacın ve besinin farklı mekanizmalarla farklı organ veya dokularda etkileşime girmesi sonucu ilacın/besinin yapısının ve etkinliğinin değişmesi durumudur. Bu değişim ilacın veya besinin vücuttaki davranışını ve cevabını olumlu veya olumsuz anlamda etkileyebilir. Olumsuz değişimde ilaca yanıtsızlık veya istenmeyen yan etkiler, besinlerden gerekli faydanın sağlanamaması olabilir.
Besin İlaç etkileşiminde risk oranı normal bireylere göre yüksek olan bireyler; çoğunlukla yaşlılar, çocuklar, gebeler, yetersiz beslenenen ve kronik hastalığı olan bireylerdir.
Sağlık Bakanlığı’nca 2022 yılında yayınlanan Sağlık İstatistikleri Yıllığı 2020 verilerine göre her 1000 kişiye düşen günlük ilaç tüketim miktarı verilerine bakıldığında en fazla sindirim sistemi ve metabolizma ilaçları kullanılmaktayken devamında sırasıyla kardiyovasküler sistem ilaçları, kan ve kan yapıcı ilaçlar, sinir sistemi ilaçları, solunum sistemi ilaçları , genito üriner sistem ve hormon ilaçları, kas ve iskelet sistemi ilaçları, sistemik antienfektifler kullanılmaktadır.
Besin-ilaç etkileşimi hem mekanizması hem de ilaç ve besin grup çeşitliliği ile çok geniş bir konu iken yazımızda sık karşılaşabileceğimizi düşündüğümüz besin ilaç etkileşimine neden olabilecek bazı ilaçlardan bahsedeceğiz.
Proton pompa inhibitörleri dediğimiz halk arasında mide koruyucu olarak bilinen ilaçlar, mekanizma olarak midedeki asit miktarını azaltırlar ve gastroözofageal reflü hastalığı, mide ve bağırsak ülserleri, ilaç ilişkili ülserler gibi çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılırlar. FDA 2011 tarihli ilaç kullanımına ilişkin güvenlik duyurusunda; Düşük magnezyum seviyelerinin Proton Pompa İnhibitörü ilaçların uzun süreli kullanımı ile ilişkilendirilebileceğini duyurmuştur. Yine ülkemizde reçete edilen PPIların kısa ürün bilgisinde; uzun süreli tedavi gerektiren durumlarda adı geçen PPI’ın B12 vitamininin emilimini azaltabileceği bilgisi verilir. Bu sebeple uzun süreli kullanımlarda periyodik olarak magnezyum ve b12 seviyesi kontrol edilebilir.
İçerdikleri metal iyonları sebebiyle antiasitler gebelik döneminde, demir eksikliği tedavisinden kullanılan demir preparatları ve besinlerden alınan elementer demirle etkileşime girebilirler ve demirin emiliminin azalmasına yol açarak demir takviyesinin etkinliğini azaltabilirler. Bu sebeple gebelikte sık reçete edilen mide yanması şikayeti ile kullanılan antiasitler ve demir haplarının aynı anda alınmaması gerekmektedir. İkisi arasında en az 4 saat aralık olması tavsiye edilen kullanım şeklidir. Demir preparatları aç karnına ve C vitamini ile birlikte alındığında emilimi artmaktadır. Hastalara demir ilaçlarını sabahları aç karnına portakal suyuyla alması tavsiye edilmektedir. Ancak hastanın tolere edemediği ilacı kullanımını kesme noktasına geldiği durumlarda tok alabileceği önerisinde bulunulmaktadır fakat bunun da istenen faydalanımı azaltacağı göz önüne alınır.
Halk arasında kan sulandırıcı ilaçlar olarak bilinen ilaçlar arasında olan varfarin düzenli aralıklarla kan kontrolü gerektirmekte ve geçirilmiş kalp krizi, geçirilmiş emboli, atrial fibrilasyon, kalp kapak replasmanı gibi durumlarda kullanılmaktadır. Varfarin, K vitamini üzerinden etki gösterdiği için K vitamini içeren besinlerin tüketiminden etkilenmektedir. Brokoli, lahana, ıspanak gibi yeşil yapraklı sebzeler içerdiği K vitamini sebebiyle varfarinin etkinliğini azaltmaktadır. Bu da kalp krizi, inme, pulmoner emboli gibi tehlikeleri beraberinde getirmektedir. Bu sebeple varfarin kullanan hastalar K vitamini içeren gıdalarda dalgalı seyre yol açabilecek aşırı tüketim veya kesme yapmamalı ve dengeli almalıdır.
+2 değerlikli iyon kaynakları (Ca, Mg, Zn, Fe gibi) bazı antibiyotiklerle bağlanarak emilimini engeller. Bu sebeple, mineral takviyeleri antibiyotiklerden iki saat sonra alınmalıdır.
Klinik pratikte sık karşılaşılan etkileşimlerden biri de tiroid hormon tedavisi alan hastaların tiroid hormonunu tok olarak veya demir gibi emilimi azaltan preparatlarla birlikte almalarıdır. Levotiroksine ait kısa ilaç bilgisinde, levotiroksinin sabahları aç karnına kahvaltıdan yarım saat önce bir miktar sıvıyla alınması önerilmektedir. Oral demir preparatları, antiasitler, kalsiyum tabletler, proton pompa inhibitörleri gibi sık reçetelendirilen ilaçlar levotiroksin emilimini azaltırlar. Bu yüzden eğer hasta aynı anda hem tiroid ilacı hem mide koruyucu hem de demir tedavisi alıyorsa; ilk olarak tiroid ilacını sabah aç karnına almalı sonrasında öğle yemeğinden 1 saat önce mide koruyucusunu alabilir akşam yemeğinden en az iki saat sonra veya yatmadan önce de demir ilacını alabilir.
Psödoefedrin içeren grip ilaçları ve kafein birlikteliği sinirlilik ve anksiyete hissini artırır. Aynı zamanda her ikisi de psikostimülan olarak özellikle yaşlı hastalarda hipertansif krizlere sebebiyet verme ihtimali taşımaktadır.
Metformin tip 2 şeker hastalığı tedavisinde çoğunlukla ilk seçenek olarak kullanılan bir oral antidiyabetiktir. Çalışmalar uzun süreli metformin kullanımı ile B12 eksikliğinin ilişkili olabileceğini göstermektedir. Bu sebeple kılavuzlar metformin kullanan hastaların düzenli aralıklarla B12 vitamin düzeyinin takip edilmesini önerir.