SÖZ MEYDANI – Pusuda Yatanlar ve Sinenler

SÖZ MEYDANI – Pusuda Yatanlar ve Sinenler

2014 yılında Avanos Anadolu İmam Hatip Lisesi müdürü oldum. Okulumuz her türlü bayram ve kutlama programlarında aktif olarak görev alırdı. Genel olarak da 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitlerini Anma ile 12 Mart İstiklal Marşının Milli Marş Olarak Kabulü programlarını biz üstlenirdik.

1.Olay: 2018 yılı 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü’nün kutlanması öncesi Avanos Milli Eğitim Müdürlüğünde toplantı yapılıyor. Avanos merkezdeki okul müdürleri Milli Eğitim İlçe Müdürü başkanlığında kutlama programını görüşüyoruz. Avanos’un ücra bir yerinde kutlanmasına itiraz ettim. Nöbet tutulan en merkezi meydanda (15 Temmuz gecesi) yapılması emri var dedim. Böyle karar vermişler denildi. Şiir, konuşma, müzik, video film gibi etkinliğe ekleme teklifi var mı denildi. Bende 15 Temmuz ve bütün şehitlerimiz için Kur’an-ı Kerim okunmalı dedim. Hemen kabul edildi. Okuma görevi de bize verildi. Öğrenciyi görevlendirdim.

Biz toplantıyı 12 Temmuz’da yaptık. 13 Temmuz’da İlçe Milli Eğitim Müdürü çağırdı. Kaymakam bey Kur’an tilavetinin programdan çıkartılmasını istiyor dedi. Bunu müftülük yapıyor demiş. Nasıl olur dedim, programdan nasıl çıkarırız, şehitlerimizin kemikleri sızlar. Kaldı ki ben öğrenci görevlendirdim dedim. Zaten müftülük programda yok. Kaymakam ben böyle istiyor denildi ve Kur’an programdan çıkarıldı. Ben bunu kabullenemedim ama kaymakamın muhatabı İlçe Milli Eğitim Müdürü. Bu durumu okuldaki idarecilere ve öğrenciye anlattım. Milli Eğitim Müdürü Kaymakama benim itirazımı anlatmış ama reddetmiş.

Bu arada konuyu milletvekiliyle paylaşacağımı müdür beye söyledim. Ben aradım cevap vermedi dedi. Ben de milletvekilimiz Mustafa Açıkgöz’ü aradım ve durumu anlattım. O da Kur’an’ı okutun o “ş.size” rağmen dedi. Sayın vekilim siz arayın ya da aratın dedim.

Cumartesi sabah müdür bey Kur’an Okunacak diye beni aradı. Ne oldu deyince kaymakam arayıp söyledi dedi. 15 Temmuz Pazar kutlamasında öğrencimiz Ali Çiftçi, Kur’an okudu, mealini de yazılı verdik. Çok kıyıda bir yerde yapıldığından az sayıda katılımcı mutlu oldu. Tabi başta Kaymakam bey olmak üzere mutsuzlar da olmuştur.

15 Temmuz’da kaymakama rağmen Kur’an okundu, sağ olsun vekilimiz ve sebep olanlar. Mutluluğun zirvesindeyim. 16 Temmuz Pazartesi günü Kaymakam, Avanos İlçe Milli Eğitim Müdürünü arıyor. “Vekilin nasıl haberi oldu?” diyor. O da “Kur’an okuyan öğrencinin velisi telefon etmiş olmalı” diyor. “İmam Hatip Lisesi müdürünü al gel” diyor. Biraz sonra müdür kaymakama benim için “hastaymış” diyor. Benim haberim yok tabi. “Peki yarın gelin” diyor. Hemen o gün müdür bey üç günlük rapor alıyor. Yani bir nevi kaymakamla muhatap olmamak için kaçıyor.

Salı sabah Kaymakamlıktan beni kaymakamın çağırdığı söylendi. Gittim, sekretere geldiğimi söylemesini istedim. Girdi, söyledi. Beklesin demiş. 5 dakika sonra Kaymakam beyin işi çıktı, sizinle sonra görüşecek dedi ve ben ayrıldım. Beni bir daha çağırmadı.

2. Olay: 2018 yılı İstiklal Marşı’nın kabul yıldönümü programı bizde. Okul olarak program taslağını sundum Milli Eğitim’e. Onlar da kaymakamlığa sunmuş. Tabi programın açılışında Kur’an-ı Kerim tilaveti var. Sonra Taceddin Dergahı görseli (video ve slayt) var. Bu ikisinin üzerini çiziyor ve program taslağını iade ediyor.

Buyurun cenaze namazına. Müdür bey bu ne hal, bu rahatsızlık neden dedim. Bu arada önceki müdür Mehmet bey başka bir sebepten açığa alındı, yerine şube müdürü vekalet ediyor. O da geçmişi bilmiyor tabi. Bana “yahu hocam Kur’an okunmasına karşı çıkılır mı, bu nasıl iş?” diyor. Ben müdürüm, muhatap sizsiniz ama bana derseniz ki bildiğinizi yapın, ben mücadele ederim. Bir şey diyemiyor ama sıkıntısından dudağının uçukladığını söyledi.

Bu arada ben Nevşehir İl Milli Eğitim’e (MEM) ve Memur-Sen’e bilgi verdim. Hatta üstünü çizdiği davetiye taslağını gönderdim. MEM’den bir şey beklemiyordum. Memur-Sen başkanı Mustafa bey Vali beyle görüşmüş, durumdan haberdar etmiş. Vali beye benim bilgi notumu ulaştırmışlar. Vali bey de kaymakamı arayıp sormuş. O da benim bilgi notumu doğrulamış. Sebep olarak programda Kur’an okunmasına Avanos’ta toplumsal manada tepki oluşuyor… noktasında cevap vermiş. Vali bey de asıl okunmaması tepki oluşturur diyerek hem 12 Mart hem 18 Mart’ta Kur’an okunmasının gereğini belirten bir yazıyı Avanos Kaymakamlığına, okulumuza ve Çanakkale programını yapacak Anadolu lisesi müdürlüğüne göndermiş. Programda Kur’an okundu ve kaymakam da dinledi. Biz çok mutlu olduk ama birkaç azınlık mutsuz olmuşsa bilemeyiz.

3. Olay: 2018 öğretmenler günü kutlaması. Kaymakam değişti ve Ağustos’ta yeni Kaymakam göreve başladı. Güzel bir insan, mantıklı, sevecen, çalışkan. Avanos Milli Eğitim Müdürü vekaleti değişti. Ben program taslağını yeni müdüre sundum. Yine Kur’an-ı Kerim’le açılış var. Program taslağındaki Kur’an tilavetine yeni kaymakam da karşı çıkıyor. Kutlama komitesinin kararında bu yok diyor. Müdür beye de “Böyle bir teamül var mı?” diyor. Öyleyse programda olmasın diyor.

Bilgi bana ulaştı. Ben yine itiraz ettim. “Şehit ve rahmetli öğretmenler için Kur’an okunmasının teamülü mü olurmuş, kaldı ki bazı ilçeler de okuttu.” dedim. Nevşehir Milli Eğitim Müdürünü aradım, dönüş olmadı. Ben de mesajla durumu açıkladım, mesajıma mesajla döndüler. “Kutlama programlarına ilçe kutlama komitesi karar verir ve bizimle ilgisi yok ama böyle bir teamül de yok, biz hiç okutmadık ”dedi.

İlçe Müdür vekili aramış, bilgilendirmiş de ondan böyle cevap vermiş. Ben de İlçe Müdürüne “Her teamülün bir ilki olduğunu söyledim, biz de ilkini yapalım ve teamül oluşsun.” dedim. Ama o, kaymakam istemiyor dedi. Cuma namazı sonrası cami avlusunda karşılaştığım müdür beye “Ahmet bey yarınki programda ben Kur’an okutuyorum ne olursa olsun” dedim. O da, siz bilirsiniz dedi. Sonra ne mi oldu?

Durumun, Memur-Sen başkanı Mustafa Çiftçi tarafından Vali beye şahsen aktarıldığını öğrendim. Vali bey de durumu Milli Eğitim Müdüründen öğrendiğini ve bu okul müdürünün (yani benim) “provokasyon” peşinde olduğunu aktardığını söyledi. Mustafa bey “Abi durum bu, sıkıntıya uğrama” dedi.

Kaymakam bey çağırdı. “Bizim program taslağından önce kutlama komitesinin programı yaptığını, orda da Kur’an tilaveti olmadığını (ki usül böyledir ama bunun Avanos’ta uygulanmadığı) yine de sordurduğunu ve böyle bir teamülün olmadığını ama sizin okula bunun aksettirilmediğini, ondan programınıza itiraz ettiğini, yoksa kendisinin Kur’an’a karşıymış gibi algılanmasının yanlış olduğunu ve üzüldüğünü ifade etti. Biz de tamam dedik ve olay kapandı.

Balıkesir’in Edremit ilçesinde Kurtuluş törenlerindeki çağdışı görüntülerin yayınlanması ve kutlama komitesi başkanı Kaymakamın açığa alınması bana yukardaki olayları hatırlattı. Türkiye’de belirli bir azınlık hala eski Türkiye’nin peşinde. Medrese hocalarının eli sopalı hilkat garibesi şeklindeki ve Edremit’te temsil edilen görüntülerin 2000 yılı öncesi ders kitaplarında yer aldığını biliyoruz. Yine her ulusal bayram programında benzer ritüellerin göründüğü malumunuz. Ama şimdi yapılan köklü değişiklikler (Milli güvenlik derslerinin kaldırılması, ulusal bayram programlarının değişmesi, genel anlamda İslam karşıtlığının, mazi düşmanlığının müfredattan kaldırılması, kıyafet serbestliği, dini derslerin seçmeli de olsa bulunması, çoğunluk zihniyetinin özgürlükçü olması… gibi), yönetimde bulunan insanların fikri yapısı, anılan olumsuz uygulamaların önüne geçti. Ancak fırsat kollayanların olduğu da görülmüştür.

Öyleyse diri kalalım, uyanık olalım ki sinenler, fırsatçılar meydan bulmasın. Zor kazanımlar büyük mücadele sonucu elde edilir. Herkes kendi alanında diri ve mücadeleci olsun. Allah bize yeter.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.