KAPAK – Cami Merkezli Bir Gençlik

KAPAK – Cami Merkezli Bir Gençlik

 

Allah, insanı topraktan yaratmış ve ona yeryüzünü imar etme, yaşatma görevi vermiştir. Kişi gönlünü, kalbini ve yüreğini imar etmeden de yeryüzünü imar edemez. İnsanın kendisini imar edebilmesi için de imanın ardından ibadete, camiye ve mabede ihtiyacı vardır. Tam bu noktada Allah Resulü’nün;

“Kıyamet gününde insanoğlu, ömrünü nerede ve nasıl tükettiğinden, gençliğini nerede ve nasıl geçirdiğinden hesaba çekilmedikçe Allah’ın huzurundan ayrılamayacaktır.” (Tirmizi, Sıfatü’l-Kıyame) hadis-i şerifleri akıllarımıza geliyor.

Peygamberimiz (sav) ideal genci; neşeyi ve süruru Rabbine ibadette arayan genç olarak tarif etmiştir. Allah karşısındaki sorumluluğun bilincinde ve istikamet üzere olan gençleri, ilahi azabın karşısındaki engellerden biri olarak tanıtmıştır. Hz. Peygamberin (sav) dilinde gençlik döneminin ibadet ve taat ile haramlardan uzak bir şekilde geçirilmesi temiz toplumun inşası açısından hayati bir öneme sahiptir.

O’nun (sav) dünyasında gençlerin daima özel bir yeri olmuştur. Allah Resulü (sav), gençlerle samimiyet ve güven üzerine bir iletişim dili geliştirmiş, onlara çok özel tavsiyelerde bulunmuş ve onların yetişmeleriyle özel olarak ilgilenmiştir. O’nun (sav) rahle-i tedrisinden geçen gençler, insanlığı aydınlatan birer kandil olmuşlardır. Allah Resulü (sav), gençlere bitmeyen bir muhabbet ve güven duygusu da aşılamıştır. Duyulan bu güven sayesinde de gençler, hayatın her alanında farklı sorumluluklar üstlenmişlerdir.

Sevgili Peygamberimiz (s.a.s.)’in dizinin dibinde yetişen Ashab-ı Suffa’nın seçkin gençleri, Ebu Hureyre, Abdullah b. Ömer, Abdullah b. Mesud, Abdullah b. Abbas, Muaz b. Cebel ve Enes b. Malik’in İslam medeniyetinin inşasındaki emsalsiz katkıları şayan-ı dikkattir. O zaman ki gençlik, kendilerine güvenilen, onurlandırılan, yüreklendirilen, cesaretlendirilen geleceğin büyük şahsiyetleri olarak görülmüştür. İşte bugün, bu hususları dikkate alacak olursak çocuklarımızın, özellikle gençlerimizin eğitiminde ve yetiştirilmesinde camilerimizin rolünün ne kadar büyük olduğunu görebiliriz.

Bugünkü gençlik, bir nesil öncesinin dünyasını kendisi için dar görmekte ve kabul edilemez bulmaktadır. Maalesef bugün gençlerimizle iletişim kurabilmemiz için, bu durumu dikkate alarak yeni bir dil ve üslup üzerinde çalışmalıyız. Aynı zamanda bugünkü gençlik, özel yaşamına asla müdahale edilmesini istememektedir. Bugün bize düşen görev, gencin giyim, kuşam, hâl ve hareketine müdahale etmek değil; onun düşüncesini okuyabilmektir. Onun kalbiyle, zihin dünyasıyla iletişim kurmak, onunla sohbet ve muhabbet etmek, ona kendisini keşfetmesini sağlayan bir model olmaktır.

Bugün bizler, gençlerle diyalog kurabilmekte zorluk çektiğimizi, bunun için de onlarla konuşmaktan çok onları dinlemeye ihtiyacımız olduğunu artık bilmeliyiz. Bu husus, gençlerin gönül dünyasına girmek ve onları anlamak için olmazsa olmaz bir gerekliliktir. Bugün, gençlerimizin yeryüzünü imar etmesi şuuruyla, değerlerimiz doğrultusunda ve geleceğin sorumluluğunu da yüklenerek yetişmesi Rabbimizden en büyük niyazımızdır.

Günümüz gençliğinde en büyük eksikliğin sağlam ve sahih inanç noktasında olduğunu söyleyebiliriz. İffet ve namus kavramlarının değersizleştirildiği, hazzı ve zevki tek gaye gören bir anlayışın, maalesef içten ve dıştan gençlerimizi kuşatmış olduğunu görmekteyiz. Diyebiliriz ki, gençlerimizi bu durumdan kurtarmanın tek yolu onları cami merkezli bir hayatla buluşturmaktır. Onların birtakım buhranları atlatabilmeleri de olaylar karşısında sağlam bir duruş sergileyebilmeleri de ancak çocukluk yıllarında başlatılması gereken cami merkezli din eğitimiyle mümkündür. Gençlerimize iyi bir rehberlik yapmakla ve manevi eğitimle mümkündür. Bu eğitimi alan, sağlam bir iman ve iradeye sahip olan genç, Allah’a kul olmanın şuuruna varacak, ibadete yönelecek ve nefsinin olumsuz isteklerine gem vurup kendisini günahlardan koruyacaktır.

İbadet, insanı beşerî zaaflarından arındıran, irade ve sabrı öğreten, kişiyi disipline eden bir özelliğe sahiptir. Allah’a bağlılığın ve itaatin özü olan ibadet, samimiyetle yapıldığı takdirde kişiyi birçok kötülükten uzak tutar. Çocukluktan itibaren camiyle cemaatle tanışan ve ibadet alışkanlığı kazanan genç, Allah’a kul olmanın hazzını yaşayarak Rabbi ile olan bağını güçlendirmiş olacaktır.

Allah’ın evi olan bu yerlerde; Kur’an, ezan, kamet, namaz, zikir ve tefekkür gibi ibadetin önemli unsurlarını öğrenen ve oranın manevi atmosferini teneffüs eden genç, cami ortamında huzur bulacak, ibadet etmenin hazzını yaşayacak ve dışarıdaki tehlikelere karşı kendisine güvenli bir sığınak bulmuş olacaktır.

Cami merkezli bir hayat yaşayan genç; hazzı, mutluluğu, güveni, desteği ve ilgiyi tehlikeli sularda aramayacaktır, camilerimizde bulmuş olacaktır. Üstat Necip Fazıl’ın “Beni kimsecikler okşamaz madem, öp beni alnımdan sen öp seccadem.” dediği başımızı sonsuz rahmete okşattığımız yerlerdir camilerimiz.

Öte yandan cemaatle kılınan namaz, gençlere zaman disiplini bakımından önemli kazanımlar sağlar. Çünkü onlar, kendilerine telkin edilen “Hayatını yaşa, özgür ol.” felsefesinden maalesef çok olumsuz yönde etkilenmektedirler. Bu bakımdan kişiye sağlanan zaman ve diğer imkânların aynı zamanda bir nimet olduğu bilincini kazandırması bakımından camilerimiz, son derece önemlidir.

Gençliğini Allah’a itaatle, ibadetle ve günahlardan sakınarak cami merkezli geçiren genç, Allah katında mükâfata ulaşacak ve fani olan gençlik yerine ahirette ebedî gençliği elde edecektir. Resul-i Ekrem (s.a.s.), cennete girenlere “…Sizin için burada gençlik vardır, ihtiyarlamayacaksınız…” diye seslenileceğini bildirmiş ve “Dünyada ibadetle geçirilen ömrün ahirette ebedî gençliğe dönüşeceğini” müjdelemiştir. (Müslim, Cennet, 22, III/2182.) O yüzden akıllı genç, kendisine verilen gençlik nimetini iyi değerlendirir, dünyası için ahiretini feda etmez ve ölümden sonrası için çalışır.

Rabbim her dâim dinine, kutsal değerlerine ve camilerine sahip çıkan bir nesil yetiştirebilmeyi bizlere nasip eylesin.

Kaynakça

Zeki Soyak, İslam Ahkâmı

İlmi Dergi, Diyanet İşleri Başkanlığı

Aylık Dergi, Diyanet İşleri Başkanlığı

Osman Nuri Topbaş, Hakka Adanmış Gençlik

Esma Sayın, Namaz ve Karakter Gelişimi

Peygamberimiz ve Gençlik, Diyanet İşleri Başkanlığı

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.