İlk 11 – İbrahim Çiftçi

1-Gençken ‘iyi ki yapmışım’ dediğiniz şeyler nelerdir?
“İyi ki üniversiteye gitmişim ve iyi ki MTTB üyesi olmuşum (sene 1975)”
Ailemden habersiz 1975’te Erzurum Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümüne kaydolmamdır. O yıllarda ülkede ve üniversitelerde onlarca kavga, boykot ve anarşi olayı vardı. Her gün en az dört beş insan ölüyor/ öldürülüyordu. Bu sebepten rahmetli annem ve babam beni üniversiteye göndermek istemediler. Sonra kabullendiler. Yine o dönem MTTB’nin aktif ve ön planda bir üyesi olmam, aidiyet duygusu kazanmam. Bu iki karar ondan sonraki yaşantıma hep yön verdi.
2- Kendi gençlik döneminizle şimdiki gençlik arasında ne gibi farklar görüyorsunuz?
Genel anlamda gençlik için söylersem bilinçsizlik, yüzeysellik, sorumsuzluk, farkındasızlık, davranış bozukluğu, yorgunluk olumsuz özellikler.
Daha donanımlı olmak, serbestliğe rağmen ahlaken sağlam kalmak, imanlarını korumak, teknoloji ve ekonomi ilgileri olumlu özellikler. Temel anlamda “Duyarsızlık ve Sorumsuzluk” bir hastalıktır.
3- Şu an gündeminizdeki konu başlıkları nelerdir?
-Siyasetteki aday seçiminde İslami hassasiyetin alt sıralara düşmesi zihnimi yoruyordu. Yapacak kalmadı ve gündemimden düştü.
-Toplumda oluşan sosyal hayatı, ekonomiyi kapsamayan İslam anlayışı. Diğer bir söyleyişle Hıristiyanlaştırılan İslam, laik Müslüman. Hem iman ederim hem de her türlü haramı, şerri işlerim yaklaşımı. Bunu nasıl engelleriz sorusuna cevap arıyorum.
-Yine üst düzey din tartışmaları (İlahiyatçıların kendi ve diğer öncüler arasında) çok tehlikeli sonuçlar doğuruyor. Gençleri İslam’dan koparıyor. Bu nasıl önlenir?
4- Heyecan’ı tanımlar mısınız?
İçin hep kıpır kıpır olmasıdır. Yılmamak, yorulmamaktır. Yine hayatı, inancı yaşamak bir heyecandır. Her yeni gün bir heyecandır. İslam’ı yeryüzüne hakim kılma yolunda gayret, istikamet üzere olan öğrencilerimi görmek Mus’ab bin Umeyr’i anlatmak beni çok heyecanlandırıyor.
5- Telaffuz etmekten hoşlandığınız kelimeler nelerdir?
Sevgi, Yeni Kitap İsmi, Kariyerli Müslüman İsmi, Aile, Milli Görüş, Zeki Soyak…
6– Otokontrolünüzü nasıl sağlıyorsunuz?
“La havle” çekerek. Karşımdakini sonuna kadar sakince dinlemeye çalışarak. Kontrolü kaçırdığımda nasıl çözerim diye düşünerek. Teşekkür etmek, özür dilemekten korkmamak da bir otokontrol yolumdur.
7. En çok dikkatinizi çeken sahabe hangisidir, niçin?
Mus’ab bin Umeyr. Önceki ve Müslüman olduktan sonraki konum ve durumu beni çok etkiler. Medine’ye öğretmen olarak gönderilince hurma bahçelerinde yaptığı tebliğ konuşmaları, kendisini ölümle tehdit eden Evs’ten Useyd’e korkusuzca ve özgüvenle verdiği cevap: “Beni öldüreceksen öldür ama önce dinle!” neyi dinleyeceğim diyen Useyd’e “Dinlemekten niye korkuyorsun. Önce dinle, sonra öldür.”diye tekrarlayınca mızrağı yere sapladı, dinledi ve Müslüman oldu. Bunu duyan Evs’in reisi Sa’d bin Muâz şaşırarak hiddetlendi ve Mus’ab bin Umeyr’in yanına öldürme niyetiyle koştu. Yanına varınca sert ve kızgın bir tavırla konuşmaya başladı. Mus’ab bin Umeyr ona da gayet yumuşak konuştu ve oturup biraz dinlemesini söyledi. Sa’d bu nazik konuşma karşısında yumuşayıp oturdu ve konuşulanları dinlemeye başladı. O da ve onunla beraber Evs kabilesi Müslüman oldu. İşte bu durum ”Müslüman! Sen İslam’ı öyle yaşa ki seni öldürmeye gelen sen de dirilsin.” ölçüsünün tam yaşanması.
Uhud’da şehadeti. Üstünü örtmeye yeterli kefenin olmaması ve otla örtülmesi. Allah Rasulü’nün Mekke’deki halini düşünüp “Ey Mus’ab” diye gözyaşı dökmesi.
Allah Rasulü’nün her hafta Uhut şehitliğini ziyaret ettiğinde Musab’ı adıyla selamlaması ve şehadetinde olduğu gibi mezarı başında ağlaması.
Mus’ab Olmak Çok Mu Zor Be Gençler?
8. Hafızanızdaki ayet ve hadislerden birer tane paylaşır mısınız?
“Emrolunduğun gibi dosdoğru ol.”(Hud Suresi)
Ebu’d Derda r anh sorar “Ey Allah’ın Rasulü! Müslüman içki içebilir mi? Peygamber aleyhisselam ‘evet’ der. “Müslüman hırsızlık yapabilir mi?” diye sorar. “Yapabilir” der. Müslüman zina yapabilir mi? diye sorar. Efendimiz “Evet, içebilir. (Yanılabilir, günaha girmiş olabilir.) buyurur. Bunun üzerine sorar “Peki, yalan söyler mi?” der. İşte o anda sırtını dayamış olan Peygamber aleyhisselam doğrulur ve hiddetle şu cevabı verir; “Hayır! Müslüman yalan söylemez.”
9. Genç Adamlar’ın okumasını düşündüğünüz kitaplar nelerdir?
Aksiyon ve düşünce alanında Sezai Karakoç Diriliş serisi, Dini hizmette metot ve heyecan için Zeki Soyak (Ölçüler Dengeler), Necip Fazıl Kısakürek (Babıâli), Raif Karadağ (Petrol Fırtınası) Malik Bin Nebi (İdeolojik Savaş Ajanları)
10. Genç Adamlar’ın bilmesi gereken kavramlar sizce hangileridir?
İslam hâkim olup fitne yeryüzünden kalkıncaya kadar “ Cihad, şehadet, hicret, tebliğ…” kavramlarını unutmamalıyız, unutturmamalıyız, yaşamalıyız.
11. Farklılaşma girdabına düşen gençlere ne tavsiye edersiniz?
“Farklılaşma”, yabancılaşma demektir. Neye? Kendi inanç ve değerlerine. Farklılaşma, farkında olmadan gerçekleşiyor. Yani Müslüman gençler bilinçli olarak yabancılaşmıyor başkalarına benzemeye çalışmıyor ya da aidiyet duygusunu yitirmiyor. Farkında olmadan bir farklılaşma var. Bunu engellemenin yolu da “aidiyet” duygusunu zinde tutmaktır. “Ben neyim ve bu hal neyin nesi?” Her Müslüman bilhassa gençler sorusunun cevabını vermelidir. Aidiyette bunu sağlayan kişi, kurum ve kuruluşlarla beraber hep bu doğrultuda eylem halinde olmakla sağlanır.
NFK’nın “Muhasebe” şiirinden aldığım mısralar bunu ifade ediyor. Cemiyet, ah cemiyet, yok edilen rûhiyle;
Ve cemiyet, cemiyet, yok eden gürûhiyle…
Çok var ki, bu hınç bende fikirdir, fikirse hınç!
Genç adam, al silâhı; iman tılsımlı kılınç!
İşte bütün meselem, her meselenin başı,
Ben bir genç arıyorum, gençlikle köprübaşı!
Tırnağı, en yırtıcı hayvanın pençesinden,
Daha keskin eliyle, başını ensesinden,
Ayırıp o genç adam, uzansa yatağına;
Yerleştirse başını, iki diz kapağına; Soruverse:
Yetiş, yetiş, hey sonsuz varlık muhasebesi?